İster "büyük gün" deyin ister "değişim günü" deyin... Olağanüstü bir gün yaşadık. 19 Haziran 2016, Milliyetçi Hareket'in tarihinde bir dönüm noktasıdır.

Ankara ayakta, Türkiye ayakta... Ankara'ya olağanüstü günden bir gün önce geldik... Olağanüstü kongrenin yapılacağı Büyük Anadolu Oteli'nin içi de, dışı da akşam üzeri ana-baba günü... İllerden akın akın delegeler geliyor. Çok insanla karşılaştık, çok insanla kucaklaştık... Herkesin yüzü gülüyor. Herkes birer hukukçu olmuş... MHP'nin tüzük maddeleri, siyasî partilerin faaliyetleriyle ilgili kanun maddeleri, Anayasa'nın ilgili maddelerini bir birine bağlayarak ezbere söylüyorlar ve üzerine alabildiğine yorumlar yapıyorlar.

Sık sık telefona bakıyorlar... İnternetten haberleri takip ediyorlar... Mevcut MHP Genel Başkanı'nın son Kayseri'de iftar konuşması ekranlara düşüyor... "Bir ilçede kanunen olağanüstü kongre yapılamaz; Ankara'nın merkezinde yapılabilir." demiş, uzun uzun anlatıyor. Oteldekiler bıyık altından gülüyorlar ve son değişen büyükşehir kanununu hatırlatıyorlar. Balgat'ın bu tezi de çöküyor...

Vuruşu vuruşa çekilmek bu mu?!

***

Sabah, Büyük Anadolu Oteli'ne gelebilmek için epey zorluk çektik... Kaldığımız otel Esenboğa Havaalanı'na çok yakın... Kongrenin yapılacağı otele en fazla 5-6 kilometre uzaklıkta... Taksici: "Yol yarıda tıkalı. Götürürüm sizi ama çok yürürsünüz, en iyisi arkadan dolandırayım." dedi. Arkadan dolandık ama otele yaklaştığımızda yol yine tıkanmış. Tarlaların kıyısından yürüyerek kongre yapılacak mekâna gelebildik... Alabildiğine arabalar dizilmiş yol boyu. İnsanlar akın akın "değişim" için gelmişler. Polis bariyerler kurmuş ve otelin geniş avlusuna bile kimseyi sokmuyor...

Kongre bir seçim havasında... Salona giren genel başkan adayları için sloganlar atılıyor. En kalabalık grupla en son "Başbakan Meral!" sloganlarıyla Meral Akşener giriyor...

Delegeler çok sıkı kontrolle kongre salonuna geçebiliyorlar. Her birinin kimliklerinin fotokopileri alınıyor, sonra, orada hazır olan notere tasdik ettiriliyor. Bir kişinin işlemi dakikalar alıyor. Bir de fotokopi makinesi bozulmuş, yenilemek için koşuşturdular.

***

Kongre, çabuk biter deniyordu ama, delegenin içeri girebilmesi çok zaman alıyor. Kongre salonunda; "şu anda 400'ü aşkın delege içeride, dışarıda da delegeler girmeyi bekliyor. Sayının 900'e ulaşacağına inanıyoruz" mealinde bir anons yapıldı. Salonda çılgınca bir alkış kopuyor. Herkesin yüzü gülüyor. Artık genel başkanlık yarışına girildiği düşünülmüş olacak ki herkes kendi adayı için slogan atıyor... En çok, en gür ses Meral Akşener için çıkıyor.

Bir ara "Bahçeli istifa!" sloganı atılmak istendi... Hemen slogan atan grup susturuldu.

Divan Başkanı çıkartılması geceden gündüze sarktı. Genel başkan adayları arasında kıran kıran bir pazarlık sürdü. 

Bu olağanüstü kongre, kadının en az olduğu kongre. Ama değişimi isteyen bir kadın: Meral Akşener. Ve en çok desteği de o alıyor.

Saat 13.56'yı gösteriyordu. Kürsüden konuşan: "Size sevindirici bir haber vereceğim... Noterden gelen bilgidir. Kongreye katılan delege sayısı 752'dir." Konuşan biraz durdu, önemli bilgiyi arkadan verdi: "50 delege de sırada bekliyor." Salonda büyük bir alkış koptu.

Çağrı Heyeti nihayet, 14.18'de kongreyi başlattı.

Musavat Dervişoğlu Divan Başkanlığı'na 456 delegenin imzasıyla ortak teklif olarak verildi.

Divan Başkanlığı'na diğer bir aday da eski Osmaniye milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu idi. Demek ki akşamdan sabaha, sabahtan öğleden sonrasına konuşmalar, tartışmalar bir netice vermemiş olacak ki Meral Akşener tarafı ve Sinan Oğan tarafı ayrıştı. Ancak delegeler ise "tek liste!" sloganı attılar. Tartışmak güzel ama bir netice alamamak kötü. Genel Başkan'ın değişeceği kesinleşince, muhalifler arasındaki ayrışma da keskinleşiyor. Sonunda muhalif liderler birbirleriyle konuştular ve uzlaşıp orta yolu buldular. 15.10'da kürsüye birlikte çıkıp el ele tutuşmaları, delegeleri ve misafirleri coşturdu. Musavat Dervişoğlu tek kaldı. Dolayısıyla Meral Akşener tarafının dediği oldu.

Kongrede Genel Merkez'in bütün karşı hamlesi gideriliyor ve olağanüstü kongre toplayanların ihracının, keyfî üyeliklerinin sinmesinin önüne geçmek için köklü bir değişiklik yapıldı. Oylamada bir muhalife karşı bütün değişiklikler kabul edildi. Ayrıntıyı gazetemizde okursunuz.

Bundan sonra ne olacak? Balgat komitacıları yarışa giremeyeceğine göre, çekip gidecekler mi?