Askerimin postalına kurban olsunlar

Bu Pazar okuyucu mektuplarına,  “Değirmenci’nin Antalyalı rumuzlu”  satırlarını sunarak başlayalım...
“Dağda Üç Beş Domuz Sürüsü
Tutturmuş Bir Kürdistan Türküsü
Eline Almış Bayrak Diye Bir Masa örtüsü
Satsan Beş Para Etmez Ne Dirisi Ne De ölüsü
Soyu Soysuz Olan Sensin Toprak Senin Neyine
İte İtlik Yapıp Kafa Tutma Beyine
Anlasa Dediğimi Sokaktaki Köpek Ağlar Haline
Duy Ulan Soysuz, Ne Mutlu Türk’üm Diyene...”
İşte o kadar...

***

Sayın Rahmi Uğur diyor ki;
“Merhaba üstadım,CHP’ye oy veren bir vatandaşım, gazetenizi tümüyle okurum, emekli öğretmenim, geçtiğimiz cumartesi Gemlik Kumla’da küçük bir dairemize temizlik amaçlı gittik, o hain saldırı günü yani, sahilde jandarma geziyor, içimden şanslılar diyorum, gündüzü geçelim, akşam oldu içim buruk, sahildeki bir çayevinde bir çalışma ki sormayın, ve saat 21.00’de müzik başladı, ne türkü ne şarkı belirsiz bir gürültü, bira vb.. içki içiyorlar, evde yalnız kaldım, fena halde asabım bozuldu, saat 24.00’ü geçti, hala devam ediyor, jandarmayı arayayım dedim, çıkaramadım, aşağı inerken hanım geldi ve beni sakinleştirdi,  zaten rahatsızım, pek dışarı çıkmam.
Diyeceğim, maalesef haklısınız, çok değerlerimizi yitirmişiz, nereden nereye geldik, siz de 3-4 ay önce TSK’ya vuranlar için yazarken, şimdi eleştirmeye başladınız...
Sizden ricam, 80 eleştirin, 20 de güzel haber vermeye çalışın.”
Sayın Uğur, bizimkisi eleştiri değil isyandır, bunu bilmenizi dilerim. Bizim adımız eşkıya ve hain tarafından  “postal yalayıcısına” çıkarılmıştır ve bu bizim gururumuzdur. Bugün çağırsınlar gider dağdaki Mehmetçiğin çamaşırını yıkar, postalını parlatırım. Oradaki fedakar general, albay, yüzbaşı, teğmene erata, canımız feda. Ne eleştirmesi, isyanım onların ellerini tutana... Selamlar...

***

Sayın Ayfer Levent’ten...
“Yazılarınızı büyük bir dikkatle ve beğeni ile takip ediyorum. Son yıllarda ve son günlerde artan terör olaylarına karşı hala saçma sapan çocukların bile güleceği çözüm önerileri sunan bir takım uzmanların ve iktidarın söylemlerinden bıktık. Düşman sizin dediğiniz gibi eylem yaparken bunlar hala edebiyat yapıyor. Ve bu teröristler uzaydan gelmedi, kendi içimizde Kürtçülüğü destekleyenlerin ürünü. Din  kardeşiyiz diye yıllarca koynumuzda beslediğimiz vatanı bölmeye çalışan Kürtçülük yapanları örgüt destekçilerinden eylem yapanlardan ve onların ailelerinden farklı göremezsiniz”

***

Sayın Zafer Yazıcı’nın mektubu..
“Bugünkü gazetede okuduğum bir yazı aklımın, dimağımın tutulmasına neden oldu. Yazıda özetle; hangi tarihlerde, ne kadarlık teröristin ülkeye sızdığı, nerede ve nasıl ikame ettiğine kadar bilgiler verilmiş. Bunun üst düzey istihbarattan alındığı rivayeti ile bu bilgi okuyucu ile paylaşılmış. Şimdi lütfen beni bu konudaki soruma cevap vererek aydınlatabilir misiniz? Sorum/sorunum şu; bu kadar net bilgiler elde varsa, neden hiç kimse bir şey yapmıyor? Daha önce basılan karakollara yapılacak baskına ait istihbarat bilgileri elinde olan, bazı köşe yazarlarının sütunlarına taşıdığı bilgileri Genelkurmay neden değerlendirmiyor veya etkin bir şey yapmıyor? Ordumuzun yetkin kişileri yoksa hükümete kırıldı da insanların ölmesi pahasına bir şey yapmamayı göze mi alıyor? Ben bunların ardında, hep art niyet aramaya başladım. Sizce art niyet var mı yok mu?”
Mektup çok , yer tükendi..
Haftaya devam edeceğiz..

Yazarın Diğer Yazıları