Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Enes İSLAMOĞULLARI

Enes İSLAMOĞULLARI

Bu bir varsayımdır!

Varsayalım bugünleri hiç görmedik!
O sözler, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığı makâmını demokratik seçimler vâsıtasıyla elde edenin dilinden dökülmedi varsayalım..
Şehitler artık zaten oturamaz ya, yakınlarının da hiçbir vakit oturamayacağı,  o sofralarda hiç oturmadınız, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde rastlanmadığı şekilde, oturduğunuz yerden bu topraklar için en temel hakkı olan yaşama hakkını fedâ eden şehitlere böyle bir hakâreti revâ görmediniz varsayalım..
Ya da bütün şehitlerimizin Sevim Tanürek ile aynı kaderi paylaştığını, onların da oğlunuzun arabasının altında can verdiklerini varsayalım..
Onların canlarını verdikleri topraklarda bugün, katillerinin ellerini kollarını sallaya sallaya hüküm sürmediklerini, bir asra yakın hakâret edildiği propagandası yaparak istismar ettiğiniz dininin kitabında yazılı şehitlik makâmının üzerinde tepinmediğinizi varsayalım..
Rüşvet kıvâmında yaptığınız uygulamaları saymazsak, şehit ailelerinin sıkıntılarıyla meşgul olmaktan ziyâde, bu memlekette hiçbir gâzinin erişemeyeceği bir lüks içinde hayat süren  İmralı’daki câninin sağlık sorunlarıyla ilgilenmediğinizi, eşkıyaların günaşırı yaptıkları açıklamalarla asırlardır bu topraklarda hüküm süren Türk Devleti’ni tehdit etmediklerini varsayalım sâyenizde..
Varsayalım her köşeye sıkıştığınızda dini kendinize kalkan etmiyor, sizin doğrularınızı kabul etmeyenlere sokağa düşürdüğünüz demokrasinin kılıcıyla saldırmıyorsunuz.
Varsayalım devr-i iktidarınızda, devletin ve milletin olanı türlü kurnazlıklarla haramzâdelere peşkeş çekmediniz, belki çalıştığı kurumun yolunu bile bilmeyen bazılarını danışmanlık sıfatı altında beslemediniz.. 
Varsayalım kızınız Hanımefendi de bedavaya danışmanlık etmiyor, üç günlük dalkavukluğun sonunda danışmanınız olanlara da danışmadınız, danışmadığınız yalnız milletin vicdânı kalmadı varsayalım..
Din, ahlak, erdem bir tarafa; ölümcül hastalığından dert yanarak devletin bakanından yardım isteyen kızcağızın cebine para sıkıştırmadığınızı, en insancıl görünen eylemlerinizi bile seçim yatırımı olarak görmediğinizi, bu milleti bir paket makarnaya muhtaç etmediğinizi  ve bunun üzerinden de ikâmet ettiğiniz sırça köşklerden mağduriyet üretmediğinizi varsayalım..
Elde silah sınır dışına çekilen PKK’lıları görmediğiniz gibi, Meclis’te  “biz kollarımızı ve bacaklarımızı boşuna mı verdik?”  diyen gâziyi, bu devlet hükümet tarafından böyle bir ihânete âlet edildiği takdirde bu devlete hakkını helâl etmeyeceğini ifade eden şehit babasını da görmediniz varsayalım..
Dışişlerimizin olağanüstü stratejileriyle Rasulayn’da PKK bayrağının göndere çekilmediğini, teröristlerce oluşturulan güvenlik birimlerince bu ülke topraklarında kimlik kontrolü yapılmadığını varsayalım..
Varsayalım hiç iktidar olmadınız, beyt’ül malı hiç talan etmediniz, devlete hükümet ettiniz diye bu milletin olan toprağı peşkeş çekmediniz,  bu milleti Allah’ın dininden soğutmadınız..
İyisi mi biz sizi hiç olmamış gibi, yokmuşsunuz gibi varsayalım.
Bu bir varsayımdır!
Eşkıyâ kurşunuyla can veren şehidi trafik kazasında ölmüş varsayabiliyorsak eğer bu da varsayılmalıdır!

Yazarın Diğer Yazıları