‘Akıncı, kırmızı çizgileri görmeli’

‘Akıncı, kırmızı çizgileri görmeli’
KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı’nın “Yavru vatan yok, kardeş ülkeyiz” açıklaması Türkiye’de tepkiyle karşılandı. Erdoğan “Ağzından çıkanı kulağın duysun” dedi...

Rum ağzıyla konuştu!

Kırmızı çizgileri görür

CHP’li Engin Altay, “Akıncı, KKTC’yi yönetmeye başladığında umarım kırmızı çizgileri ve temel değerleri dikkate alacaktır” derken MHP’li Yusuf Halaçoğlu, “Maraş’ı kimseye verme hakkına sahip değildir. Ben yaptım oldu hesabıyla devlet yönetilmez” dedi.

Türkiye’yi yok sayamaz

Eskİ Dışişleri Bakanı Mümtaz Soysal, açıklamaları endişe verici bulduğunu söyledi. Soysal, “Rumların hoşuna gitmek için böyle konuşuyorsa sıkıntı ortaya çıkar” derken eski Büyükelçi Öymen, “Türkiye’yi yok sayarak çözüm aramak mümkün olamaz” diye konuştu.

Kıbrıs’a bir bedel ödedik

“Sayın cumhurbaşkanının ağzından çıkanı kulağının duyması gerekir. Bu ülke Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde bedel ödedi” diyen Erdoğan’a Mustafa Akıncı, bir saat sonra yanıt verdi: Bu yavrunun büyümesini istemiyor mu Türkiye? Hep yavru mu kalalım? 

 

Yasal sahipleri kimse ona vereceğini bir kez daha yineleyerek Maraş’ı peşkeş çekmeye hazırlanan KKTC’nin yeni Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya Türkiye’den tepki yağdı. 

KKTC’nin yeni cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, seçimin ardından zaferi kutlayan taraftarlarına seslenerek “Geçmiş, bizim kuşaklar acıyı yaşadık, acıyı paylaştık. Yalnız biz yaşamadık. Güneydeki toplum da yaşadı bu acıları. 1950, 1963’lerde belki biz daha çok yaşadık. Ama 1974’lerde onlar da yaşadı. Dolayısıyla birbirlerimizin acılarını artık sarma zamanıdır” dedi. Çözüm odaklı bir siyaset izleyeceğini söylediğini, güven arttırıcı önlemlerle desteklenecek bir çözüm vizyonuyla hareket edeceklerini ifade eden Akıncı, Güney Kıbrıs Rum yönetimi lideri NikosAnastasiadis’in kendisini telefonla aradığını söyledi. Anastasiadis ile ilk fırsatta bir araya geleceğini ifade eden Akıncı, şöyle dedi:

Hamaset eskide kaldı

“Bu ülkenin artık daha fazla zaman kaybetmeye tahammülü yoktur. Anastasiadis ile biz aynı kuşağın insanlarıyız. Bizden önceki kuşakların bu adanın sorunlarını çözmesini çok arzu ederdik ama olmadı. Eğer biz de bunu çözemezsek bizden sonraki kuşaklar için bu daha da büyük bir yük haline gelebilir. Bunu kendisine söyledim. O da aynı görüşte.” Türkiye Cumhuriyeti ile karşılıklı saygıya dayalı kişilikli bir ilişki istediğini de belirten Akıncı,  “Hamaset çok eskilerde kaldı. Bu ülkede gelecekte federal yapının eşit bir ortağı olarak AB içinde yaşayabilecek bir varlık olacaksak, artık bu bebek, yavru ayağa kalkması lazım” diye konuştu.

Rumlar memnun oldu

Akıncı, daha önce de “Maraş’ın yasal sahipleri kimlerse ister Rum olsun ister Türk, yasal hakkı varsa, Amerika şirketinin ya da başka kişilerin hakkı varsa vereceğiz” şeklinde konuştuğunu belirterek, “Bu gibi sorunları oturalım, konuşalım diyorum. Muhatabımız ile elbette bunları ele alacağız” ifadelerini kullandı. Bu arada Akıncı’nın cumhurbaşkanı seçilmesine Kıbrıs Rum Kesimi’nden olumlu tepkiler geldi. Rum Yönetimi Başkanı NikosAnastasiadis’in ardından Rum Yönetimi Sözcüsü NikosHristudulides de seçimin sonucuna ilişkin memnuniyetini de dile getirdi.

Teslimiyet asla olmaz

Akıncı’nın bu açıklamaları Rum tarafında sevinçle karşılanırken, Türkiye’den tepki yağdı.  CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, KKTC’de çözümün vatandaşların hak ve hukukunu koruması gerektiğini söyledi. Akıncı’nın açıklamalarına temkinli yaklaşılmasından yana olduğunu ifade eden Altay, şöyle konuştu: “KKTC’yi idare etmeye başladığında umarım kırmızı çizgileri ve temel değerleri dikkate alacaktır. Türkiye, orada uluslar arası anlaşmalardan kaynaklı sorun, temelli çözülene kadar garantörlük hakkını kullanmaya devam edecektir. Bunun adı teslimiyet değildir. Kıbrıs Türk halkı AKP’nin 13 yıldır KKTC politikalarının bir sonucu olarak, çözümü Avrupa Birliği sınırları içine sığınmakta da aramış olabilir.”

