AKP bunu da yaptı!

AKP bunu da yaptı!
Dış politikada yaşanan hezimetlere bir yenisini daha ekledi. Türkiye'nin neredeyse yarım asırdır devlet olarak tanımadığı Kıbrıs Rum kesiminden gelen müzakereci Andreas Mavroyannis, Ankara'da Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu tarafından kabul edildi

AKP bunu da yaptı!

Yarım asrı geçen Kıbrıs sorununda taraflar arasında ilk kez eşzamanlı çapraz görüşme gerçekleştirildi. Türkiye'nin bugüne kadar devlet olarak tanımadığı Kıbrıs Rum kesiminin müzakerecisi Andreas Mavroyannis dün Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu tarafından kabul edilirken, Türk tarafının müzakerecisi Kudret Özersay da Yunanistan'da görüşmelerde bulundu. Mavroyannis'in Türk Dışişleri Bakanlığı'ndaki görüşmesi, yaklaşık 1.5 saat sürdü. Görüşmede Kıbrıs çözüm sürecine yönelik desteğin yinelendiği ve müzakere sürecinin ivme kazanması yönündeki temenninin dile getirildiği öğrenildi. Kıbrıs'ta uzun bir aranın ardından ABD'nin hamlesiyle tekrar başlayan müzakere süreci kapsamında, Kıbrıs Türk ve Rum taraflarının müzakerecileri Ankara ve Atina'ya eş zamanlı ziyaretlerde bulundu. 

Bir ilk yaşandı

Kıbrıs Rum kesimi müzakerecisi Mavroyannis, Müsteşar Sinirlioğlu tarafından kabul edilirken, Kıbrıs Türk tarafının müzakerecisi Doç. Dr. Kudret Özersay da aynı saatlerde Yunanistan Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreteri Anastassis Mitsialis ile bir araya geldi. Ziyaret öncesi değerlendirmelerde bulunan Özersay, Kıbrıs'taki sorunun sadece Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar arasında çözümlenebilecek bir uyuşmazlık olmadığını belirterek, garantör devletlerin bu uyuşmazlığın bir parçası olduğunu, bundan dolayı da ziyaretlerin tüm taraflar arasında sağlıklı bir diyaloğun oluşturulması açısında önemli olduğunu ifade etti. Çapraz görüşmeler, Kıbrıs müzakere sürecinde bir ilki teşkil etmesi nedeniyle önem taşıyor. Ada'da yürütülen kapsamlı çözüm müzakerelerinde yeni dönem, KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile Güney Kıbrıs Rum yönetimi lideri Nikos Anastasiadis'in 11 Şubat'ta Lefkoşa'da Birleşmiş Milletler (BM)  kontrolündeki ara bölgede görüşmeleriyle yeniden başlamıştı. 

Ada'da ABD tezgahı

Kıbrıslı liderler, üzerinde mutabakat sağladıkları ortak açıklama metnini görüşmenin ardından kamuoyuyla paylaşmıştı. ABD'nin bu hamlesinin altında ise bölgedeki zengin doğal gaz kaynakları olduğu belirtiliyor. Amerikan'nın İsrail ile birlikte buradaki enerji kaynaklarını kontrol altına alabilmesi için Kıbrıs'ın Rum egemenliği altında tek ülke olarak yer alması ve Türkiye'nin de buna ses çıkarmaması gerekiyor. Bu çerçevede, yapılan görüşmeler Türkiye için bir ilki oluşturuyor. Böylece Türkiye Kıbrıs'ta yıllardır bölünmeye karşı sürdürdüğü tutumunda en büyük radikal değişikliğe imza atarak Rum Kesimini resmen tanımış oldu. Türkiye 2005 yılında Avrupa Birliği (AB) ile müzakarelere başlamasına rağmen Rum kesimini resmen tanımamak için başta ek protokol olmak üzere AB'nin istediği birçok yükümlülüğe direnmişti.