Avrupalı turistin neden ilk tercihi yine Avrupa?

Turizm sektöründeki tesislerin hem yapısal hem de verdikleri hizmet kalitesine göre karşılaştırılmaları yapıldığında, Türkiye’deki turistik tesisler İspanya, Fransa, İtalya ve Yunanistan’daki tesislerden çok daha iyiler. Bu değerlendirmeyi hem turizm konusunda araştırma yapanlar hem de bire bir o ülkelerde tatilini daha önce geçirmiş olan turistler teyit ediyorlar.
Turizm sektörü, hizmet sektörünün en başta gelen bir bölümü olduğu için, hizmet üretebilmek ve bunu dünya ile rekabet edebilecek bir fiyat politikası ile pazarlayabilmek içinde diğer sektörlerdeki olumlu ve olumsuz gelişmelerden doğrudan etkilenmektedir. Yani tesislerin bir numara olması hiçbir zaman sizin turizm sektöründeki yerinizin en üstlerde olacağı anlamına gelmemektedir.

ULAŞIM
Yukarıda adını verdiğim ülkelerin tercih edilme sebeplerinin başında “kolay ulaşılabilir” olmaları gelmekte. Özellikle altyapısı hemen hemen birbirine çok yakın bir mantıkla inşa edilmiş olan ülkelerin birbirleri ile ulaşımsal anlamda entegrasyonlarında bir sorun yaşanmadan, Almanya veya İngiltere’nin herhangi bir kentinden kalkan tren Fransa, İtalya ve İspanya’ya rahatlıkla ulaşabiliyor. Dünyada hala en güvenli en ekonomik ulaşım aracı olarak görülen tren, turizm taşımacılığında da büyük bir yere sahip durumda.

PETROL
Dünyadaki petrol fiyatlarının normal olduğu dönemlerde bile ülkemizdeki petrol fiyatlarındaki sürekli artış, turizm sektörünü doğrudan olumsuz etkileyen etkenlerin başında geliyor. Şöyle ki, turizmin iki ana temel direğinden (ulaşım ve konaklama) birisi olan ulaşım bu fiyat artışları nedeni ile pazarlanacak olan turizm sektörünün hizmet ürünlerinin fiyatının yükselmesine neden oluyor. Turist taşımacılığının tamamına yakınının havayolu taşımacılığı ile gerçekleştiği ülkemizde, hükümet edenlerimizin petrol fiyatları ile ilgili artışları daha bir dikkatle ele almaları gerekmektedir. Petrol fiyatının artması ile birlikte, turizm sektörünün doğrudan etki ettiği otomotiv sektörü talep düşmesinden yakınmaktadır. Araç kiralayarak kendi başına gittiği ülkeyi keşfetmek isteyenlerin her geçen gün daha da artması ile birlikte büyük bir sektör haline gelen “araç kiralama sektörü” bu fiyat artışından olumsuz etkilenmekte.

HAVAYOLU TAŞIMACILIĞI
Ülkemizde özellikle 1988 yılından sonra desteklenen turizm yatırımları çerçevesinde, birçoğu yatırıma dönüşmeden buharlaşan kredilerin yanında, büyükte olmasa havayolu taşımacılığında bir gelişme kaydedildi. Fakat ülkemizin temel sorunu, Liberal Ekonomi’nin dünyadaki uygulandığı şekli ile uygulanmıyor olmasından kaynaklanıyor. Batılı ülkeler liberal ekonomik sistemi desteklerken aynı zamanda ciddi anlamda da “denetliyorlar”. Ülkemizde elinde 3-5 tane kiralık uçağı olan bir havayolu şirketi kendi çıkarlarına göre bir uçuş politikası belirliyorsa, devletin burada müdahil olması gerekir.  Sonuçta turizmin temel taşımacılığı durumunda olan havayolu taşımacılığına devletimizin daha fazla teşvik ve destek vermesi en önemli konuların başında gelmektedir. Bu teşvikler sayesinde halihazırda birkaç tur operatörünün elinde bulundurduğu “tekel” yıkılmış olacaktır. Devletin tekel oluşturmasını sorun olarak gören zihniyetin, özel sektöründe tekel oluşturmasını sorun olarak görmesi gerekmez mi? 

Yazarın Diğer Yazıları