Ümraniye Davası’nda yine gergin anlar yaşandı. Talepleri reddedilen avukatlar “dışarı atılma” kararına karşı ç
Ümraniye Davası’nda yine gergin anlar yaşandı. Talepleri reddedilen avukatlar “dışarı atılma” kararına karşı çıkarak, jandarmaya direnince ortalık karıştı...
Ümraniye Davası’nın 277. duruşması İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nde oluşturulan salonda gerçekleştirildi. Duruşma başlamadan önce bir açıklama yapan Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, oturumda delillerle ilgili tarafların beyanlarının alınacağını söyledi. Bu sırada araya giren Veli Küçük’ün kızı Avukat Zeynep Küçük, duruşmanın küçük salonda yapılması nedeniyle yer konusunda sorun yaşandığını belirterek, “Fiili koşullarımız korkunç. Avukatlar bu tarafa geçemiyor” dedi. Başkan Özese de, büyük salonda “KCK” davasının yapıldığını anımsatarak, sanık avukatların bir kısımını salondaki müdahil avukatlar için ayrılan bölüme aldırdı. Söz alan sanık avukatı Ali Rıza Dizdar da, müvekkilinin duruşmalardan yasaklı olması nedeniyle davaya katılamadığı için beyanda bulunamayacağını söyledi. Dizdar’a söz vermeyen Başkan Özese, talebini yazılı bildirmesini istedi. Dizdar’ın konuşmaya devam etmesi üzerine Özese, Dizdar’ın mikrofonunu kapattırdı.
Salonu terk etti
Bu sırada Avukat Zeynep Küçük söz alarak müvekkilinin esas hakkındaki mütalaa verilene kadar duruşmalardan men edildiğini hatırlatarak, Veli Küçük’ün beyanda bulunması için salonda bulunması gerektiğini ifade etti. Zeynep Küçük’ün sesini yükselterek konuşmasına devam etmesi üzerine mikrofonu kapatıldı. Bu arada söz almadan konuşan avukat Mehmet Taşdelen, “Niye mikrofonu kapatıyorsunuz” diyerek tepki gösterdi. Özese de “Disipline uymayan herkes dışarı çıkartılır” dedi. Avukat Taşdelen’in yüksek sesle konuşmaya devam etmesi üzerine Özese, Avukat Taşdelen’in dışarı çıkmasını istedi. Taşdelen de “Zaten konuşturmuyorsunuz” diyerek salondan ayrıldı.
Arbede yaşandı
Daha sonra tanık beyanları ve delillerle ilgili beyanda bulunmak istemeyen sanık avukatları ile Mahkeme Başkanı Özese arasında tartışma çıktı. Özese, dosyadaki tanık beyanları ve delillere ilişkin sanık ve avukatlarına 15’er dakika süre verildiğini, konuşmak isteyenlerin beyanlarının alınacağını kaydetti. Avukat Vural Ergül, mahkemeden ısrarla söz isterken Avukat Celal Ülgen de, Özese’nin uyarılarına rağmen oturmayacağını ve konuşmak istediğini söyledi. Ergül, mahkemenin bu uygulamasının yasaya aykırı olduğunu ifade etti. Ülgen’in de oturmayarak konuşmaya devam etmesi üzerine Başkan Özese, Ülgen’i oturması konusunda uyardı. Ülgen’in yerine oturmaması üzerine Özese, avukatın salondan dışarı çıkartılmasını istedi. Bunun üzerine diğer avukatlar Ülgen’in çevresini sararak dışarı çıkartılmaması için jandarmayı engelledi. Bu arada sanık avukatları ile jandarma arasında arbede yaşandı.
Fenalık geçirdiler
Öte yandan, Özese, verilen ara sırasında duruşmadan çıkmamak için jandarma görevlilerine direnen avukatlar salonda bulunurken, stajyer avukat Ece Unutmaz’ın tablet bilgisayarıyla görüntü çektiğine ilişkin tutanak tutulduğunu söyledi. Avukatlar tarafından itiraz edilirken Başkan Özese, tutanağı okuyacağını belirtti. Tutanakta, Unutmaz’ın tablet bilgisayarını CHP Milletvekili Musa Çam’a teslim ettiği, Çam’ın da bilgisayarı jandarma görevlilerine vererek salondan ayrıldığının yer aldığını ifade eden Özese, ardından Unutmaz’ın salondan dışarı çıkartılmasını istedi. Bu sırada avukatlar, Ece Unutulmaz’ın etrafını sardı. Jandarmaya direnen avukat Hüseyin Ersöz ile jandarma görevlileri arasında yumruklaşma yaşandığı görüldü. Öte yandan, Ersöz, avukat Murat Ergün’ün darp nedeniyle, Celal Ülgen’in tansiyon yükselmesinden dolayı müdahale için ambulansa alındığını ifade etti.
Yaşananlar hukuk skandalı
Duruşmada söz alan Haberal ve Tolon’un avukatı Dilek Helvacı, Başbakanlık eski müsteşarı Yaşar Yazıcıoğlu’nu tanık olarak dinlenilmek üzere hazır ettiklerini belirterek, Yazıcıoğlu’nun tanık olarak beyanının alınmasını istedi. Talebin kabul edilmemesine kızan Yazıcıoğlu: “Dava çok önemli bir dava ve ben Tolon Paşa’nın kaderi ile alakalı tanıklık yapacaktım. Mahkeme anlatacağım konu üzerine dönüp dolaşıyor. Bir insanın kaderi ile doğrudan alakalı olan tanıklığımı kabul etmemesi gerçekten büyük bir hukuk skandalıdır” dedi.
