13 yaşındaki kız çocuğuyla evlenen Suriyeli beraat etti

13 yaşındaki kız çocuğuyla evlenen Suriyeli beraat etti
13 yaşındaki kız çocuğu ile imam nikahıyla evlenen Suriyeli Abdulkerim J, çıkarıldığı mahkemede beraat etti. Beraat sebebi olarak ise Abdulkerim J'nin 'Türkiye'deki yasaları bilmemesi' gösterildi.

Hürriyet'ten Mesut Hasan Benli'nin haberine göre, 4 yıl önce Suriye'den Türkiye'ye gelen 13 yaşındaki Fatma C., geçen yıl 26 yaşındaki akrabası Abdulkerim J.'yle imam nikahıyla evlendirildi.

Çocuğun hamileliliğinin Alemdağ Göçmen Sağlığı Eğitim Merkezi'nde tespiti üzerine suç duyurusunda bulunuldu. Ankara Başsavcılığı Abdulkerim J. ve çocuğun annesi Emanı B.'ye soruşturma başlattı.

Hazırlanan iddianamede, adama 'çocuğun nitelikli cinsel istismarı' ve ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma', anneye ise bu iki suça iştirak etmekten ceza istendi. Kız çocuğu, iddianamede yer alan ifadesinde, Abdulkerim J.'yle kendi rızasıyla birlikte olduğunu söyledi.

İddianamede çocuğun 15 yaşın altında olduğuna dikkat çekildi.

'SURİYE'DEKİ YASALARA GÖRE EVLENDİM'

Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın 16 Temmuz'da görülen duruşmasında savunma yapan sanık Abdulerim J., "Suriye vatandaşı olarak Türkiye'deki ceza mevzuatını bilebilecek durumda değilim. Suriye insanı olarak Suriyeli bir kadın ile Suriye'deki düzene göre evlendim" dedi.

Sanık anne Emanı B. ise "Korusun kollasın diye kızımın evlenmesine müsaade ettim. Suriye yasalarına göre 13 yaşını bitirmiş bir kız çocuğu evlenebilir. Yaptığımız Suriye mevzuatına göre bir evliliktir" diye konuştu.

'HATA KAPSAMINDA DEĞERLENDİRİLMELİ'

Savcı mütalaasında, sanıkların suç kastı ile hareket etmediklerini, eylemlerinin özellikle TCK 30.  Maddesi'nde ifadesini bulan 'hata' kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirterek beraatlerini talep etti.

Mahkeme, ilk duruşmada sanıkların beraatına karar verdi. Kararda, şöyle dendi: "Yabancı devlet vatandaşı olan sanıkların, suç tarihinde 13 yaşında olan mağdura yönelik fiillere dair TCK hükümlerine göre müsnet suçların kanuni tanımındaki mağdurun yaşından kaynaklı yasal unsurları bilmeden hareket ettiklerinin anlaşılması karşısında, TCK'nın 30/1 maddesi uyarınca kasıtlarının bulunmadığının kabulü gerektiğinden TCK 30/4 maddesi hükmü doğrultusunda işlenen fiillerin haksız oluşturduğu hususunda kaçınılmaz hataya düşen sanıklara ceza verilmesine yer olmadığına karar verildi."