Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Ahmet B. ERCİLASUN

Ahmet B. ERCİLASUN

Bir zamanlar

Maârif târ u mâr olmuş dururken / Teâlîsine sen oldun kavâdim // Çalışdın gîce günüz korkusuzca / Felekler görmemişdi öyle hâdim.

                Beyitlerin dili biraz eski ama anlamaya çalışalım. Millî Eğitim perişan olmuş iken bir öncü gelmiş ve gece gündüz çalışarak onu yüceltmiş. Felekler onun gibi bir hizmet ehli görmemiş.

                Haydar Ali Diriöz, Ahmet Nihat Akay'ı anlatıyor. Onun vefatına düştüğü bir tarih şiirinde.

                Bir zamanlar... 31 Mart 1975-21 Haziran 1977. Birinci Milliyetçi Cephe hükümeti kurulmuş. Süleyman Demirel Başbakan, Alparslan Türkeş Başbakan Yardımcısı. Türkeş'in özel kalem müdürü, geçenlerde kaybettiğimiz Şevket Barutçu. Müşavirliklerde Galip Erdem, Yücel Hacaloğlu, Acar Okan var. Fakat biz daha çok Millî Eğitim Bakanlığı ile ilgiliyiz. Adalet Partili Bakan Ali Naili Erdem çok isabetli bir tayinle Ahmet Nihat Akay'ı Millî Eğitim Bakanlığı müsteşarlığına getiriyor. Müsteşar yardımcıları Zeki Sofuoğlu, Haydar Diriöz. Talim Terbiye Dairesi Başkanı Rıza Kardaş. Ve Öğretmen Okulları Genel Müdürü Ayvaz Gökdemir. Necdet Özkayalar, Yüksel Turhallar, Hüseyin Sarılar hep merkez teşkilatında.

                Bakanlık, bakanlık olalı böyle bir kadro görmemiş. 1944'lerden Zeki Sofuoğlu. Ciddi ve mütevazı bir Türkçü. Onu da bir iki yıl önce kaybettik. Ve 1946'lılar, 1947'liler... İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü 1946'da, 1947'de bitirenler... Faruk Kadri Timurtaş, Muharrem Ergin, Ömer Faruk Akün, Ahmet Nihat Akay, Ali Haydar Diriöz. Her biri ya bakanlığın içinde, ya da dışarıdan arkadaşlarına destek oluyorlar. Biz gençler, ya Diriöz'ün, ya Gökdemir'in odasındayız. O zamanki aklımıza ve enerjimize göre bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Kadrodakiler ya hocalarımız, ya arkadaşlarımız, ya da hocalarımızın arkadaşları. Diriöz, hocamız Muharrem Ergin'in vefatına da bir tarih düşürmüş: Ben unutmam cihân unutsa seni / Üstün aklın belâgatin vardı. Hocamızın gerçekten üstün bir zekâsı ve müthiş bir hitabeti vardı.

                Asıl fırtına eğitim enstitülerinde ve öğretmen okullarında esiyordu. Mustafa Üstündağ'ın bakanlığı döneminde Töb-Der'lilerle doldurulan bu okulları Ayvaz Gökdemir baştan başa millî kadrolara teslim etmişti. Doğu ve Güneydoğu'nun okullarında görev yapan milliyetçi ve ülkücü öğretmenler bu bölgelerde o derecede millî bir havanın esmesini sağlamışlardı ki 1977 belediye seçimlerinde iki ilin belediye başkanlığını Türk milliyetçileri kazanmıştı. Hikmet Tekin, Bingöl belediye başkanı, Hamit Fendoğlu Malatya belediye başkanı olmuştu. Daha sonra bu iki ülkücü, Kürtçü komünist çeteler tarafından şehit edilecekti.

                Şu iddiam hiç de mübalağa değildir: 1975-77 arasındaki Millî Eğitim kadrosu eğer on yıl devam edebilseydi bugün Türkiye'de bir bölücülük ve Kürtçülük meselesi olmazdı. Bölücü terör elbette öncelikle güvenlik güçleri tarafından yok edilecektir. Ancak meselenin kökten halledilmesi için milliyetçi bir eğitim siyaseti şarttır. 1975-77'deki kadronun aldığı sonuç bunun açık ispatıdır.

                Yeşil kapaklı şirin bir kitap, "bir zamanlar"ı hatırlamama yol açtı. Haydar Ali Diriöz'ün şiir kitabı. "Kudemânın Yolunda Birkaç Adım veyâ Çocukluğumda Başlayıp Devâm Eden Heveslerim". 2015'te İstanbul'da basılmış. Patrol Matbaacılık'ta. Diriöz, "kudemâ" dediği eskilerin yolunda gitmiş ve bize "bir zamanlar"dan esintiler getirmiş. 93 yaşındaki Haydar Bey rahmetli eşi Meserret Diriöz gibi gerçek bir Divan Edebiyatı mütehassısıdır. Yazık ki onun bu konudaki bilgisinden, ancak sohbetlerinde bulunanlar ve Erciyes Üniversitesi'nde kendisinden kısa süre ders alanlar istifade edebildi.

                Diriöz'ün bir dörtlüğüyle 1997 Nisanının o karlı gününe gidelim ve yazımızı noktalayalım: Alparslan'ı Türk'ün Koca Türkeş / Bir Başbuğ Eren'di önü tuğlu / Târîh yazıp Uçmağ'a gitdi / Türk Milleti'nin En Büyük Oğlu. Son mısra ebcet hesabına göre 1997 yılını vermektedir. Türkeş'in yazdığı tarihe selam olsun!

Yazarın Diğer Yazıları