Bakalım buna ne diyecekler...

     Terör, AKP iktidara gelmeden önce yok denecek kadar azdı, bunlar geldi o da azdı...

     Resmi rakamlar Meclis Araştırma Hizmetleri Başkanlığı tarafından açıklandı. Üçlü koalisyon döneminde toplam 5 terör olayı var; bunların 14 yıllık iktidarında ise tam 9 bin saldırı...

     Dahası var; 5 terör olayında şehit ve yaralı yok. AKP iktidarında hayatını kaybeden insan sayısı, şehitlerimiz dahil binin üzerinde, tam bin 400 kişi. Yaralanan sayısı ise 4 bine yakın, üç bin 731...

     Üçlü koalisyon döneminde terör çetesiyle pazarlık filan söz konusu olmadı, AKP döneminde üstelik taa Oslo'dan başlayıp Dolmabahçe Sarayı'na kadar uzanan bir pazarlık süreci söz konusu...

     * * *

     Demek ki üçlü koalisyon, terörle mücadelede çok başarılıydı. Bunların ise ne kadar başarısız olduğu rakamlardan anlaşılıyor. Tek parti iktidarını methedip koalisyonu tu kaka ilan etmişlerdi; oysa yaşananlar tek partiyle koalisyon hükûmetinin arasındaki farkı, etkinliği ve gücü göstermeye yetiyor...

     * * *

     7 Haziran seçiminden sonra Erdoğan'ın talimatı üzerineDavutoğlu ülkeyi lâfla oyaladı ve koalisyona yanaşmadı. Şayet koalisyona gidilseydi iç ve dış politikadaki yanlışlar bir daha yapılmaz, yapılmış olanlar da hızla tashih edilirdi.

     Üçlü koalisyon dönemine bakınız; iç politikada kavga gürültü var mıydı, yoktu...

     Dış politikada harp ve darp yaşanmadı...

     Komşularla kapışmadık, AB ile ilişkilerimiz tehlikeye girmedi, müttefiklerimizle limoni hale gelmedik, dış itibarımız sürüyordu. O süreç devam etseydi tabii ki Fethullah Gülen belası hayat bulamayacak, kurumlara sızamayacak, cemaat devlet içerisinde devlet haline gelemeyecekti...

      Ordumuz dahil, kişi ve kuruluşlar kumpas kurbanı olmayacaktı...

      * * *

      Tek parti iktidarı diye övünüp durdular da ne oldu görüyorsunuz...

      Toplum bugünkü kaotik durumdan dolayı artık AKP'ye güvenmiyor; herkes geleceğinden endişeli, halinden şikâyetçi... Halkımız ülkeyi içeride sorunlarla baş başa bırakan, dışarıda ise itibarsız kılan siyasetçi kadrosuna da herhalde hayır dualar yollamıyor...

Yüksek Seçim Kurulu açıklasın

------------------------------ ------------------------------ ---------

       Referanduma eşit şartlarda gidilmiyor. Seçimlere giderken de öyle oluyordu, iktidardaki güç devletin bütün imkânlarını kullanıyor, memurların kafalarına parti şapkası geçirerek hepsini meydanlara sürüp kalabalık oluşturuyordu...

       Korku imparatorluklarında hep böyle olur; iktidar, insanları mücadele edemez hale getirir, baskılarla da herkesi verilen komutlara uymak zorunda bırakır...

       AKP iktidarı bugün de onu yapıyor...

       * * *

       Evet propagandası için yeniden toplu açılış (!) dönemini başlattılar. Sahneye yine memurları ve devlette çalışan işçileri çıkarıyorlar, hayır oyu verecek binlerce insana metazori olarak evet temennası çaktırıyorlar...

       * * *

       Beri yanda Samsun İl Seçim Kurulu, partilerin dışında hiçbir kuruluşun ve kişinin hayır oyu verilmesi için çalışma yapamayacağını açıkladı.

       İktidar evet için her enstrümanı kullanacak ve toplumu baskı altına alacak, siz komşunuza neden hayır oyu vermesi gerektiğini anlatamayacaksınız. 

       Eyy demokrasi, eyy hukuk, eyy adalet, eyy siyasal edep, eyy dürüstlük nerelerdesiniz...

       * * *

       Hayır diyecek yurttaşları engellemek ve Hayır demesini kul hakkı yemek değil midir?

       Samsun İl Seçim Kurulu'nun Hayır için yapılacak çalışmalara yasak koyması yasal mı, değil mi açıklanmalı!

Bu nasıl reform

------------------------------ ------------------------------ -----

      Tek adamın iradesini getirecek rejim değişikliğini reform diye değerlendiriyorlar...

      Demokrasiden monarşiye geçiş reform olsaydı, bugün yapmaya kalktığımızı kâinat çoooktan yapmış olurdu!

ANLAMLI SÖZLER

------------------------------ ------------------------------ --

       Edepli edebinden susar, edepsiz ise onu susturduğunu zanneder (MEVLANA)