Ben bir metalim ve gerçekten yoruldum... Bank Asya Ligi'nde top koşturmaktan dinim imanım gevredi... Mahallenin bitirim topçusuydum... Sağ açık, sol açık, stoper, 10 numara, golcü fark etmez her mevkide oynayan joker gibiydim... 2008'le 2012 arasında Bank Asya Ligi'nde dilim damağıma yapışık şekilde top oynarken yoruldum, hem de fena yoruldum...

Allah var, tek yorulan ben değildim... Ben top peşinde yorulurken, ağabeylerimiz de Bank Asya şubelerinin açılışlarına koşturmaktan, kurdele kesmekten yoruldular... Şimdi fizyoterapist eşliğinde hafif hafif düz koşular yapıyoruz takım hâlinde...

***

Ben 'metalin önde gideni'yim ama kesinlikle yorulmadım... Koca şehri parsel parsel sattım yine de hizmete doyamadım... Değil şehri, memleketi verin onu da parsel parsel satmazsam insan değilim... Bir belediye başkanı için yorulmak nedir ya? Eğer tıkanıklık varsa, bir süre maklubeye ara verip, zeytinyağı ağırlıklı Akdeniz mutfağına dönün, hizmete devam edin... Bende aşk olduktan sonra metal yorgunluğu bana sökmez...

***

Efendim ben de galiba metal yorgunuyum... İşim partizanlık ve trollük... Bir gün "Avrupa Birliği'ne giriyoruz" diye alkışlarken, sonra "Çıkıyoruz" diye kendimi sevinçten paralarken, daha sonra "Kurtuluşumuz Şanghay Beşlisi"nde diye kendimi yırtıp, ardından da elde ne var ne yok Adana Altılısı'na bastırırken beynim yandı...

Kola meşrubat mıdır, müskirat mıdır? Kanalizasyona döksek mi iyidir, yoksa banyo mu yapsak? Acıyan yerlerime Arap sabunu sürsem geçer mi? İsrail ve Batı ülkelerinin ürünlerini boykot ederken ara vermemiz gereken 'haram aylar' hangileridir... Şerefsizim başım döndü, düşünmekten yoruldum...

***

Ben de fena yorgunum ama haklıyım... Süleyman Şah Türbesi'ni kaçırırken çok yoruldum çok... Kolay değil tabii gece yarısı, itin kopuğun, çarçakalın önünden gecenin o vaktinde türbeyi omuzlayıp, hızla başka yere kaçırmak... Zaten Şam'daki Emevi Camii'nde namaz kılmaktan iyice bitkin düşmüştüm, araya bu türbe kaçırma işi girince öyle yoruldum ki düşman başına...

***

Benimki ise yorgunluktan öte bir şey... Buna metal yorgunluğu değil 'metalin buharlaşması' bile denilebilir... Karşımdaki "Ahlâk" diyor, ben "Ama duble yol" diyorum... Karşımdaki "Adaletsizlik" diyor, ben "Başkaları yaparken iyiydi değil mi?" diyorum... Karşımdaki "Dindarlık itibar kaybediyor" diyor, ben "Hızlı tren" diyorum... Karşımdaki "Birliğimiz beraberliğimiz bozuldu" diyor, ben "Köprü pahalıysa karşıya yüzerek geç" diyorum... Karşımdaki "Geçinemiyorum" diyor, ben "Bankalarımızın marka değeri acayip arttı, borsa tarihi rekor kırdı" diyorum...

Yeminle söylüyorum, benim iş iş değil... Ya beni başka bir işe versinler ya da emekli etsinler... Çekilir yorgunluk değil benimki...

***

Allah inandırsın, ben televizyon seyrederken yoruldum... Belirtiler bende metal yorgunluğunu gösteriyor... Kurtlar Vadisi izlemekten, Yaaahaber'e bakmaktan fena oldum... Biz büyüyorduk, büyüyorduk, öyle büyüyorduk ki, dev kesiliyorduk... PKK silah bırakıyor, Kuzey Irak ve Suriye bize bağlanıyordu... İngilizlerin bütün planları suya düşüyor, İsrail korkudan Güney Amerika'ya taşınıyor, Amerikalılar ve Ruslar "Biz ettik sen etme diye" bize yalvarıyordu...

Yaşadığım travma galiba ben de metal yorgunluğu yaptı... Kuzey Irak'ta referandumu, kırmızı halılı karşılamaları, bizim illeri kapsayan hava durumu programlarını gördükçe yorgunluğum daha da artıyor...

***

Ben de çok yorgunum... Ani dönüşler beni çok yoruyor, yormakla kalmıyor, bir de yamultuyor... Etten kemikten olsam neyse de metal olunca birkaç virajdan sonra resmen yamuluyorum... Metal olmak gerçekten kötü bir şey... Etten kemikten olsam belki en fazla bel, boyun, hatta akıl fıtığı olurdum... Şimdi resmen yamuluyorum... 

Metalim ve affımı arzediyorum...