Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
İsrafil K.KUMBASAR

İsrafil K.KUMBASAR

AKP, Yeni Türkiye ve geldiğimiz nokta

Açılımı ‘Lezbiyen’, ‘Gay’, ‘Biseksüel’, ‘Transseksüel’ olan LGBT adı verilen hareketin Ramazan ayının ortasında İstanbul’un göbeğinde kalkıştığı ‘gövde gösterisinin’ yankıları devam ediyor. Bir kısım medya, adeta ‘fuhuş gösterisi’ haline gelen taşkınları görmezden gelip satır aralarına gizlemeye çalışırken, olanları ‘masum hak arayışı’ olarak lanse etme çabası içerisine girdi.

Bir kısım medya ise, ‘yüzde 99’u Müslüman’ olduğu söylenen bir ülkede sapkınlığın ‘nasıl bu noktaya ulaştığını’ sorgulamaktan daha çok, ‘oy devşirme’ gayreti içerisinde olan bir takım milletvekillerini hedef aldı.

* * *

AKP iktidarına ‘göbekten’ bağlı olarak bilinen bu medya, hep ‘sinekler’ ile uğraşıyor; ama ‘bataklığa’ su taşıyan şu soruların cevabını aramaktan özellikle kaçınıyor:

Avrupa Birliği komiserlerine şirin görünmek için Türkiye’de ilk defa ‘Gay ve Lezbiyen Filmleri Festivali’ düzenlenmesine onay veren, ilk defa bir ‘eşcinsel otelinin’ açılmasına önayak olan kimlerdir?

Kendilerini ‘dini bütün eşcinsel’ olarak tanımlayan bir takım sapkınları, baş köşelerde ağırlayıp, THY’den PTT’ye kadar bütün devlet ihalelerini ayaklarının altına serenler kimlerdir?

Okullarda küçük çocuklara ‘Aile Sağlığı’ adı altında adeta ‘eşcinsellik’ dersleri verdirmeye kalkışanlar kimlerdir?

“Darbelere hayır” adı altında, ‘eşcinseller’ ile el ele, kol kola yürüyüş yapanlar hangi partinin militanlarıdır?

* * *

Bir zamanlar, toplumun büyük bir ekseriyeti tarafından ‘ahlaksızlık’ ve ‘ayıp’ olarak algılanan ‘eşcinsellik’, ne yazık ki AKP iktidarının icraatları sayesinde ‘meşruiyet’ kazanmanın çok ötesine geçerek adeta bir ‘yükselen değer’ haline geldi.

İktidara yakını, uzağı hiç fark etmez, neredeyse bütün televizyon kanallarında yayınlanan ‘sinema’, ‘dizi’ ve ‘reklam’ filmlerinde habire ‘cinsellik’ pompalanıyor; zihinleri iğfal edilen nesiller ‘eşcinsel’ eğilimlere özendiriliyor.

‘Dört duvar’ arasında ‘gizli’ bir tercih olan ‘eşcinsellik’, artık ‘umuma açık’ bir sektör olarak kentlerin en kalabalık sokaklarında yer ediniyor.

‘Erlikleri’ ve ‘yiğitlikleri’ ile anılan bir milletin evlatları, sinsi ve planlı bir şekilde Allah’ın lanetine maruz kalan ‘Lut kavmi’ haline dönüştürülmek isteniyor.

* * *

‘Erkek’ diye ortalıkta dolaşan nice kişi, ne yazık ki hâl ve şartlar paralelinde ‘kişilik dönüşümüne’ uğrayarak ‘beyinsel eşcinsel’ haline geldiklerinin farkında bile değil.

Uzaktan bakınca ‘erkekliğin kitabını yazıyormuş’ gibi görünen nice ‘palabıyıklı’ erkek var ki bir bakmışsınız ‘en küçük bir menfaat’ karşısında her tarafı oynuyor.

İstismar ettikleri değerlere bakınca ‘asla yalan söylemez’ denen nice erkek var ki bir bakmışsınız bir gün önce ‘şerefsizlik’ dedikleri bir takım işlere imza atıyor.

Temsil ettikleri davalara bakınca ‘asla sözünden dönmez’ denen nice erkek var ki bir bakmışsınız bir gün önce ‘milyonlar’ önünde verdikleri sözleri yalayıp yutuyor.

‘Beyinsel eşcinsellerin’ de LGBT hareketinin içerisine dahil edilmesi halinde ‘yüzbinlerce’ kişinin bir anda alanları doldurması işten bile değil.

* * *

İktidar sahiplerinin bir zamanlar ‘şefaat kapısı’ olarak algıladıkları Brüksel’e bağlı ülkelerin neredeyse tamamında ‘eşcinsel evlilikler’ hukuki garanti altına alındı.

Avrupa Birliği’nin genişlemeden sorumlu komiserlerinden Olli Rehn şöyle diyordu:

-“Üye ülkelerde olduğu şekilde, aday ülkelerde de lezbiyen, gay, biseksüel ve transseksüel hakları örgütlerinin varlık ve faaliyetlerinin güvence altına alınmasının takipçisiyiz. Türkiye’nin bu konuda gerekli adımları atmasını bekliyoruz.”

AKP iktidarı, yaklaşık ‘çeyrek asır’ boyunca ‘Yeni Türkiye’ formatı çerçevesinde ‘bu talimata uygun’ bir ortam hazırlayabilmek için elinden gelen her şeyi yaptı.

Olup bitenleri göre göre ‘inadına’ o iktidara oy verenlerin şimdi kalkıp şikayet etmelerinin bir anlamı var mı?

Yazarın Diğer Yazıları