MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, koltuğunda bir-iki yıl daha oturabilmek için, umudunu Saray'a bağladı.
"Gitmem de gitmem" diye feryat eden Bahçeli'nin "Siyasi destek verdiğimiz AKP iktidarına, hukuki destek de verebiliriz" sözleri ne demek oluyor?
Bunun yorumu açık... Erdoğan'a "Gel bizi yanına al... Sana küçük ortak olalım, başkan seçilmene yardım edelim" diye açıkça pas veriyor.
Bu mesajı alan AKP durur mu? Adalet Bakanı başta olmak üzere, bakanı, valisi ve emniyet müdürü ile harekete geçip, polis barikatlarıyla, TOMA'larla MHP'nin olağanüstü kongresini yaptırmadılar!
548 imza toplayan MHP'li muhaliflerin ellerini kollarını bağladılar, adaleti yerle bir ettiler.
Bu olaydan en büyük yarayı çelişkili kararlar veren mahkemeler aldı, yargıya güven zaten azdı, daha da azaldı.
İktidar partisi AKP'nin ve Adalet Bakanı'nın birdenbire coşan Devlet Bahçeli sevgisi literatüre geçecek bir aşk olacak!
Artık ne dediğini bilmiyor
8 şehidin toprağa verildiği gün Genelkurmay Başkanı Hulusi Bey, koşa koşa Tayyip Erdoğan'ın kızı Sümeyye'nin düğününe giderek nikâh şahitliği yapmıştı.
(...) İşte bunun savunmasını yaptı Devlet Bahçeli:
"Bu eleştirilerin anlaşılır, savunulur yanı yoktur. Sayın Hulusi Akar son derece insani ve devlet teamülleri kapsamında görülebilecek bir görevi ifa etmiştir" dedi.
(...) Şehitler mi? Anaların dökülen gözyaşları mı? Devlet Bahçeli onu da ihmal etmedi ve aynı konuşmada:
"Doğu ve Güneydoğu'dan yağmur gibi şehit haberleri gelmektedir. Acısız gün yok gibidir. Analarımızın gözünde yaş kalmamıştır. Gemi su almakta, fırtına şiddetlenmektedir" dedi.
Elhak doğru... Bu durumda Bahçeli'nin kimi eleştirmesi lâzım? İktidarı değil mi? Hayır. O kalktı CHP lideri Kılıçdaroğlu'na çattı... İktidara toz kondurmayan Bahçeli Bey biraderimiz "CHP Genel Başkanı, kandan kavgadan bahsederek pot kırdı. Ortada fol yok, yumurta yokken söyledikleri gaflettir, sorumsuzluktur!" dedi.
Sevgili okurlar... Bana kalırsa Devlet Bahçeli artık ne dediğini bilmiyor, iktidarı bırakıp muhalefete yüklenmesi de bunu gösteriyor.
MHP'li muhalifler Devlet Bahçeli'ye karşı bayrak açmakta yerden göğe kadar haklıdır. O, partisini batırmaya doğru götürüyor!
Rahmi Turan Sözcü
*
Kongrede yenemeyeceğini anlayınca ihraca sarıldı
Yargıtay'ın vereceği kararla MHP olağanüstü kurultayının yapılabileceği kaydedilirken...
Muhalif adayların artık kurultaydan umut kestiklerini belirtelim
Adaylardan Koray Aydın Devlet Bahçeli'nin yanına döndü.
Diğer üç adaya gelince... Onların beklentisini bir danışmanları şöyle aktarıyor:
- Yargıtay kurultayın yapılması yönünde karar da verse durumu değişmeyecek. Genel Merkez bu defa üç adayı yani Meral Akşener, Ümit Özdağ ve Sinan Oğan'ı "tedbirli" olarak Disiplin kuruluna sevk edecek. Disiplin kurulunda ceza gören üye mahkeme kararıyla geri dönebilir. Ancak tedbirli olarak sevk edilirse o üye partinin hiçbir faaliyetine katılamıyor. Genel Merkez bu yolla üç muhalifin elini kolunu bağlama hazırlığı yapıyor.
