Çin’den Afrika’ya 60 milyar dolar kredi

Çin’den Afrika’ya 60 milyar dolar kredi
Pekin, kara kıtanın kaynaklarına göz dikti. “ Çin-Afrika Sanayileşme Planı’nı hayata geçireceğiz” diyen lider Xi Jinping, daha fazla firmayı Afrika’da yatırıma teşvik edeceklerini belirtti

En büyük ihracat pazarları Rusya ve Irak’taki kayıplarını telafi etmek için Türk işadamlarının gözünü diktiği Afrika’da Çin varlığını artırmaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde Güney Afrika’nın başkenti Johannesburg’da gerçekleştirilen Çin-Afrika İşbirliği Forumu, gözleri yeniden Çin’in Afrika politikalarına çevirdi. Sahip olduğu ucuz iş gücü sayesinde dünyadaki üretim ve tüketim dengesini değiştiren Çin, son yıllarda yatırımda benimsediği “dışa açılım politikasını” Afrika kıtasında etkin bir şekilde hayata geçiriyor.

Güvenlik konuları

Güney Afrika’nın Johannesburg şehrinde  yapılan Çin-Afrika İşbirliği Forumu’nda (FOCAC) Çin lideri Xi Jinping 30’a yakın Afrika lideri ile karşılıklı görüştü. Çin’in ekonomik kalkınma için 60 milyar dolar kredi vereceği Afrika’da artık barış gücü olarak güvenlik konularında da daha aktif rol alacağı ifade edildi. Jinping, gelecek 3 yılda Afrika ile ’10 İşbirliği Planı’çerçevesinde ticaret, piyasa işletimi, altyapı, kalifiye işgücü, finansman, endüstri, tarım modernizasyonu ve sürdürülebilir kalkınma alanlarında beraber çalışacaklarını ifade etti. “İlk önce Çin-Afrika Sanayileşme Planı’nı hayata geçireceğiz.” diyen Çin lideri, daha fazla Çin firmasını Afrika’da yatırıma teşvik edeceklerini belirtti. Bazı uzmanlara göre Çin, özellikle Afrika ülkelerinden petrol gibi enerji ve hammadde ihtiyacını karşılamanın yanı sıra kara kıtanın pazarlarında ürünlerini satmak ve Afrika’nın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ndeki gücünden yararlanmak istiyor.

Afrika ülkelerinde yaşayan Çin vatandaşlarının sayısı ise bazı kaynaklara göre 1 milyon sınırına dayanmış durumda. Bugün neredeyse 48 Afrika ülkesinde Çinli iş adamları, ticaret, imalat, kaynak geliştirme, ulaştırma, tarım ve tarımsal ürün işleme gibi pek çok pazarda bulunuyor. Afrika’yı ekonomik açıdan yakın takibe alan Çin, siyasette de bu ilgiyi Afrika’dan esirgemiyor. Afrika’yla ilişkilerini 2006’dan bu yana giderek arttıran Çin yönetimi, kıtaya yönelik üst düzey ziyaretlerini sıklaştırdı.

Önlenemez hızla artıyor

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) Afrika Enstitüsü Başkan Yardımcısı Murat Bilhan,  Çin’in Afrika’daki varlığının ve hakimiyetinin son yıllarda önlenemez bir hızla arttığını söyledi. Afrika’nın inşa sürecinde olduğunu belirten Bilhan, Türk iş adamları için bölgede yatırım fırsatları bulunduğunu ifade etti. Bilhan kıtada, inşaat, alt ve üst yapı gibi alanlarda hızla gelişmeler yaşandığına dikkat çekerek, Çin’in bu fırsatları çok erken fark ettiğini vurguladı.

Fransa devrede

Öte yandan Çin her fırsatta Afrika’ya yatırımlarını “kazan-kazan” anlayışıyla yaptığının altını çizse de kara kıtadaki ekonomik hakimiyetinin daha da güçlenmesi, Batılı ülkeleri de yeni politikalar belirlemeye sevk ediyor. Çin’in, Afrika’nın petrol gibi yeraltı kaynaklarına gösterdiği ilgi, kıta ülkelerine yaptığı yardımlar, verdiği krediler, başta ABD ve Fransa olmak üzere diğer Batılı ülkelerin planlarını da etkiliyor. Örneğin Fransa Başbakanı Manuel Valls, birkaç ay önce, bölgenin “büyük ağabeyi” konumundaki Senegal’in Devlet Başkanı Macky Sall ile Paris’te bir araya geldi. Taraflar görüşmede, Senegal’de “2016 Çin-Afrika-Fransa Zirvesi” düzenlenmesi kararı aldı.

 

İlk temas 1950’ye dayanıyor

Çin-Afrika ticaret ve yatırım ilişkilerinin kökeni ise ilk temasların gerçekleştiği 1950’li yıllara dayanıyor. 1970-1975 yılları arasında inşa edilen Tanzanya-Zambiya demiryoluna Çin’in katkı vermesiyle yakınlaşan ilişkiler, 2006 yılında 48 Afrika ülkesinin siyasi liderlerinin katılımı ile düzenlenen Çin-Afrika Forumu ile daha görünür hale geldi. Çin İhracat-İthalat Bankası (Çin Eximbank) 2006 yılında, yatırımcılara Afrika kıtasına yapacakları yatırımlar için milyarlarca dolar kredi verdi.  Afrika’daki Çin yatırımlarının ilerleyişi, Güney Afrika’daki lider bankalardan birisinin hisselerinin yüzde 20’sinin satın alınmasıyla sürdü. Sudan ve Angola’dan petrol, Zambiya’dan bakır, Gabon’dan mangan, Kongo’dan kereste ithal eden Çin, yatırımlarının yanı sıra birçok ülkeyle karşılıklı vergi muafiyeti anlaşması da imzaladı.