MHP eski İstanbul Milletvekili Akşener, CNN Türk’te, “Partideki delege 1 Kasım erken genel seçimlerinde alınan yüzde 11.9 oy oranını kabul etmiyor” diye konuştu.
MHP’de Genel Başkan adaylarından TBMM eski Başkan Vekili Meral Akşener CNN Türk ekranlarında Tarafsız Bölge programında Ahmet Hakan’ın konuğu oldu. Meral Akşener önemli açıklamalarda bulundu. Akşener konuşmasında, “MHP delegesi 1 Kasım erken genel seçimlerinde alınan yüzde 11.9 oy oranını kabul etmiyor. Bunun sorumluluğunu Devlet Bahçeli’nin üzerine alması lazım. Bu yüzden açık bir destek ve kongre talebi var. Diğer aday arkadaşlarımız Koray Aydın ve Sinan Oğan’la birlikte tüzük kurultayı için gerekli imzaları topladık. 900 kurultay delegesiyle bizzat telefonla görüştüm. Geride bir İzmir ve İstanbul delegeleri kaldı. Onu da yakında bitireceğim. Ülkü Ocakları gençlik hareketidir. Parti içi çekişmelere alet etmek istemediğim için onlardan sadece hayır dualarını istiyorum. Kongre ile ilgili yetiştiğim ocağı, siyasete alet etmek istemem” diye konuştu. Gazetecilerin; “MHP delegelerinin yüzde 1’i kadın... Bu oldukça acı bir tablo...” demeleri üzerine Meral Akşener; “Bizde kadın erkek yok, dava var, Türk İslam ülküsü var. MHP delegelerinin yüzde 1’inin kadın olmasının en büyük nedenlerinden biri de 12 Eylül sonrası yaşanan olaylardır. Ülkücü hareket mensupları 12 Eylül’de çok büyük mağduriyetler yaşadı. Kardeşi, ağabeyi, eşi cezaevlerinde olan pekçok hanım zor günle rgeçirdi. Bu yüzden hanımlar, evlere kapandı” diye cevapladı.
“Abla” diyorlar
Kendisine iftira edildiği zaman partiden destek göremediği sorusuna Akşener, “Allah vardı. Bana destek olan eşim, ağabeyim, ailem vardı” diye cevap verdi. Partililerin Akşener’e ne dediği sorusuna ise tebessümle “Abla” diyorlar diyerek yanıtladı. “Erkek gibi kadın tanımlaması beni rahatsız etmiyor. Benim cesur ve kararlı olmamla alakalı diye düşünüyorum. Ben milletvekili olmak için DYP’ye girmedim aslında Kocaeli Belediye Başkanı olmak için girdim. Ancak Sefa Sirmen gibi değerli adayın karşısında başarısız oldum. Seçimleri kaybetmeme hala da üzülürüm. AK Parti siyasi bir parti olmadan ordaydım. Henüz Erdemler Hareketi olarak oradaydım. Erdemler Hareketi siyasi partiye dönüşürken, programında Türk kelimesi geçsin mi, geçmesin mi? Geçecekse kaç defa geçsin tartışması başladı. Ben de bu yola çıkmak istemedim. Yola devam etseydim Genel Başkan Yardımcısı görevine gelecektim” dedi.
