Bilim Yolunda Koşanlar...

Koşanları yazacağım, değerli dostum gazetemiz yazarı Mevlüt Uluğtekin Yılmaz’ın kaleminden ama önce bilimin önemine vurgu yapan birkaç özlü sözü aktaracağım:
“Bilen ve öğrenenler müstesna... Gerisi kaba bir sürü...” Hazreti Muhammed
“İnançla bilim, millet ve ülkeden üstündür.” Şeyh Bedrettin
“Dünyada doyulmayacak bir şey varsa, o da, bilim ve marifettir. Ne kadar elde etsen yine azdır.” İsmail Gaspıralı
“Bilimde ileri olan, bilimde geri olana boyun eğdirir, köleleştirir, sömürür.” Cengiz Özakıncı
“İnsan bildiğinden ibarettir.”  Francis Bacon
“Din ve devlet baskısı olan yerde bilim ve felsefe yapılamaz” İklil Kurban
Uluğtekin dostum, bilim yolunda koşanların ardından çok koşmuş, yakalamış çoğunu, öğrenmiş serüvenlerini, buluşlarını, bilişlerini ve bütün bunları kitap haline getirmiş. Kitabın adı, yazımın başlığıdır, Togan Yayınları’nca yayımlanmış.
Yayımlanmış ya, edebiyattan gelen dostum Uluğtekin, okuru sıkacak bir bilgi sağanağı tarzında yapmamış bunu, söz başında da ifade etmiş: “Bu eseri sizlere edebiyat tadında sunmanın kaygısını taşıdım. Bir başka deyişle, bilim sofrasına ‘edebiyat çeşnisi’ katmaya çalıştım.”
Bilim tarihinden ve bilim örgütlenmesinden başlamış dostum, o eski çağlarda nasıl bir bilim vardı, bunu yanıtlıyor ilk önce. Sonra bir gerçeğe vurgu yapıyor, insanlar Afrika’dan dağıldı dünyaya ya,  “bilim ilk ışıklarını Orta Asya’dan dünyaya saçtı.” Bu bağlamda çok değerli, özgün ve özel bilgiler var bu kitapta, İslam öncesi Türklüğünü göçebe ve barbar olarak niteleyen ya da sanan bilgi yoksulları okumalılar. Yani Atatürk’ün ifade buyurduğu gibi biz o zamanlarda da büyük millettik. Müslüman olduktan sonra da bilime katkımız var ama son 700 yıllık dönemdeki halimiz hiç iç açıcı değil, hatta utanılası. Gâvur icat etmiş, gâvur bilimde doruklara çıkmış, yeni arayışlara geçmiş, biz de bir kısır döngü içinde debelenmişiz. Bu kitapta 61 icat ve bunların mucitleri öyküleriyle var, bunların yalnızca üçü Türk ya da Müslüman. İşte bu ayıp bize yeter...
Hiç bilmediğimiz, duymadığımız ilginç bilgiler içeriyor bu kitap. Söz gelimi bendeniz  “Edebiyatlaşan Vergiler, Vergi ve Muhasebede Çok Bilinmeyenler” adında beş yüz küsur sayfalık bir kitap yazmış olmama karşın, Lavazier’in vergiciliğini ve bu vergicilik yüzünden idam olunduğunu, bu kitabı okuyunca öğrendim.
Evet... Son olarak merak uyandıracak bazı başlıklar vereyim bu kitaptan ve dostumu yürekten kutlayayım:
-İnekler üretti, insanlar çiçek hastalığından kurtuldu.
-Evliya Çelebi, Osmanlı Ordusu’nun bir savaşta su altından giden gemi yaptığını yazıyor.
-Cam dediğimiz şey, kum’un ateşle dansı.
-Rudolf Diesel, dizel motorları ve kuşkulu ölümü.
-Metroların ilginç öyküsü ve bizim bu alandaki geç kalışımız.
-Benjamin Franklin adlı müthiş adam... Yayıncı, siyasetçi ve bilimde doruk...
-Robotların babası El-Cezeri.
-Röntgen, röntgeni nasıl ve hangi tesadüfle buldu?
-Taşıt lastiğinin, trafik ışıklarının, Behçet hastalığının, mors alfabesinin, asansörün, bilgisayarın, bulaşık makinesinin, buzdolabının, çamaşır makinesinin, gramofonun, matbaanın, anahtar ve kilidin, ensülinin, saatlerin, deniz uçaklarının, helikopterin, DNA’nın, kibritin, plastiklerin, lokomotifin, klimaların ve pil’in bulunuş ve gelişme öyküleri...

Yazarın Diğer Yazıları