Brexit'in sonuçları ne olur

Bu sonuçları, daha iyi anlamak için, birkaç başlık altında şekillendirmemiz daha uygun olacaktır. Birincisi, İngiltere açısından sonuçlar, ikincisi, AB ve üyeleri açısından sonuçlar, üçüncüsü, küresel açıdan yaratacağı sonuçlardır. Bu sonuçlar ayrımının, ekonomik ve politik bazda yapılacağını da ilave etmek gerekir. Referandumun arkasından henüz bir hafta geçti, dolayısıyla henüz ekonomik etkinin rakamsal çalışması yapılmamıştır. Ama, ekonominin en çok hangi alanlarında ve daha çok hangi tarafın zarar göreceği tahminleri yapılmaya başlanmıştır. Ekonomi uzmanları, İngiltere ve AB'nin ekonomik olarak önemli kayıplar yaşayacakları, ancak İngiltere'nin kaybının daha fazla olacağı tahminini yapmaktadırlar. Özellikle, finans, yatırım, malların, sermayenin, hizmetlerin serbest dolaşımı, uygun fiyata mal tedariki ve İngiliz mallarının gümrüksüz girme hakkının yok olmasının getireceği kayıplar olarak değerlendirilmektedir. Örneğin, İngiltere'nin AB'ye yapacağı her 100 kiloluk ihracatında 167 Euro gümrük vergisi ödeyeceği belirtilmektedir. AB yasalarına uygun ve daha çok AB ülkelerinde iş yapan bankalar ve finans kuruluşları özellikle Amerikan, Kanada ve Avustralya bankalarının İngiltere'yi bırakıp bir başka AB üyesi ülkeye gitmek zorunda kalacağı düşünülmektedir. İngiltere AB bütçesine 2015 yılında 12.9 milyar Euro yardım yapmış ve bunun 5.8 milyarını çeşitli fonlardan geri almıştır. İlişkisini kesince bu 12.9 milyarı AB'ye ödemeyecektir. Maruz kalacağı zararın bir kısmını buradan karşılaması mümkündür. Ancak ekonomik zararlarını karşılıklı olarak azaltmak için tarafların müzakere edeceği ve en aza indirecek şekilde davranacakları muhakkaktır.

AB üyesi olmayan Norveç ve İsviçre modeli sık bir şekilde gündemde tutularak bu ülkelerin ilişkileri benzeri bir anlaşma İngiltere için konuşulmaktadır. Yansıması farklı olsa da, AB üyesi ülkelerin de İngiltere'yle ilişki seviyesi kadar kaybı olacağı tahmini yapılmaktadır. Ama ekonomik olarak AB'nin kaybının daha az olacağı hesaplanmaktadır. AB dışında ki ülkeler için, bir başka tabirle uluslararası ekonomik ilişkiler açısından, İngiltere'nin AB'den ayrılması uluslararası piyasalar tarafından olumlu karşılanacağı muhakkaktır. Zira, yeni pazar ve yeni ürün arz eden önemli bir ülke yeniden uluslararası ekonomi pazarına girmiştir.

Politik açıdan

İngiltere'nin AB'den çıkmasının gerçek yankısı ve sonuçları daha çok politik açıdan olacaktır. Zira İngiltere gerek tarihi geçmişi gerekse bugünkü uluslararası pozisyonu ve etkisi açısından çok önemli bir ülkedir. İngiltere'nin ayrılması AB'nin politik gücünü ve itibarını zayıflatmıştır. Eğer, İngiltere daha önce yaptığı gibi EFTA benzeri bir yapılanmaya giderse, AB'ye büyük darbe vuracaktır. Zira, İngiltere, AB'ye rakip olarak (o günkü adı Avrupa Ekonomik Topluluğu) 1960'da EFTA'yı kurduğunda (Avrupa Serbest Ticaret Anlaşması-The European Free Trade Association) şartlar bugünkü kadar uygun değildi ve AB'nin gölgesi de kaldı ve başarılı olamadı. Ancak bugün şartlar daha uygundur. AB'nin başarısızlıkları, yaşadığı sorunlar ve Türkiye gibi ülkeleri içine almak istememesi, AB'nin ulus kimliklerden ziyade "Avrupa Cumhuriyeti" gibi hedefleri bazı Avrupalı ülkelerin AB'nin dışında kalmasına neden olmuştur. İngiltere daha liberal, ülkelerin ve halkların kimliklerini, bağımsızlıklarını koruyarak, güvenlik, ekonomik ve politik açıdan sıkı iş birliğini amaçlayan yeni bir oluşuma öncülük yaparsa, hem AB dışında kalan Avrupalı ülkeler hem de AB'de aradığını bulamayan üye ülkelerin bir kısmının bu örgüte katılacağını söylemek bir kehanet olmayacaktır. Rusya ve Çin'in, İngiltere'nin AB'den ayrılmasını büyük bir memnuniyetle karşıladığı görülmektedir. ABD'nin İngiltere'yle ilişkisi özel olduğu için yeni durumdan çok etkilenmeyecektir, ikili ilişki de, sadece teknik ve hukuki bir sonucu olacaktır. Yeni düzen ve oluşum da ABD'nin desteğini göreceği muhakkaktır. Türkiye açısından, İngiltere'nin AB'den ayrılması önemli ve faydalı bir sonuç verecektir. İngiltere, Türkiye'nin AB üyeliğini desteklemekteydi ve Türkiye'nin ekonomik, politik, savunma ve güvenlik konularındaki önemini en iyi okuyan ve takdir eden ülkeydi. Yeni oluşum durumunda Türkiye'nin önemli bir yerinin olacağını söylememiz abartılı olmayacaktır.

Yazarın Diğer Yazıları