Bağışıklık sisteminin azaldığı nasıl anlaşılır

Bağışıklık sisteminin azaldığı nasıl anlaşılır
Hem çevresel hem de genetik faktörlerle birlikte bağışıklık sistemi kolaylıkla zayıflayabilir ve hastalıklara karşı dirençsiz bir durum sergileyebilirsiniz. Peki bağışıklık sisteminizin zayıf olduğunu nasıl anlarız?

Bağışıklık sistemi, bedeninizin dış dünyaya verdiği tepki ile birlikte sağlıklı bir yaşam sürmenizin kilit noktasını oluşturuyor.

Bağışıklık sisteminin zayıf olup olmadığı, röntgen, biyopsi veya kan tahlili gibi sonuçlarla ortaya çıkmaz. Bunun yerine yaşam stilinize ve genellikle sıklıkla karşılaştığınız durumlara bakılarak anlaşılabilir. Bununla birlikte, zayıflamış bir bağışıklık sisteminiz olup olmadığını ve onu güçlendirmek için ekstra çaba sarf etmeniz gerektiğini gösteren dört ana uyarı işareti vardır. İşte zayıf bir bağışıklık sistemine sahip olduğunuzu gösteren işaretler…

SIK SIK HASTALANMAK

Yılda iki veya üç kez soğuk algınlığı geçirmeniz, burun tıkanıklığı yaşamanız normaldir. Çoğu insan yaklaşık bir hafta içinde normale döner. Ancak, haftalarca süren semptomlarla sürekli olarak soğuk algınlığına yakalanıyorsanız veya sık sık bu konuda sorun yaşıyorsanız, bunun nedeni doğuştan gelen bağışıklık sisteminizin yavaş tepki vermesi olabilir.

Doğuştan gelen bağışıklık sisteminiz, zararlı maddelerin vücudunuza girmesini engelleyen bariyerler içerir. Bunu tüm istilacılara ve yaralanmalara karşı ilk savunma hattı olarak düşünebilirsiniz. Bağışıklık sisteminin sahip olduğu savunma hatları;

Bakterileri ve küçük parçacıkları yakalayan ve vücuttan atılmasına yardımcı olan mukus üretimi

Yiyecek ve suyumuza giren mikropları öldürmeye yardımcı olan mide asidi

Boğazı tahriş edebilecek veya enfekte edebilecek şeyleri atmamıza yardımcı olan öksürük refleksi

SÜREKLİ STRES HALİ

Bazı stres türleri, bağışıklık sağlığımız ve genel sağlığımız için faydalı olabilir. Örneğin, trafik sıkışıklığı gibi kısa süreli bir akut stres etkeni, vücudunuzun koruyucu mekanizmalarını anında güçlendirmesine yardımcı olmak için tasarlanmıştır. Bu nedenle, akut stres aslında kısa vadede bağışıklık sisteminizi güçlendirmeye yardımcı olur.

Stres spektrumunun diğer ucunda, kronik stres kötü haber olabilir, bağışıklık düzensizliğine ve bağışıklık baskılanmasına neden olarak enfeksiyonların artmasına ve hastalıklardan kötü iyileşmeye neden olabilir.

Çalışmalar ayrıca, sık sık stres ataklarının romatoid artrit ve ülseratif kolit gibi otoimmün hastalıkları alevlendirdiğini ve egzama ve astım gibi alerjik reaksiyonlarda alevlenmelere neden olabileceğini gösteriyor.

SIK SIK UÇUK ÇIKARMAK

Uçuk ve zonaya neden olan virüslerin her ikisi de herpes virüs ailesindendir. Bir uçuk virüsü kaptıktan sonra, vücutta uyku durumuna geçer. Ancak stres altında olduğunuzda veya hücresel bağışıklığınız zayıfladığında virüs çoğalabilir ve yeniden aktif hale gelebilir.

Sık sık yeniden ortaya çıkan uçuklar ve genç yaşlarda görülen zona hastalığının tekrarları, bağışıklık sisteminizin desteğe ihtiyacı olduğunun bir işareti olabilir.

TEPKİNİZİ ZAYIFLATAN İLAÇLAR

Kanser kemoterapisinde organ nakli reddini önlemek ve otoimmün hastalıkları tedavi etmek için kullanılan birçok önemli ilaç immünosupresif (bağışıklık baskılayıcı) olabilir.

Alerjiler, astım ve diğer iltihaplı hastalıklar için kullanılan yaygın bir ilaç sınıfı olan kortikosteroidler de bağışıklık sistemini baskılayabilir.

Sık antibiyotik kullanımı geçmişinin bile bağırsaktaki mikrobiyom çeşitliliğine zarar verdiği ve bunun da bağışıklık tepkilerini doğrudan bozabileceği gösterilmiştir.

Tüm bu sebeplerle, ilaç kullanımlarının mutlaka doktor kontrolünde ve vücudunuz için doğru dozlarda ayarlanarak bağışıklık sisteminizde ve diğer organlarınıza hasar vermeden düzenlenmesi gerekir.

SİSTEMİNİZİ NASIL GÜÇLENDİRİRSİNİZ?

İyi haber şu ki, bağışıklık direncinizin durumu ne olursa olsun, onu güçlendirmek için müdahale edebilirsiniz. İşte bunu yapmanın bazı etkili yolları:

GÜNEŞLENİN

Ruh halinizi iyileştirmeye ek olarak, günde sadece 10 ila 15 dakika tam spektrumlu ışık, önemli bir bağışıklık destekleyici vitamin olan yeterli D vitamini sağlayabilir.

Bazı veriler, düşük D vitamininin otoimmün hastalıkların ortaya çıkmasına neden olan zayıf bağışıklık durumu için bir risk faktörü olduğunu göstermektedir. Bu nedenle, bağışıklığınız zayıfsa, seviyenizi kontrol ettirmek ve güneşte geçirdiğiniz süreyi D vitamini haplarıyla desteklemek iyi bir fikirdir.

DÜZENLİ UYKU

Uyku kalitesi ve miktarı, bağışıklık direnci üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Kronik uyku yoksunluğu, daha yüksek inflamasyon ve daha sık enfeksiyonlarla ilişkilidir. Çünkü vücudumuz dinlenirken bağışıklık sistemi hücreleri de tüm çabalarını ve enerjilerini virüslere ve bakterilere karşı güçlü bir saldırıya odaklayabilirler.

Ayrıca uyku, gelecek için daha güçlü bir bağışıklık sistemi oluşturmaya yardımcı olmak için bakteri ve virüslere karşı bellek antikorlarının oluşumunu artırır.

İlgili Haberler