BİR GENÇLİK MÜDAFAASI: ÇANAKKALE -2-

BİR GENÇLİK MÜDAFAASI: ÇANAKKALE -2-
Çanakkale muharebeleri yüzyılın son centilmenler savaşı oldu

esat-atalay-001.jpg
3 Kasım 1914’ten 19 Şubat 1915’e kadar geçen durgunluk süresinde Müttefikler, Çanakkale Boğazı’na taarruz yapılıp yapılmayacağı konusunda tartışmışlardır. Türk tarafı ise bu süreyi tabyaların onarımı ve mayın hatlarının takviyesi ile değerlendirmiştir. Müttefiklerin Çanakkale Boğazı’na saldırı yapmasına, Alman Uzakdoğu Filosu’nun Folkland Deniz Muharebesi sonucunda yok edilmesi ve Türklerin Süveyş Kanalı’na olan taarruzunun başarısız olması dayanak olmuştur.

19 Şubat bombardımanı sabah saat 09.35’te Kumkale ve Orhaniye tabyalarının dövülmesi ile başladı. İlerleyen saatlerde ise Ertuğrul ve Seddülbahir tabyalarını da kapsadı. Suffren gemisi Kumkale’de bulunan 4 ağır toptan üçünü tahrip ederek büyük başarı kaydetti ve bugünden sonra adı “Parlak Gemi” olarak kaldı. Bombardıman 17000 metre mesafeden olduğu için Türk tabyaları karşı ateşte bulunmadılar. Harekâta saat 12.00’dan 14.30’a kadar ara verildi. Bombardımanın ikinci safhasında müttefik gemilerinin bazılarının Türk menzilinin içine girmesi ile Türk tarafı da ateşe başladı. Saat 15.30’a kadar süren harekâtta Orhaniye ve Ertuğrul tabyaları 38 mermi ile karşı ateşte bulundular ve 2 düşman gemisine isabet sağladılar. Harekât ertesi gün sona erdirilecekti ama havanın isabetli atışlara imkan vermememsi nedeniyle 25 Şubat’a ertelendi.

Filonun 19 Şubat’ta 1000’den fazla top mermisi kullandığı saptanmıştır ve Türk tarafının zayiatı 2 subay, 2 er ve 11 yaralıdır.

Çanakkale Muharebeleri, Dünya Harp tarihinde bir çok özellikleriyle yer almış, muharebeler esnasında uygulanan savaş taktikleri, gösterilen kahramanlık ve fedakarlıklarla gerek müttefik kuvvetler, gerekse Türk tarafınca insanî ve millî duygu yoğunluğu içinde unutulmaz hatıralar bırakmıştır. Yüzyılın son centilmenler savaşı olarak tarihe geçen ve Türkler, Avustralyalılar ve Yeni Zelandalılar arasında kurulan dostluklara şahit olan Çanakkale savaşlarında gösterilen centilmenlik kadar, zaman zaman hukuk dışı uygulamalara da rastlanmıştır. Taraflar birbirlerini uluslararası savaş hukukuna uymamakla suçlamışlar, notalarla birbirlerini protesto etmişlerdir. Dünyanın en büyük ordularının, en modern silahlarla giriştikleri bu savaş ortamında yaşanan hukuk ihlalleri, savaşın genel seyrini etkileyecek düzeyde olmamakla birlikte, özellikle müttefik kuvvetler tarafından sıklıkla başvurulan bir savaş yöntemi olmuştur. Bir başka yazı dizimizde de Çanakkale savaşları sırasında zehirli gaz ve insanlık dışı silahların kullanılıp kullanılmadığını aktaracağız.