İfadeler, belgeler havalarda uçuşuyor. Dejavu gibi!.. Ergenekon'da, Balyoz'da yaşadıklarımız gözümüzün önünden tekrar geçiyor. Manidardır; bir daha mı aldatılıyoruz?!..

Tüm yapılan operasyon ve müdahalelere rağmen bu derin darbeyi olabilecek en az hasarla atlatabilmek için yargıya çok büyük görevler düşüyor.

Hâlâ aynı noktadayım;

Çakma ABD darbesinin en büyük destekçileri havadaydı. Derin darbe girişiminin ne olduğunu ortaya çıkaracak gerçek belgelerin, eğer hâlâ yerinde duruyorsa kulelerde olduğu düşüncesindeyim.

Darbeci hainlerin neler yaptığını ortaya çıkaracak kayıtların nerelerde olduğunu aşağıda tek tek sıralıyorum;

 14, 15 ve 16 Temmuz 2016 tarihlerinde, toplam 72 saatlik dönemde;

* ADANA/İncirlik Üssü Kontrol kulesindeki ses kayıtları, Üs bölgesinde icra edilen Türk, Amerikan ve diğer ülkelerin uçuş brifing kayıtları,

* ADANA/İncirlik Üssü'ne inen ve kalkan Türk ve Amerikan savaş uçakları, tanker uçakları ve diğer ülke uçaklarının kule ile yaptığı konuşmalar ve uçuş planları,

* ESKİŞEHİR 1'inci Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezindeki NATO ICC (NATO Integrated Command and Control-Birleştirilmiş Komuta Kontrol Hava Bilgi Sistemi) ve HvBS (Millî Hava Bilgi Sistemi) kayıtlarına göre uçakların iz ve kimlik bilgileri kayıtları,

* DİYARBAKIR 2'nci Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezindeki NATO ICC ve HvBS kayıtlarına göre uçakların iz ve kimlik bilgileri kayıtları,

* ANKARA/Güvercinlik Kara Havacılık Komutanlığı Kontrol kulesindeki ses kayıtları, Komutanlık bölgesinde icra edilen Türk ve Amerikan uçuş brifing kayıtları,

 * ANKARA/Güvercinlik Kara Havacılık Komutanlığı pistine inen ve kalkan Türk ve Amerikan (ODC-Office of Defence Cooperation-Savunma İşbirliği Ofisi) uçak ve helikopterlerinin kule ile yaptığı konuşmalar ve uçuş planları,

* ANKARA/Akıncı Üssü Kontrol kulesindeki ses kayıtları, Üs bölgesinde icra edilen uçuş brifing kayıtları,

* ANKARA/Akıncı Üssüne inen ve kalkan Türk (varsa Amerikan) savaş uçaklarının kule ile yaptığı konuşmalar ve uçuş planları,

* TUSAŞ (TAI) Türk (varsa Amerikan) tecrübe pilotlarının Akıncı Üssü'ndeki uçuş planları ve uçuş kayıtları,

* ANKARA/Etimesgut Hava Üssü Kontrol kulesindeki ses kayıtları, Üs bölgesinde icra edilen uçuş brifing kayıtları,

 * ANKARA/Etimesgut Hava Üssü'ne inen ve kalkan Türk (varsa Amerikan) savaş uçaklarının kule ile yaptığı konuşmalar ve uçuş planları,

 * ANKARA Hava Kuvvetleri Karargahındaki NATO ICC ve HvBS kayıtlarına göre uçakların iz ve kimlik bilgileri kayıtları,

* ANKARA Genelkurmay Başkanlığı Karargahındaki NATO ICC ve HvBS kayıtlarına göre uçakların iz ve kimlik bilgileri kayıtları,

Eyy!.. Savcılar ve de hakimler...