Melih Aşık Milliyet
*
Sonunda MHP Genel Başkanlığı makamını yandaşların alay konusu yapmayı da başardı!..
Birileri ayarını fena bozmuş!
Televizyonda Devlet Bahçeli'yi dinliyorum, grup toplantısında konuşuyor.
(...) Bir ara dalıp gidiyorum, sanki kimin konuştuğu hafızamdan bir anda siliniveriyor.
(...) konuşan Kılıçdaroğlu olamaz, eğer o olsaydı mutlaka siyasi bir pot kırardı.
Peki Bahçeli olabilir mi?
Doğrusu biraz şüpheliyim, zira cümleler muhalefet üslubundan çok, doğrudan iktidarın içinden söylenen cümlelere benziyor. Mantıksal olarak bakıldığında bu cümlelerin Bahçeli'ye ait olması düşünülemez. Zira Bahçeli'yi artık çok iyi tanıyoruz, eğer o olsaydı tıpkı 17-25 Aralık darbe girişimi ve de 7 Haziran seçimleri sonrasında olduğu gibi kükrer ve yeri göğü inletirdi. Hafızalarımızı bir kez daha tazeleyelim, o günlerde Erdoğan'a hakarette zirve yapan üslubuyla ne diyordu Bahçeli, "Ver Bilal'i al iktidarı."
***
Oysa şu anda televizyondan yansıyan cümleler hiç öyle değil, AK Parti penceresinden bakıldığında son derece sevecen ve munis ifadeler bunlar. Belki de gerçekten hafızam bana bir oyun oynuyordur, bu konuşmalar sandığım gibi MHP grubunda değil, AK Parti grubunda yapılıyor olabilir.
(...) Neyse ki sade ve sert bir kahve ile kendime geliyorum. Evet, televizyonda konuşan Bahçeli'nin ta kendisi... Hayretler içindeyim, neredeyse iki yıldır yakası açılmadık ağır sözlerle Erdoğan'a hakaretler yağdıran Bahçeli gitmiş, yerine adeta AK Parti sözcüsü gibi konuşan yepyeni bir Bahçeli gelmiş.
(...) Açıkçası bu Bahçeli bildiğimiz Bahçeli değil. Birileri bu siyasetçimizin ayarını bozmuş ama neyse... Muhtemelen çok uzak olmayan bir zamanda Bahçeli'nin neden böylesine garip haller içinde olduğunu hep birlikte öğreniriz
Mehmet Ocaktan Karar
*
Bakalım iktidarın eli Yargıtay'a uzanacak mı!
(...) Partisindeki muhalifler, şimdi anlaşıldığı kadarıyla delege çoğunluğunu sağlamış durumda. Bugün kongre yapılsa Bahçeli yönetimi partililer tarafından alaşağı edilecek.
Sadece bunu önlemek için çaba harcıyorlar...
Ve bunu yaparken yine AKP'ye sığınmış durumdalar.
(...) Hükümet açıktan söyleyemiyor ama "Bahçeli devrilirse ne yaparız, karşımıza adam gibi bir MHP muhalefeti çıkarsa zor durumda kalırız" diyor.
(...) Bence Yargıtay kararı muhalifler açısından olumsuz, MHP yönetimi açısından olumlu çıkacak.
Başka bir deyişle mahkeme kararı bozulacak, kongre şu veya bu gerekçeyle (ve Yargıtay kararı uyarınca) yapılmayacak.
İktidarın elinin bu kadar uzun olup olmadığını, yüksek yargıya bile uzanıp uzanmadığını hep birlikte görmüş olacağız.
Bu sadece bir tahmindir, yanılmayı dilerim.
Emin Çölaşan Sözcü
*
"Kardeş kavgası"
MHP'liler birbirlerine karşı o kadar öfkeliler ki gözleri hiçbir şeyi görmüyor!
Ve birbirlerine kıyasıya vuruyorlar!
(...) Birbirlerine karşı açtıkları savaş ile MHP potansiyelini dibe vurdurduklarını görmeleri gerek!..
Zeki Ceyhan Milli Gazete
*
Latif Demirci Hürriyet
