Bizde edebî akımlar

Bizde edebî akımlar

Her şakada/mizahta bir hakikat payı vardır, derler. Bence doğru bir söz bu… Çünkü insanlar çoğu zaman, doğrudan söyleyemedikleri bazı gerçekleri mizah yoluyla ifade etmeye yönelmişlerdi.

"Karagöz Salnamesi"nde (Matbaa-i Nefaset, İst. 1912, s. 115-117) "Mesâlik-i Edebiyye" (Edebî Akımlar) başlıklı mizahî bir makale gördüm. 20. yüzyıl başlarında edebiyatımızın/edebiyatçılarımızın genel manzarası hakkında bazı önemli fikirler ihtiva eden bu yazıyı yeni harflere çevirerek dikkatlerinize sunmak istiyorum. Okuduğunuz zaman sizlerin de göreceğiniz üzere, bugün pek de bilmediğimiz kimi gerçekler bir mizah çerçevesinde çok güzel anlatılmıştır:

Mesâlik-i Edebiyye (Edebî Akımlar)

Zeki fakat tanınmamış bir muharririmiz olan Nâkıt Bey geçen hafta "Bizde mesâlik-i edibiyye iddiası biraz mizah-perverâne olur" diyordu. Benim yazılarımı mütemadiyen mizah sütunlarına koyan ser-muharrir de bunu iddia ediyordu. Fakat ben bizde mesâlik-i edebiyye bulunduğunu iddia ediyorum. Ve gayet ciddî bir muharrir olduğum için iddiam asla mizah-perverâne olamaz. Binaenaleyh dikkatle okumanızı rica ederim.

Edebiyatı ilerlemiş olan her memlekette olduğu gibi bizde de birçok edebî meslekler vardır. Meselâ Zola'nın natüralizm, Paul Bourget'nin psikolojizm, Lord Byron'un lirizm vesaire mesleklerine mukabil bizde de başka meslekler var. Bu başkalık edebiyatımızın hatta Fransız edebiyatından ileride bulunduğunu gösterir!

Bizde esas olarak iki meslek vardır:

1- Sıfırı tükettizm

2- Boşizm

Şimdi bunları izah edeyim:

Birinci meslek "sıfırı tüketmek"ten gelir ki ekser üdebâ-yı cedide bu mesleğe saliktir. Bunlar kendilerine "uzletizm nâmını verirler ki bugün hiç rağbet bulamamakta ve unutulmaktadır.

Asıl olan meslek-i edebî "boş" kelimesinden müştak olan ikinci meslektir. Bu da gayet vâsi olduğu için birçok kısımlara ayrılmıştır.

1-Kadınizm. Müessisi (kurucusu) Celâl Sâhir Bey'dir. Bu mesleğe sâlik olmak için günde beş yüz defa "kadın" demek ve saçlarını mutlaka uzatmakla beraber mümkün olduğu kadar ince sesle görüşmek ve yazılarını daima kokulu pembe kâğıtlara yazmak lazımdır. Âzâ-yı mühimmesi İzzet Melih, Mehmet Behçet, Manastırlı Mehmet Emin, H. Hüsnü Beyler…

2-İntihalizm. Bu mesleğin esası Fransızca'dan eser aşırmaktır ki vaktiyle Halit Ziya Bey tarafından tesis olunmuş ve devr-i mesûd-ı hürriyette müşarun ileyhin çekilmesiyle çırağı Cemil Süleyman Bey tarafından yeniden tesis edilmiştir. Âzâ-yı mühimmesi pek çoktur, o kadar ki hepsini yazmaya makalemin hacmi müsait değil.

2-Mopasanizm. Bunlar evvelâ intihalizm mesleğinde iken sonradan ayrılmışlardır. Esas-ı meslek yalnız Guy de Maupassant'nın fikirlerini gayet mahirâne bir surette Türkçeleştirmektir. Refik Halit ve Yakup Kadri Beyler tarafından müştereken tesis edilmiştir. Âzâ-yı mühimmesi "Ölüm kadar berbat" demek olan "Fort comme la mort"ı, "Ölüm kadar metin" ibare-i bî-mânâsıyla tercüme eden Tanin muharriridir.

4-Paraizm. Edîb-i muhterem Şehabeddin Süleyman Bey tarafından tesis edilmiştir. Esas-ı meslek para, para, daima para. Âzâ-yı mühimmesi bütün züğürtlerden ibarettir.

5-Zırzırizm. Bu meslek vâkıa pek eskidir. Celis Bey "Altı sene evvel ben icat ettim" diyorsa da bence asıl müessis Tahsin Nahit Bey'dir. Hatta müşarun ileyh bu nâma "rûh-ı bî-kayd" isminde bir de heykel dikmiştir. Âzâ-yı fâhiresi sâbık Fecr-i Âtî âzâsıdır.

6-Kofizm. Esas-ı meslek daima yüksekten atmak ve tutturuyor gibi görünmektir. Devr-i sâbıkta Fâik Âlî Bey tarafından ihdas edilmişse de bugün Hamdullah Suphi Bey'in yed-i gazabına geçmiştir. Âzâ-yı mühimmesi Emin Bülent, Rasim Haşmet, Ali Nusret, Müfit Ratip Beylerdir.

7-Hiçizm. Bu meslek ashabı intihalizm ile müşterek olarak ekseriyeti teşkil ediyorlar. Başlıca âzâsı Emin Lâmi, Abdülhak Hayri, Fehmi Râzı, Bezmi Nusret, Ali Sühâ Beylerdir. Müessisi keşf olunamamıştır. Şu kadar ki Câmid Subhi Beyin bu mesleğin reisi olabileceği söyleniyor.

8-Eskilikte inadizm. Esas-ı meslek daima Nefî, Fuzûlî, Bakî gibi kudemâyı taklit ve hiçbir yeni fikir kabul etmemektir. Âzâ-yı mühimme-i hâzıra: Mithat Cemal, Bedi Murassa, Yaşar Şadi, F. Sacid ve gayrihim ecmaîn.

9-Ne olduklarını kendileri de bilmeyenlerizm. Müessisi Raif Necdet Beydir. Âzâsı Abdullah Cevdet, Mehmet Akif, Mehmet Sadi, İlyas Macit vesaire.

Bundan başka bizde daha bazı meslekler varsa da ehemmiyetsizliklerine binaen terk ediyorum.

**

Başta da dediğim gibi bu söylenenlerin hepsi doğru olmasa da içinde doğruluk payı olanlar elbette var. Edebiyat tarihçileri için bir bakış açısı vereceğini düşünüyorum. Arşivde yerini alması sanırım faydalı olacaktır.

ACZİMİN GİRYESİ:

Kimi çaldı kimi çırptı, kimi sattı kimi aldı,

Bu yalan dünyada bize de bunların nakli kaldı.

(Li-müellifihî)

Yazarın Diğer Yazıları