‘Eşeğin aklına karpuz kabuğu koymayın’ demiş 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. Acaba kendi akil adamlarının tek seçicisi Recep Tayyip Erdoğan ve seçtikleri sözde akil adamlar bu sözlerdeki derin hikmeti anlayabilmişler midir?
Aslında milli kültürümüzde ve siyasetimizde gerçek ‘akil adamlar’ çoktur. Nasrettin Hoca’dan Karagöz ve Hacivat’a hatta tuluat üstadı Naşit Özcan akil adamlarımızdı. Rahmetli Naşit tuluat yaparken hikmetler ortaya koyardı. Şimdi Recep Tayyip Erdoğan milli merkez hareketine destek veriyor diye Süleyman Demirel’in çobanlık günlerini hatırlatarak, Doğu Perinçek’in İşçi Partisi’nin milli merkez hareketinin güdümü altına girdiğini savunuyor. Aslında Dicle kenarındaki iki koyunun hesabı sorulacak kadar görevinin önemine mukim bir kişidir. Ve Recep Tayyip Erdoğan’ı birkaç defa suya getirir, susuz götürür sevgili Demirel. Hiç kimsenin güdümü altına girmeyecek kadar dürüsttür.
Milli merkez hareketine destek vermesi aslında kimsenin güdümü altına girmediğinin delilidir. Demirel, milli merkez hareketine destek vermekle milli bir görev yapmaktadır. Yani partizan değil, hiçbir partinin güdümü altında değildir. Fakat anlaşılıyor ki mili merkez hareketi ve Demirel gibi gerçek vatanseverlerin, akil kişilerin bu harekete katılmaları Erdoğan’ı fena halde rahatsız ediyor. Ve bu yüzden de bu hareketin öncülerinden Doğu Perinçek’e ve İşçi Partisi’ne hücum ediyor.
***
Sineyi Milletimiz hamd olsun geniştir. Ama maalesef milli aklımız biraz eksiktir. Yıllarca evvel rahmetli İlhan Selçuk ‘Tehlikenin Farkında mısınız?’ diye bir kampanya başlattı ve bugün olacakları tahmin etti. Bugün tehlike kapıda. Pervasız kaptan Türkiye gemisini henüz batıramadıysa da kayalıklara oturttu. Hesabına göre dalgalar bu geminin hamulesini batan geminin malları diye pazara çıkarıyor. Yakında dalgalar geminin bordosundaki Türkiye Cumhuriyeti ismini de silecekler. Ben burada tekrar soruyorum; Acaba hâlâ tehlikenin farkında değil misiniz? Tavsiye ederim Atatürk’ün sözlerini tekrar okuyun ve okutun.
Bu gidişle Atatürk’ün Anıtkabir’i çok geçmeden bu takım tarafından yıkılırsa hiç şaşmam. Şimdiye kadar bütün olanlar gözlerimizin önünde. Artık, bu kadar da olmaz dediklerimiz oldu, oluyor. Bir de gene hatırlatmak isterim; Atatürk’ün Bursa Nutkunu. Büyük adam, olacakları o zamandan görmüş ve cumhuriyetinin ilelebet payidar olması için kurduğu devleti gençlere emanet etmiştir. Son olarak onun Cumhuriyetin 10. yıl dönümünde sesi heyecandan titreyerek ‘Ne mutlu Türküm diyene’ demesi bugünkü bütün akil insanları susturacak kadar önemli bir akıl, feraset ve öngörüdür.
***
Eski Roma’da senatör Cato her gün her cümlesinin sonunda ‘Kartaca yıkılacaktır’ dermiş. Ben de hep içimden ‘Erdoğan muhakkak yıkılacaktır’ diyorum. Kartaca yıkıldı!
