Başbuğ Türkeş ve zafer hırsızlığı

MHP Merkez Yürütme Kurulu eski üyesi ve inşaat mühendisi Gültekin Çavuşoğlu'ndan gelen elektronik postada MHP'nin efsane kurucu Genel Başkan'ı Başbuğ Alparslan Türkeş'in bugünün deyimiyle, "ittifak" konusuna nasıl baktığı anlatılıyor. İşte Çavuşoğlu ve yazısı:

Muhterem Orhan Bey,

MHP diye bir parti kaldı mı makalenizi büyük bir üzüntü ve tarif edilmez bir acı içerisinde okudum. 1987-1997 yıllarında kesintisiz olarak 10 yıl Başbuğ'umuzu Genel Başkanlığı döneminde MYK Üyesi olarak görev yapma onuruna ulaştım. Makalenize bir ışık tutar düşüncesiyle yaşadığım hatırayı paylaşma ihtiyacı uydum... Saygılarımla.

                26 Mart 1989 Mahalli seçimler arifesinde, Genel Merkezde MYK toplantısında, gündem mahalli seçimlerdi ve Başbuğ'umuz, "12 Eylül 1980 sonrası MÇP olarak gireceğimiz, bu ikinci seçime büyük önem veriyoruz, her şartta bütün seçim bölgelerinde mutlaka aday göstereceğiz" diye önemle vurguladı. Bir kaç gün sonra, Balıkesir Sındırgı ilçe teşkilatı gelerek, "Efendim bizim MÇP olarak Sındırgı'da kazanma şansımız yok, Anavatan Partisi bizim adayımıza teklifte bulunuyor ortak aday gösterirsek kazanacağımız kesin, iş birliği yaparsak adayımız ve bizler size söz veriyoruz seçimlerin hemen akabinde MÇP'ye geçecek" dediler.

Başbuğ Türkeş büyük hiddetle, "... Oğlum, siz bana zafer hırsızlığı teklif ediyorsunuz..! Biz Ülkücülerin zafer hırsızlığına ihtiyacı yoktur. MÇP olarak her yerde, tek başına seçimlere katılacağız... Unutmayın kaybettiğimiz yerlerde de, seçimi kazanacağız..." diye tersledi ve teklifi reddetti..!

Başbuğ tarihi bir olayı anlatıp şunları söyledi:

"Unutmayın arkadaşlar, sürekli bizim altımızı oyan Anavatan Partisi'ni çökertmediğimiz müddetçe, MÇP olarak bizim yükselmemiz mümkün değildir. Bunun içindir ki her yerde aday göstereceğiz... Kayıp ettiğimiz yerde kazanacağız."

Her yerde aday çıkardık. Seçim sandıkları açıldığında Hakkari ve Bitlis'te büyük bir sürprizle karşılaştık. İki ilde de ANAP ve SODEP eşit oy almıştı.

Tartışmalar sonucunda, seçimlerin yenilenme kararı alındı..1984 Mahalli seçimlerde 54 İl Belediye Başkanlığı kazanan Anavatan Partisi 1989'da sadece 11 Belediye kazanmıştı, şayet biz Hakkari ve Bitlis'te aday göstermemiş olsaydık bizim oylar ANAP'a gidecekti. Merhum Başbuğumuzun o ileri görüşü ve dehası sonucunda zaferle çıktık. Ne demişti bize Başbuğ'umuz; kayıp ettiğimiz yerde de kazanacağız… Öyle de oldu.

Şimdi yaşadıklarımızı gördükçe utanıyorum."

***

16 Temmuz 2018 tarihindeki yazımda, "Af konusunu Türkiye'nin gündemine getiren MHP ve Devlet Bahçeli'dir. Türkiye, mağdurların affı konusunda çok hızlı adım atmalıdır.

Çünkü o af kapsamına girecek mahkûmlar için bir gün bile gecikmek işkencedir, eziyettir, umutsuzluk ve hatta kahır demektir.

Keza aynı durum aileleri için vardır ki onların üzüntüleri, mağduriyetleri ve kahırları çok daha da ağırdır" diye uyardım.

29 Ağustos 2918 tarihindeki yazımda CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na, "MHP'ye af konusunda destek vererek, affa karşı olan AKP'ye ilk yenilgisini tattırmalısın" diye önerdim.

Ancak CHP'liler ısrarla, "AKP'nin teklifini görelim" diye MHP'ye af konusunda destek vermediler.

Bakın birkaç gündür AKP ile MHP arasında af krizi yaşanıyor ki medya, "Cumhur İttifakı krizde" diye başlık atıyor.

AKP'nin Mecliste sadece 290 oyu olduğuna göre diğer partiler de MHP'nin af yasa teklifine destek verirler ve 301 oy ile af yasalaşırsa Cumhur İttifakı'nın dibine konulan dinamit patlamış olur.

Dinamiti CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi af teklifine destek vererek ateşleyebilirler.

Diğer dinamit ise anlaşılan o ki Ömer Çelik'in, "AKP'nin her seçim bölgesinde aday gösterecek" sözleri ile ortaya atıldı. MHP Genel Başkan Yardımcısı Edip Semih Yalçın'dan Çelik'e ve tabii AKP'ye çok hızlı ve sert tepki şöyle geldi.

"Çelik'in, mesele enine boyuna taraflarca teati edilmeden, masaya yatırılmadan çıkış yapması hangi akla hizmet etmektedir? Sayın Ömer Çelik'in açıklamalarını dikkate alacak olursak yerel seçimlerle ilgili ittifak görüşmelerinin sağlıklı zeminde ilerlemeyeceği anlaşılmaktadır"

AKP, 16 yıllık hatalı politikaları sonucunda Türk ekonomisini de dinamitledi ki bu patlamayı yerel seçimde kullanma mahareti gösterirse muhalefet partileri AKP'ye tarihi bir yenilgi yaşatabilirler.

Bakalım CHP ve muhalefet partileri "ekonomik çöküş destanını" AKP'nin çöküşüne yerel seçimde dönüştürebilecekler mi?

Yazarın Diğer Yazıları