Galatasaraylı Selçuk İnan'ın, Antalya maçı sonrası yaptığı çıkış yeni. Onunla eş zamanlı ortaya çıkan "Futbol öfkeyle değil, saygıyla güzeldir" pankartlarını da hatırlayın. Doğrusu Selçuk'la başlayan kampanya nereye kadar etkili olacak? Gözlerden uzak alt liglerdeki katliamlara yansımasını da görebilecek miyiz?

Futboldaki bu kampanya siyaset ve diplomasi alanında da başlatılamaz mı? G. Saray kaptanının sözcülüğüne tevdi edilen çıkışı, özellikle diplomaside kime havale edebiliriz. Tabii siyasette de. Var mı aklınıza gelen isim? Sinirleri alınmış, her zaman mantığı önde bir tek kişi hatırlıyor musunuz? Bu konuda zorlananlardan biriyim. O zatı seçene kadar, Türkiye'nin 27 ülkede -İngiltere artık yok- temsilciliği kalmayacak. Çünkü bizi yönetenler her yan bakana "Heeyyt" diye nara atıyorlar. Dışişleri Bakanı'nın uçağına iniş izni alamayınca özel emirle Aile Bakanı'nı yolluyorlar. Hollanda'daki olayları hepiniz izlediniz. En fazla da, polis itiyle parçalanmaya çalışılan kardeşime üzüldüm. Hatta gözlerimden yaş geldi.

İyi düşünün

Hadi ekonomik ilişkilerden vaz geçtiniz. Gerçek olan Türkiye'de en fazla yatırımı olan ülke Hollanda. AB'dekiler arasında, ihracatımızın artı verdiği tek devlet. Hatta, kimi önemli kuruluşlara göre "yatırım yapılamaz" denilen bizden Petrol Ofisi'ne 1 milyar 400 milyon Euro veren yine bu ülke -arkasındaki destekçiyi geçelim-. Atalarımızın çok önemli bir sözü vardır; "Kan kusup kızılcık şerbeti içmek". Eğer siz herkese meydan okuyan, en ufak imada ağzına geleni söylemeyi gelenek haline getirenseniz, "Yalnızlığa mahkûmsunuz". Sonunda 3 milyon 551 bin Suriyeliye ekmek bile veremez hale gelirsiniz. Daha enteresan bir şey söyleyeyim; "Doğruları yazdım diye bana bile yüklenenler çıkacaktır".

Altı ülke panikte

Şimdi vurgulayacaklarımda seçimler öncelikli. Böylesi endişeleri taşıyanları sıralayacağım. Hollanda -seçim yarın-, Fransa ve Almanya'da aynı sorun mevcut. İspanya, İtalya ve İngiltere bölünmenin eşiğinde. Gelecek kaygılarına, kapıdan kovulup, bacadan giren yüz binlerce mülteci ilave oldu. Bu tehlikeyi ilk fark edenlerden biri, deli diye ti'ye alınan Donald Trump. Göçmenlere tek sahip çıkan biz olduğumuz için hedefe oturtulduğumuzu anlayın artık.

Acı da olsa hakikatleri sizlerle paylaşmak istedim. Sanırım yine başa dönmek zorundayım. Fevriliği bırakalım. Hort-zortla diplomasi olmaz. Diplomasi ince sanattır. "Viyana'ya çam diktim, buz tutmuş yaprakları..." ile yalnızlığa terk ediliriz. Bir an önce aklımızı başımıza toplamalıyız. Sözünü ettiğim akil adamları da süratle bulup çıkarmalıyız.

***

Asıl saldırganlar

CNNTURK'teki "Gündem Özel"e yine aynı ekran bülbülleri dolmuştu. İktidar yanlıları bir tarafta, ötekiler karşılarındaydı. İki gruptaki karşıt görüşlüler birbirleriyle ilgilenmiyor havası basıyorlar. Ellerindeki telefonlarla meşgul görüntüsü veriyorlar. Sıra kime gelmişse başlıyor bağırmaya. Bu konuda en ateşin Prof. İ. Yaşar Hacısalihoğlu. Bu defa da emekli Büyükelçi Uluç Özülker'i gözüne kestirdi. Kendisine bir başka Prof. Dr. destek verdi. Sanki bugünlere Özülker getirmiş gibi davrandılar. Anlaşılan bu üslup aynı isimlerle 16 Nisan'a kadar devam edecek.

Yeri gelmişken Sayın Prof. Dr. Hacısalihoğlu'na bir soru sormak istiyorum; "Rektörü bulunduğu üniversitedeki 50 milyon liralık yolsuzluk iddiası ne durumda?". Açıklama yaparsa hem kendi rahatlar hem biz meraktan kurtuluruz.

***

Aynı yerdeyim

"Beşiktaş iyi oynamıyor III" ve "Tolgay Arslan 5 metrekarede hareket ediyor IV" diyerek başlayacağım. Kayserispor beraberliğinden sonra bu uyarılarıma iki destek verildiğini görünce "Ohh" dedim. TRT Spor'da Giray Bulak aynı şeyleri tekrarladı. Beşiktaş İkinci Başkanı Ahmet Nur Çebi, "Şampiyonluk için daha çok çalışmamız lazım" diye konuştu. Son notum Tosic-Beck ikilisi ile ilgili. Bir zamanların Mehmet Ekerbiçer'ini hatırlatıyorlar. Beykoz'un centilmen kaptanı her sezon en az 4-5 gol atardı. Ancak kendi kalesine.

...

Yaşar Doğu Güreş Şampiyonası'nı izliyorum. Ata sporumuza ilgim büyük. TRT Spor'un da benim gibi düşünmesi gayet normal. Şimdilerde Anadolu'nun pek çok yöresinde dövüş sporlarına ilgi olduğunu fark etmekteyim. Bir kaç gün önce Kickboks ve Mai Tai müsabakaları seyrettim. aSpor'dan bant olarak verildi. Renkten sese kadar kötüydü. İyi olan tek şey Tokatlıların büyük sevgisiydi. Önemli olan bu. Belediye ve Ersan Turan'ı sırf bunun için kutluyorum.

...

aSpor'dan bir tespit daha. Cüneyt Şen, "Avrupa'dan maç özetlerini ekrana getirdik" dedi. Oysa izlediğim Amerika ve Avustralya'dan maçlardı.