Koskoca sarayda rahat duramayan asrın lideri kimin tekerine çomak soksam, ne yapsam da kimin düzenini bozsam, kendi memleketimde uzun uğraşlar sonucu hâkim kıldığım rüşveti, yolsuzluğu, adaletsizliği nerelere taşısam ziyaretleri kapsamında Afrika’daydı geçen hafta...
Etiyopya’da aldı mikrofonu eline ve başladı konuşmaya;
“Gittiğimiz ülkelerde devlet, hükümet başkanlarıyla gerek şahsım gerekse başbakanımız, bakanlarımız bunların konumunu anlatmak suretiyle buraların kapatılmasını ve buralarda bunların vermekte olduğu hizmeti Milli Eğitim Bakanlığımız vasıtasıyla verebileceğimizi kendilerine söylüyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı da buna yönelik çalışmalarını şu anda tamamlamak üzere...”
Teklifi şu asrın liderinin; bizim memlekette hiç bir sınavı sorunsuz yapamayan, öğretmen atamalarında bizden ya da değil kriterini kullanan, memleketin her yerine imam hatip okulları açan  Milli Eğitim Bakanlığı’nın oradaki okullara da el atması...
Peki bu durumda Etiyopya için, Afrika için risk nedir?
Ya, Yeni Türkiye’nin Milli Eğitim Bakanlığı buralarda eğitime el atarsa, ya oradaki Türk okullarını da imam hatibe dönüştürürse?
Ya, oralardan yetişecek çocuklar bir gün Etiyopya’yı, ya o çocuklar bir gün Afrika’yı yönetmeye, dizayn etmeye talip olurlarsa!..
Türkiye Cumhuriyeti’ni zihniyet olarak sürekli geriye götüren siyasal İslamcılık Afrika’da da meşru bir zemin kazanır ve hatta devletin bütün kurumlarını ele geçirir, zaten açlıkla boğuşan Afrika kıtasını ilk çağa geri götürürse!..
Zaten adaletin, hukukun, demokrasinin sömürgecilerin marifetiyle bir türlü tesis edilemediği Afrika’ya bir de Afrika’nın imam hatiplerinden yetişenler el atarlarsa!..
Orta Doğu’yu savaş alanına çeviren, birinin eline ekmek, diğerinin eline silah verip insanları birbirine öldürten zihniyetin Afrika’daki versiyonu, 3. Dünya Savaşı’nı bu kıtadan çıkarmayı başarırsa!..
Ya, Afrika’nın imam hatiplerinden yetişen devlet yöneticileri de kollarına 300 bin sterlinlik saat takmaya başlarlarsa insanlar açlıktan kırılırken, ya komşu ülkelerin iş adamlarının altına yatarlarsa, ya Bakara ile makara yaparlarsa!..
Hırsızlık, rüşvet, rant, yolsuzluk, rant gırla giderse!..
Ya, hukuk ellerine geçerse bunların Afrika’da, hırsızlar, teröristler, sanıklar tanık; hâkimler, savcılar, tanık sanık olursa!..
Ya, bunların arasından yetişecek kurnazlardan biri krallığını ilan eder, kendine de Afrika’daki bütün açları doyuracak kadar parayla bir saray yaparsa!..
Ya, bu okullardan yetişen bu çocuklar kendi az gelişmiş çocuklarını Amerika’da okutur, bu çocuklar da kendilerine gemi alıp Afrika’da gemileri karadan yürütmeye çalışırsa!..
Sizin anlayacağınız Afrika için tehlike çanları çalıyor...
Ola ki Türkiye’nin siyasal İslamcıları Afrika’ya da el atarlarsa, vay Etiyopya’nın haline, vay Afrika’nın haline...