 

Biz hep yavru mu kalalım!

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisini eleştiren sözlerine, “Bu yavrunun büyümesini istemiyor mu Türkiye? Biz hep yavru mu kalalım? Ayakta durmasını beceremeyelim mi? Artık yetişkin bir insan olmayalım mı?” diye yanıt verdi. Akıncı şöyle devam etti: “Ben ne söylüyorsam o söylediklerimin arkasındayım. Ben sadece kulaklarımla duymuyorum, vicdanımla da hissediyorum. Yüreğimle de söylüyorum, beynimle de söylüyorum. Cumhurbaşkanlığı seçimini kazandığımın ilk gününde, böyle bir tartışmanın içine çekilmekten mutlu olduğumu söyleyemem. Ama sayın Erdoğan bizim hakkımızda bir takım konular dinlemiş, bazı şeyler anlatılmış. O düşüncelerle bu şekilde konuştu herhalde. Ben Türkiye ile ilişkiyi istemeyen, bu konuda herhangi bir şekilde Türkiye’yi dışlayan bir söylemde bulunmadım bugüne kadar. Kıbrıs Türk toplumunu, sürekli olarak bir yavru olarak görmenin doğru bir siyaset olmadığı kanaatindeyim. Burada bir devlet var. Bu devleti de Türkiye de tanıyor. Anavatan, yavru vatan söylemi yüreklerde olması gereken söylemdir. Ama iki eşit ilişki, ilişkiler küçüklükle büyüklükle ölçülmez. Bir devletimiz var, bir varlığız biz burada. Bu varlığın artık kimliğiyle kişiliğiyle Türkiye tarafından tanınmasını istiyoruz.”

 

Türkiye’yi yok sayarak çözüm aramak yanlıştır

Emekli Büyükelçi Onur Öymen, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın açıklamalarını, “Türkiye’yi yok sayarak çözüm aramak yanlıştır” sözleriyle değerlendirdi. Öymen, “Kıbrıs meselesi sadece Kıbrıs’ı değil Türkiye’yi de ilgilendiriyor” dedi. KKTC’nin bağımsız devlet olmasında Türkiye’nin büyük katkısı olduğunun unutulmamasını isteyen Öymen, şöyle konuştu: “Devamlı olarak Türkiye ile Kıbrıs Türklerini birbirine düşürmeye çalışırlar. Cumhurbaşkanlığı çok önemli fakat her şey cumhurbaşkanından ibaret değildir. Meclis var,  demokratik kurumlar var. Halkın iradesi var. Halk sizi cumhurbaşkanı yaptı diye istediğinizi yapabilirsiniz anlamına gelmiyor. Kıbrıs meselesi hem Kıbrıs Türklerinin hem de Türkiye’nin ulusal davasıdır. Bunca yıldır yürütülen Kıbrıs politikasını çöpe atarak yepyeni bir anlayışla ortaya çıkıp, ‘onu da veriyoruz, şunu da veriyoruz demek’ doğru değildir.”

Kıbrıs milli mesele

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın yıllardır  izlenen politikayı elinin tersiyle bir yana itmesinin doğru olmadığına dikkat çeken Öymen, Türkiye’de çok sayıda hükümetin değiştiğini ancak KKTC’ye bakışın değişmediğini anımsattı. Öymen, “KKTC milli meseledir ve milli çıkarlara göre şekillenir. Kıbrıs meselesi kim olursa olsun bir ismin bol keseden sözleriyle çözüme gidecek bir mesele değildir” dedi.

Rumlar çok şey istiyor

Türkiye’nin KKTC’yi ilhak etme düşüncesiyle hareket etmediğini anlatan Öymen, Rumların hiçbir şey vermeden çok şey almayı istediklerini söyledi. Öymen, “Kıbrıs’ı teslim alma niyetinde olsaydık Kıbrıs’a demokrasiyi getirmezdik. Rumlar, hiçbir şey vermek istemiyorlar. Türkleri ikinci sınıf azınlık haline getirmekten başka isteklerinin olmadığını göremeyen var mı? Kıbrıs’ta esas mesele dış dünyadan gelen baskılara boyun eğmemektir” diye konuştu.

Soysal: Endişe verici

Eski Dışişleri Bakanı ve KKTC kurucu Cumhurbaşkanı merhum Rauf Denktaş’ın danışmanı Prof. Mümtaz Soysal da, açıklamaları endişe verici bulduğunu söyledi. Soysal, “Rumların hoşuna gitmek için böyle konuşuyorsa sıkıntılı bir durum ortaya çıkabilir. Bu çeşit konuşmalar Türklere ya da Kıbrıslılara mesaj vermekten çok, yabancılara, İngilizlere mesaj verme anlamı taşır. Ama bu Türklerin işine yaramaz. Kıbrıs meselesi zarar görecek gibi görünüyor” dedi.