Au revoir (*) İstanbul

Köprü möprü yapıyoruz ama rögar mögar yapamıyoruz; boru moru döşüyoruz ama kanalizasyon manalizasyon ı-ıh, onu da doğru dürüst yapamıyoruz...

İstanbul bir yağışta Van Gölü'nü de geride bırakıp ülkenin en büyük gölü haline geldi...

Maddi hasar dağlar gibi...

Yurttaşın kayıplarını kim ödeyecek...

İstanbul âfet bölgesi ilan edilmeli ve yurttaşların maddi kayıpları devlet tarafından karşılanmalı...

* * *

Ekmeğini İstanbul'da kazanan yurttaşın, bayram günleri dahil, her durumu bahane ederek bu kentten kaçmasını ve kandilini başka yörelerde söndürmesini nankörlük sayıyorum...

Semiha Yankı'nın "Seninle bir dakika" adlı şarkısı çınlıyor kulaklarımda, İstanbul ile sevişmek hiç bir dakika olur mu...

Gök gürledi hoşça kal İstanbul...

Şimşek çaktı, bize eyvallah İstanbul...

Yağmur yağdı Allah'a ısmarladık İstanbul...

Kar düştü, "Orevuar" İstanbul...

Bu defa dolu yağdı, yüreksizler kaçtı, taa Bodrum'a. Madem korktun niye gittin o kadar yolu; apartmanın bodrumuna inseydin olmaz mıydı...

-Su orayı da basardı ağabey...

Gittiğin Bodrum'u su basmaz mı sanıyorsun hafız...

* * *

Alın bir sudan sebep daha; bu tür firarlara bir de hicret demiyorlar mı, kan tepeme çıkıyor...

* * *

Doğaya bakıyor ve mevsimler değişti diye şaşırıyoruz...

Beni şaşırtan ise insanlar; korkak, düşüncesiz ve egoist hale gelmeleri hiç de iyiye alâmet değil!

----------------------

(*) Fransızca görüşmek üzere anlamında- Monden tiplerin ağzından eksik olmaz...

-----------------------

AKP'liler ve robotlar

Pazar keyfinizi bozmak istemediğim için konulara hafiften değineceğim, katı dalışlar yapmayacağım...

Böyle diyorum ama kabine değişikliğine de dalmadan duramıyorum. Yandaş meslektaşlarımız"Değişikliğin nedeni metal yorgunluğu" demezler mi...Onlar bunu söyler de biz durur muyuz, hemen "Gönderilen vekiller robot muydu hafız" diye sormaz mıyız...

Kalanlar da yarın aynı gerekçeyle gönderilirse...

Ne yalan söyleyim, yandaşların metal yorgunluğu iddiasına çok güldüm çok!

* * *

AKP Genel Başkanı Erdoğan parti içi temizlik hazırlığında...

"Yorulan geri çekilsin, yerini başkasına bıraksın" dedi...

Merakla bekliyorum, bakalım bu davete (!) kimler icabet edecek...

Aslında AKP, tepeden tırnağa yorgunlar ordusu; yalan söylemekten, insanları kandırmaktan, başkaları tarafından kandırılmaktan, bir o yana bir bu yana tehdit savurmaktan, gölgeleriyle bile kavga edecek hale gelmelerinden, dünyaya lâf yetiştirmekten ve sürekli öfkelenmekten yoruldular. O nedenle siyasetten toplu halde çekilmeleri daha doğru olacak...

Toptan hareket, ola ki Erdoğan'ın elini, dolayısıyla partiyi de güçlendirir...

* * *

Arsız, yüzsüz, şerefsiz hain var ya, taa Pensilvanya'dan darbeyi ulusalcılar yapmaya kalktı diye yırtınıp duruyor...

Herifin aklından zoru olmalı...

Sözde böyle aklanacak; demek ki bu kuklanın dili de ABD'nin ipoteğinde, ipleri de...

Bu hezeyanın, aşağı yukarı aynı kelimelerle Türkiye gazetesinde manşet olması calib-i dikkattir.

Ayrıca üzüldüm; bugün o gazetede çalışanların biri bile logosundaki harfleri benim seçtiğimi bilmez. Yazı İşleri Müdürü olarak çalışmaya başladığımda rahmetli ressam karikatürcü Bülent Şeren'e çizdirmiştim...

Bu kadar ahmakça haber değerlendirme, gazetenin çöktüğünü gösteriyor...

Türkiye demek ki etfalin ellerine kalmış!

Çalıp çırpmanın sonu

------------------------------ -----------------

Pakistan Anayasa Mahkemesi, adı yolsuzluklara karışan başbakan Navaz Şerif'i ömrü billah siyasetten yasakladı...

Suçu yolsuzluk, rüşvet, haksız iktisap...

Yargılanacak da...

Yüksek Mahkeme 5 üyeden ibaret, Şerif'e ilişkin karar bu beş kişi tarafından verildi...

Maliye Bakanı Muhammed İshak Dar da görevinden azledildi.

Bakalım dünyada bu iki karardan kimler ders alacak...<

Anlamlı sözler

------------------------------ -------------------