AGİT’ten Erdoğan’a “seçim” eleştirisi!

AGİT’ten Erdoğan’a “seçim” eleştirisi!
Ankara’nın daveti üzerine 1 Kasım seçimleri için gözlemci heyeti gönderen Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), 7 Haziran’daki genel seçimlere ilişkin raporunu tamamladı

AGİT’ten Erdoğan’a seçim eleştirisi geldi

AGİT, Tayyip Erdoğan’ın seçimlerdeki rolünün kampanyaya ilişkin yasal kuralları ihlal ettiği ve ilgili Avrupa belgelerine uymadığı tespitinde bulundu.

 

AGİT’ten Erdoğan’a “seçim” eleştirisi!

Türkiye 1 Kasım’da bir kez daha sandık başına gitmeye hazırlanırken Ankara’nın daveti üzerine gözlemci heyeti gönderen Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), 7 Haziran’daki genel seçimlere ilişkin nihai raporunu tamamladı. AGİT, Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimlerdeki rolünün kampanyaya ilişkin yasal kuralları ihlal ettiği ve ilgili Avrupa belgelerine uymadığı tespitinde bulundu. Medya özgürlüğüne ilişkin olumsuzlukların da önemli yer tuttuğu raporda tavsiyelere de yer verildi. 1 Kasım’daki seçimler için de bir tür “yol haritası” niteliğine sahip AGİT raporunda öne çıkan tespitlerden bazıları şöyle:

Kuralları çiğnedi

* Erdoğan, seçim kampanyasına katılarak kuralları çiğnedi ve AGİT ile Avrupa Konseyi’nin ilgili belgelerine uymadı.

* Anayasa’ya göre parti tutmamak ve görevlerini yansız yerine getirmek zorunda olmasına rağmen Erdoğan, seçim kampanyasında aktif rol üstlendi. Olağanüstü sayıda kamu etkinliğine devletin başı olarak yerel yetkililerle katıldı ve bunları hükümetin çalışmalarını övmek, iktidar partisi lehine kampanya yapmak ve muhalefet temsilcilerini eleştirmek için fırsat olarak kullandı.

* Erdoğan, iktidar partisinin faydasına olan geniş çaplı televizyon yayınından yararlandı.

* Medya özgürlüğü ciddi endişe alanı. İktidar partisine karşı eleştirel olan medya ve gazeteciler, kampanya süresince aralarında siyasilerin doğrudan müdahalesi, kurumsal nitelikli ve iktidar partisinin düzenlediği etkinliklere katılımın engellenmesi, kapatma tehditleri gibi uygulamaların yer aldığı baskı ve gözdağına maruz kaldı.

* Hükümete yakın özel şirketlerin reklam vermekten vazgeçeceğine yönelik korku ve gazetecilere yönelik davalar yaygın otosansüre neden oldu. Yasal çerçevede yersiz sınırlamalar sürüyor.

* Bazı YSK kararları yasal mevzuatla uyumlu değildi.

 

Güven artırılmalı

Bazı tavsiyelerin de yer aldığı raporda, “Seçime güveni artırmak için aralarında cumhurbaşkanı ve adayların da bulunduğu kamu yetkililerinin makamlarının avantajlarını seçim amaçlı kullanmasını önlemek amacıyla devletle partiler arasında ayrımı güvence edecek önlemler uygulanmalı” denildi.

Raporda ayrıca, idari kaynakların yanlış kullanımı ve resmi makamların seçim amaçlı kullanılmasının da aralarında bulunduğu tüm kampanya yasaklarının seçim sürecinde uygulanmasını sağlamak amacıyla yasal çerçevenin değiştirilmesi gerektiği de ifade edildi.