Bu devrin yalanları çok güzel ve eğlendirici... Aynı zamanda delikanlıca... Nasuhi'ye kızmıyorum tam tersine takdir ediyorum... Pekala, "Şerefsizim ben yazmadım, görümcem yazmış" diyebilirdi...

Daha ne yapacaktı yani? Kitabı yırtıp yese miydi? Hap, serum veya fitil yapıp öyle mi tüketseydi, iftardan sonra? 

Nasuhi, dünya tarihinde kendi kitabı için 'yalan' açıklamasını yapan ilk yazar oldu, ülkemize bu gururu yaşattı!.. Tersten Nobel'i hak etti!.. Sahip çıkmak lâzım, çünkü böyle değerler zor yetişiyor!.. Zaten takdir edenler etmişler ki, kaç yıl TRT Haber Dairesi Başkanlığı yaptı, oraları da yalayıp yutarak!..

***

Bu devrin 'kahramanları' gerçekten fazlasıyla orijinal... Ama hepsi Nasuhi kadar delikanlı değil... Geçenlerde çıktı otçu profesör, "Olmadı zaten, o zaman artık Belgrad Ormanı'nda ağacın dibinde, talim şeyimizi oraya gömdük. Çıkaracağız sokağa artık" dedi...

Konuşmayı duyan da Kiziroğlu Mustafa zanneder ve merak eder, acaba ağacın dibine ne gömdü diye? Balta, pompalı, otomatik, uçaksavar, olmadı tank filan...

Neyse ki savcılığa açıkladı... Meğer 'öfke' gömmüş!.. Bu açıklamaya göre, öfkeyle birlikte, ihraç fazlası delikanlılık, şeref ve haysiyet de gömmüş...

***

Birinci örnek ne kadar gurur vericiyse, ikinci örnek de o kadar can sıkıcıydı...

Ne zaman canım sıkılsa Yaaahaber'i açar kendime gelir, üst aklın şifrelerinin nasıl çözüldüğünü görür, algı operasyonlarına karşı büyük resmi okuyanlarımızı dinleyince rahatlarım...

Yine öyle yaptım ve önceki akşam Yaaahaber'i açar açmaz aynen şu haberle karşılaştım: "ABD'yi TL korkusu sardı... Vatandaşın dolar bozdurması dünyada para sisteminin değişmesine neden olabilir... Türkiye parasına sahip çıktı, dünya devlerini endişe sardı... ABD Türk Lirası seferberliğinden korktu..."

Bu haberi duyar duymaz gerçekten göğsüm kabardı... Amerikalıların korkudan sığınaklara doluştuğu, kiminin Meksika sınırını aşıp kaçtığı, kiminin de Pasifik Okyanusu'na atlayıp, Japonya'ya doğru yüzmeye çalıştığı bilgileri geliyor... Trumph'ın kaynanasının evinde saklandığı iddia edilse de henüz bağımsız kaynaklarca doğrulanmadı... Doğrulanır doğrulanmaz buradan aktaracağım...

***

Reklam aralarında bali veya tiner çektiğinizde bu türden 'millî ve yerli' haberler çok daha etkili oluyor...

En son ne zaman bu kadar gururlanmıştım diye düşününce aklıma geldi... Alman havayolu şirketi Air Berlin iflas başvurusu yapmıştı yapmasına da biz bu haberi nasıl okumalıydık? Cevap ararken, 'büyük resim okuyucusu' medya imdadımıza yetişmiş ve nasıl okumamız gerektiğini bize öğretmişti... Aynen şuydu haber başlığı: "3. havalimanının adı bile yetti / Alman havayolu Air Berlin iflas bayrağını çekti..."

O vakit tarifsiz gururumu şu satırlara dökmüştüm: Aziz millet'i aydınlatmak için var olan bir başka medyamız da iflası değerlendirirken "Bunlar daha iyi günleri" diyerek Almanlar için gerçek mahşeri hatırlatmış oldu... "Helga, Türk erkeğine bayılıyor"dan sonraki en ağır habercilik darbesiydi bunlar...

***

Her devrin kendine ait kahramanları var... Bunlar da bu devrin kahramanları... Villasında doğal gaz olmadığı için bebeği soğuktan donacakken, tarihi ters akıtıp, birkaç yıl sonrasından gaz çekenler, "Başka ülkelerde yere tüküremiyorsunuz, burada tükürmek serbest, alın size özgürlük" diyenler, "Almanları korku sardı, çünkü Deutsche Bank'ı satın alabiliriz" diye konuşan jöleli danışmanlar ve niceleri...

Kimisi kızıyor ama ben gerçekten gurur duyuyorum... Kızanlar kafalarını şalgam suyu dolu kovaya batırsınlar... Sonra büyük oyunu daha rahat görüp bozabiliyorsunuz...

Yalan mı Nasuhi? Yalansa yalan de Allah rızası için...