Alzheimer’ın erken teşhisi mümkün

Alzheimer’ın erken teşhisi mümkün
Nöroloji Uzmanı Dr. Hale Gökmen, herkesin günlük hayatın koşturmacasında bir şeyleri unutabildiğini ve iş yapmaya çalışıldığında küçük unutkanlıklar olduğunu ifade etti ve dikkatli olunması gerektiğine vurgu yaptı.

Gökmen, “Bu Alzheimer gibi ciddi bir hastalığa işaret ediyor olabilir. Bildiğimiz klasik MR görüntülemesinden biraz daha farklı olan ASL MR, beyinde henüz birtakım kayıplar yaşanmadan önce gelişen değişiklikleri erken dönemde gösteriyor. Bu, Alzheimer sorununun erken tanısı için önemli bir adım olabilir.” dedi. Alzheimer hastalığında
erken teşhisin sağladığı avantajları aktaran Gökmen, “Eğer kişideki bulgular alzheimer hastalığına işaret ediyorsa uygulanacak tedavilerle hastalığın seyrini yavaşlatmak mümkün olabiliyor. Alzheimer’ın kesin tanı yöntemi yok. Alzheimer’da birçok kriter bir araya getirilerek tanı konuyor. Ancak yine de bir kişide Alzheimer olduğunu
söyleyebilmek için beyindeki bazı değişiklikleri çıplak gözle görmek gerekiyor ki; bu da kesin tanının, beyin ölümünden sonra konduğu anlamına geliyor. Bugün eldeki tanı yöntemleriyle sorunun saptandığı
kişilerde kesin tedavi olabilecek ajanlar da araştırılıyor fakat kesin tedavi de dünyanın hiçbir yerinde henüz yok. İyi
haber, uzmanlar önümüzdeki yıllarda kesin tedavinin bulunmasının an meselesi olduğunu söylüyor.”

Yakın çevre daha iyi farkeder

Gökmen, unutkanlıkların günlük hayatı etkilemeye başlamasının ya da başkalarının da kişideki bu unutkanlığı fark etmesinin, tıbbi bir değerlendirmeyi zorunlu halegetirdiğini söyledi. Kişi, bildiği yolu karıştırıyor
ya da para işlerinde yanlışlar yapıyorsa artık unutkanlığın ciddi boyutlara ulaşmaya başladığından söz edilebileceğini
anlatan Gökmen, çoğu zaman yaşanan bu unutkanlıkları kişinin yakın çevresindekiler daha iyi fark edebilmekte. Unutkanlık sorununda uzman bir hekime başvurulduğunda tanı için birtakım testler,kan tahlilleri ve beyin MR görüntülemesi yapıldığını vurgulayan Gökmen “Ancak son dönemlerde, erken tanı için yapılan ASL MR adlı görüntüleme yöntemi, konuyuşimdiden bambaşka bir noktaya taşımış durumda. Öyle ki, bildiğimiz klasik MR görüntülemesinden biraz farklı olan yeni yöntem, beyinde henüz birtakım kayıplar yaşanmadan önce gelişen değişiklikleri erken dönemde gösteriyor. Üstelikişlem esnasında vücuda herhangi bir madde de verilmiyor. Klasik MR yönteminde beyin tümörleri, kanamaları, damar tıkanıklıkları ya da beyinde oluşan küçülmeler görüntülenebiliyor. Unutkanlığı olan bir kişide bu küçülmelerin görülmesi artık geç bir döneme girildiğini ve değişikliklerin kalıcı olduğunu gösteriyor. ASL MR’da ise henüz Alzheimer hastalığı tanısı alacak kadar unutkan olmayan (Minimal Kognitif Bozukluk evresinde olan) hastalarda da bazı belirtiler saptanabiliyor. Dolayısıyla yeni yöntemin, unutkanlığın ciddi olabileceğini, ilerleyebileceğini gösterdiğini söylemek mümkün. Örneğin,hastada aslında depresyona ya da dikkat bozukluğuna bağlı bir unutkanlık varsa bu sekansta değişiklik saptanmıyor. Bu da yeni yöntemin, unutkanlığın ciddi ve ilerleyici olup olmadığını da ayırt edebildiğini gösteriyor” dedi.