Avusturya Başbakanı Christian Kern, Avrupa Birliği'ne çağrıda bulunarak, Türkiye'den referandum kampanyası için gelecek politikacılara Avrupa Birliği ölçeğinde bir yasak getirilmesini talep etti. Welt am Sonntag gazetesine mülakat veren Kern, anayasa değişikliklerinin Türkiye'de hukukun üstünlüğünü zayıflatacağını, güçler ayrılığını sınırlandıracağını ve Avrupa Birliği değerlerini ihlal edeceğini ifade etti. AB'ye Türkiye ile üyelik görüşmelerini sonlandırma çağrısı da yapan Kern, Ankara'ya AB ile varılan mülteci anlaşması kapsamında 2020 yılına kadar yapılacak 4.5 milyar dolar yardımın iptal edilmesini istedi. Reuters'ın haberine göre; Kern, AB üyeliği hayali olmadan Türkiye ile ilişkilerin yeniden şekillendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Türkiye'nin son yıllarda Avrupa'dan uzaklaştığını söyleyen Avusturya Başbakanı, "İnsan hakları ve demokratik değerler çiğnendi. Basın özgürlüğü yabancı bir sözcük haline geldi" dedi. Kern, Die Welt'in Türkiye muhabiri Deniz Yücel ile birlikte çok sayıda gazetecinin tutuklu olmasına yönelik de eleştiriler getirdi ve Ankara'ya "tutuklu gazetecileri serbest bırakın" çağrısı yaptı. Türkiye'nin aynı zamanda güvenlik, göç ve ekonomik işbirliği bağlamında önemli bir ortak olduğunu belirten Kern, Ankara'nın AB ile varılan göçmen anlaşmasının yükümlülüklerine uyduğunu da sözlerine ekledi.
İmamlara casusluk suçlamasının ardından Die Welt Türkiye muhabiri Deniz Yücel'in tutuklanması sonrası Ankara-Berlin ilişkilerinde gerilimli bir süreç başladı. Yücel'in tutuklanmasının ardından Dışişleri Bakanlığı'na çağrılan Türkiye'nin Berlin Büyükelçisi Kemal Aydın'a konuya ilişkin Alman hükümetinin rahatsızlığı iletilmişti. Bakan Bozdağ'ın Almanya programının iptal edilmesinin ardından ise Almanya'nın Ankara Büyükelçisi Martin Erdmann, Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı. Son olarak etkinlik iptallerinin yerel yönetiminlerin kararı olduğunu söyleyen Almanya Başbakanı Angela Merkel, Başbakan Binali Yıldırım'a telefon açtı.
HOLLANDA'DA TARTIŞMAYA GİRDİ
Hollanda Başbakanı Mark Rutte Facebook hesabından yaptığı açıklamada Türk yetkililerin referandum için etkinlik düzenlenme planının olduğunu fakat bu konuda işbirliğine gitmeyeceklerini belirtti. Rutte mesajında "Bunu kabul edilemez buluyoruz. Hollanda'nın kamusal alanları, başka ülkelerin siyasi kampanya alanı değil" yazdı. Rutte'nin bu açıklamalarına Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'ndan tepki geldi. Çavuşoğlu, şunları söyledi: "İşte Hollanda, o da demiş Bizim kamu alanımızda siz kampanya yapamazsınız. Ne demek yapamazsınız? Hani demokrasi, hani özgürlükler, hani ifade özgürlüğü, bize ders veriyorsunuz ya."
GABRİEL: İLİŞKİLERİMİZ BİR TESTTEN GEÇİYOR
Almanya ile Türkiye arasındaki ikili ilişkilerin zor bir süreçten geçtiği şu günlerde, Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel'den Türkiye ve Türklere dostluk mesajı geldi. Bild am Sonntag gazetesine makale yazan Sigmar Gabriel, "Ben Türkiye ve Almanya'daki Türklerin dostu olarak kalacağım" dedi. "Türkiye ile ilişkilerimiz şu günlerde ciddi bir testten geçiyor" diyen Gabriel, "Belki ayrıştırıcı unsurların daha baskın olduğu bu günlerde, birleştirici unsurları vurgulamak zor olabilir. Ama biz ülkelerimiz arasındaki dostluğun temellerinin bozulmasına izin vermemeliyiz" ifadelerini kullandı.
"Ben mükemmel olduğu kadar, bazen zor olan bu ülkeye derinden bağlılık hissediyorum: Arkadaşlar ve aile, birçok seyahatler, sayısız toplantılar ve hatıralar" diye yazan Alman Bakan, iki ülkedeki çok sayıda insanın yakın ve dostane ilişkilerinin çiğnenmesinden derin endişe duyduğunu belirtti. Gerilimi azaltan politikaların önemine vurgu yapan Gabriel, hukukun üstünlüğü, ifade özgürlüğü, insan hakları ve demokratik düzenin korunması gibi değerlerin savunulmasını ve diyalog kapılarının kapatılmaması gerektiğini ifade etti.
"Deniz Yücel'i hapse atmak yanlış ve orantısız. Biz onun serbest bırakılması için güçlü bir şekilde çabalıyoruz" diyen Alman Dışişleri Bakanı, haklı eleştiri noktaları olmasına rağmen, Türk-Alman ilişkilerini soğutmaya çalışanlara da fırsat verilmemesi gerektiğini belirtti. Gabriel, "Türk-Alman dostluğu bizim bugün yaşadığımız diplomatik gerginlikten daha derindir. Almanlar ve Türkler, politik görüş ayrılıklarından kalıcı kin ve anlaşmazlık oluşmasına izin vermeyecek kadar yakın dostturlar" diye yazdı.