NATO üyesi olduğumuz için bu adreslerdeki kayıtların ABD'nin de elinde  olduğu fakat istense dahi vermeyeceğini herkes biliyor. Bizdeki hava radar sistemlerinin nasıl çalıştığını biraz bilenlerdenim. Sistemlerde filtreleme dediğimiz bir aygıt vardır. Havada olan tüm uçaklar bu sistemin birinin dışına çıksa diğerinde, bir diğerinde mutlaka bulunur ve tespit edilir. Geçmişte sahamızda dolaşan NATO hüviyetli tüm ABD uçaklarının çektiği numaralar bu sistem sayesinde belirleniyor ve anında gerekenler yapılıp müdahale ediliyordu. Dün, Ankara'yı bombalayan F-16'ların, helikopterlerin  ABD'li pilotlarla uçup uçmadığını sormuştum. Bizim savaş pilotlarımız ve irtibatta oldukları kuleler İngilizce konuşur. Fakat, kayıtlar ele geçirilirse aksanlarından kimin ne olduğu kolayca anlaşılır. Gerçek belgeler imha edilmeden lütfen çok acele edin...

GES Genelkurmay'dan MİT'e devredilirken çok isyan etmiştik. GES yerli yerinde dursaydı o hainler pist başına kadar gidebilir miydi acaba?..

***

Ankara'da bugün tansiyon yine zirve yapacak. R. Erdoğan önceki gün Kısıklı'da yaptığı konuşmada, bugün MGK'yı ardından Bakanlar Kurulu'nu toplayarak önemli kararlar alınacağını açıkladı. "Başbakan" Binali Yıldırım da  grup toplantısında, "Önemli kararlar alacağız. Artık kaybedecek zamanımız yok. Neyin nasıl yapılması gerektiğini biliyoruz. Bu olağanüstü şartlardan kurtulmanın yolunun ne olduğunu biliyoruz" dedi. Kulisler, bu kararların ne olduğu yönünde adeta kaynadı. Bu satırların kaleme alındığı sıralarda iki iddia öne çıkıyordu. Anayasanın 120'nci maddesine göre olağanüstü hal ilan edileceği fakat "Cumhurbaşkanının uhdesinde."

Anayasa 120 şöyle diyor;

"2. Şiddet olaylarının yaygınlaşması ve kamu düzeninin ciddî şekilde bozulması sebepleriyle olağanüstü hal ilânı

MADDE 120- Anayasa ile kurulan hür demokrasi düzenini veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerine ait ciddî belirtilerin ortaya çıkması veya şiddet olayları sebebiyle kamu düzeninin ciddî şekilde bozulması hallerinde, Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, Millî Güvenlik Kurulu'nun da görüşünü aldıktan sonra yurdun bir veya birden fazla bölgesinde veya bütününde, süresi altı ayı geçmemek üzere olağanüstü hal ilân edebilir."

Diğer iddia ise, emekliye ayrılan subayların tekrar görev alabilmesine yönelik yasa çalışmasına yönelik. Komuta kademelerinde doğan boşlukları doldurmak için bu yasanın acil ihtiyaç olduğu kuvvetle seslendiriliyor.

Askeri kaynaklardan ulaşabildiğim bilgilere göre, Ağustos YAŞ toplantısında şu an için bir erteleme yok. Daha önce planlandığı gibi 3-5 Ağustos'ta yapılacak.

Son olarak, darbe girişimi ile ilgili yapılan bilgilendirmeye değinmek isterim. Resmi olarak, darbe girişimi ile ilgili MİT'in Genelkurmay'ı 15 Temmuz Cuma saat 16:00 sularında bilgilendirdiği ve daha sonra toplantılar yapıldığı açıklandı. R. Erdoğan ise, CNN International'a verdiği demeçte tatil yaptığı yerde 15 dakika daha kalsa öldürüleceğini söylüyor. Ve de kendisine darbe girişimleri hakkında saat 20.00 gibi haber aldığını belirtiyor. Bkz. Sabah gazetesi dünkü nüshası...

Birileri saat 16.00 ile saat 20.00 arasında yaşanan 4 saatlik derin çelişkiyi izah edebilmeli. Hatta hesabını vermeli...

Feraset sahibi siyasetçi ve toplum önderleri acilen korkusuzca devreye girmeli. Bugün Ankara'da büyük yeni bir akıl tutulması yaşanabilir.

Hayatta rehber edindiğim bir gerçek var ki; DOĞRU DUVAR YIKILMAZ!..