Adalet dibe vurdu...

Sizin önceliğiniz elmas ve inciden ÖTV’yi kaldırmak mı?
Soma faciasının ardından Taşeron sistemine karşı düzenleme olarak başlatılan ancak içine eklenen maddelerle tüm kesimlerin korkulu rüyası haline gelen Torba Yasa Tasarısı 126’ncı maddeye kadar görüşüldükten sonra kanunlaşmadan Meclis tatile girdi. Siyasi mülahazalar, otuz beş bin öğretmenin ataması, Somalı ailelerin ve vergi affı bekleyenlerin umudunun ertelenmesi hariç, bir yönden de iyi oldu. 
Nitekim kamu çalışanlarının önemli bir kesiminin haklı beklentisi olan akademisyenlerin maaşlarının iyileştirilmesi, 4-C’lilere kadro, disiplin affı, 2005 yılından sonra göreve başlayanlara bir derece verilmesi, emeklilikte 30 yıl sınırının kaldırılması, ek gösterge ve ek ödemelerdeki aksaklıkların giderilmesi gibi düzenlemeler; yoğun çağrılara ve önergelere rağmen tasarıda yer alamamıştır. Bazı memurların iş güvencesinin kaldırılması ve tasarıya eklenen üç gece yarısı maddesi bu tasarının milletin menfaatine olmadığını bir kez daha gözler önüne sermiştir. 
Söz konusu maddeler şunlardır: Elmas ve inci gibi kıymetli taşlardan alınan ÖTV tamamen kaldırılıyor. Devlet vatandaşın arsasından, tarlasından ya da evinin üzerinden geçirdiği köprü, teleferik ve metro için artık kamulaştırma bedeli ödemeyecek. Mera, yaylak ve kışlak gibi alanlar Bakanlar Kurulu’nca kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanı ilan edilebilecek.
Akademisyenler sefalet içinde hayatlarını sürdürmeye çalışırken, AKP milletvekillerinin verdiği önergelerle torba tasarıya gece yarısı eklenen maddelerle elmas ve inci gibi kıymetli taşlardan alınan ÖTV tamamen kaldırılıyor. Vergi mevzuatına göre elmas lüks mal grubundan çıkarken benzin, hatta buzdolabı, lüks grupta kalıyor. Halen benzin, LPG, doğal gaz, beyaz eşya hatta çalar saatli radyo dâhil çok sayıda üründen hem ÖTV hem KDV alınıyor. 
Yeni düzenlemeyle buzdolabı, elektrikli süpürge gibi temel ihtiyaç malları lüks mal grubunda kalırken elmas lüks tüketim malı grubundan fiilen çıkmış bulunuyor.
Geçtiğimiz yıllarda ekmekteki KDV’yi indirmeyen zihniyetin pırlantada KDV’yi sıfırladığına hep birlikte şahit olmuştuk. Pırlantayı ekmekten daha fazla önemseyen bu zihniyetin TBMM Genel Kurulu’ndaki görüşmelerde yeniden tezahür ettiğini, elmas ve inci gibi lüks tüketim mallarını bir önergeyle bu gruptan çıkardıklarını üzülerek bir kez daha görmüş bulunuyoruz.
El sabunu, çocuk oyuncağı, emzik, tencere, tava, çatal, bıçak, otobüs bileti, tükenmez kalem, gübre, odun, kömür, soba, tıraş sabunu, jilet, buzdolabı, masa gibi birçok gündelik eşyayı lüks olarak görenler, pırlanta, elmas, yakut, zümrüt, inci gibi kıymetli ziynet eşyalarını ise temel ihtiyaç maddeleri olarak değerlendirmektedir!
Ayrıca, köylerde bulunan mera ve otlak alanları Bakanlar Kurulu kararıyla imara açma yetkisi veren maddeyle özellikle tatil yörelerinde bulunan kıymetli araziler yandaşlara peşkeş çekilmek istenmektedir.
İktidara geldikleri günden bu yana ne var ne yoksa satanlar, her alanı rezidans ve villa inşaatı olarak görenler, mera ve yaylak gibi otlak alanları da tamamen beton yığınına döndüreceklerinin işaretini vermektedirler.
Verilen önergelerle tasarıya eklenen maddelerin kimlere hizmet ettiği apaçık ortadadır.
Kamuoyunun gözünü boyamak adına tasarıya eklenen birkaç af müjdesinin devamına eklenen bu maddeler yeni rant kapılarının da habercisi niteliğindedir.
Yetkililer, toplumun yaşadığı ekonomik sıkıntılar ve buhran, her geçen gün artan işsizlik, ülkemizin içinde bulunduğu ihanet süreci gibi meseleleri bir kenara bırakarak, yandaşları memnun etme ve yeni rant kapılarını aralamanın formülleri üzerinde çalışmalarını yoğunlaştırmışlardır.
Bu torba yasayla, toplumun bütün kesimleriyle birlikte kamu görevlilerinin iş güvencesine göz dikenler, Kamu Personeli Danışma Kurulu’nda mutabakata varıldığı halde akademisyenlerin maaşına zam yapılması, 4-C’lilere kadro verilmesi, disiplin affının gerçekleştirilmesi, 2005 yılından sonra göreve başlayanlara bir derece verilmesi, emeklilikte 30 yıl sınırının kaldırılması, ek gösterge ve ek ödemelerdeki aksaklıkların giderilmesi gibi konularda tek bir önerge bile vermeyenler, elmas ve inciden ÖTV’nin kaldırılması için seferber olmaları ve önceliklerinin bunlar olması kıyamet alameti midir, nedir?
Akademisyenler sefalet içinde kıvranırken, 4-C’liler kadro diye feryat ederken, öğretmenler, fakülte, yüksek okul ve enstitü sekreterleri ile şube müdürleri, şefler ve bütün memurlar ek gösterge adaletsizliğinin düzeltilmesini beklerken, sizin önceliğiniz elmas ve inciden ÖTV’yi kaldırmak olmamalıydı.
Adalet dibe vurdu haberiniz var mı?

Yazarın Diğer Yazıları