Şimdi ne olacak; CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, yığınla banka dekontu göstererek Erdoğan'ın yakınlarının yurt dışına para transfer ettikleri iddiasını belgeledi. Erdoğan, "İddialarını ispat ederse bir dakika durmam, cumhurbaşkanlığını bırakırım" demişti; üç gündür herkes birbirine "Bu durumda cumhurbaşkanlığı görevini ve siyaseti bırakacak mı" diye soruyor...

        Karar Erdoğan'ın, cevabı o verecek...

        Herkes ağzının içine bakıyor; Kılıçdaroğlu'na ne cevap vereceği ve kamuoyuna nasıl bir açıklama yapacağı merak ediliyor...

        * * *

        Kılıçdaroğlu'nun CHP Grubundaki konuşmasını AKP'li vekiller dikkatle dinledi...

        Banka dekontlarının açıklanması üzerine bir kısmı tek kelime söylemedi, bazıları "Hepsi yalan ve iftira" dedi, birkaçı da "Reis gerekenleri söyler ve yapar" diyerek biat tazelemesi yaptı...

        İddiaya göre paralar Man adındaki ada devlette kurulu bir şirkete yollanmış...

        AKP'liler "Ticaret yapmak yasak değil ki, bu paralar oraya ticaret gereği yollanmıştır" diyerek savunmaya çekildi. Adı geçenlerin ne tür ticaret yaptıkları öğrenilemedi. Birkaç AKP'li ise "O dekontlar gönderilen değil gelen paralara aittir" diyerek iddiaları çürütmeye çalıştı...

        Bu arada iddiada adı geçenlerin avukatı açıklama yaptı ve belgelerin hepsinin sahte olduğunu söyledi...

        * * *

        Akla takılan iki soru var...

        Birincisi, adı geçen beyefendiler ne ticareti yapıyor...

        İkincisi, yaptıkları ticaret Man ada devletiyle ilgili mi...

        * * *

        Nokta koymadan önce size önemli bir şey söylemek istiyorum, bu kapışma yargıda biter!

Attan düşen bir daha at binmez

         Gökçek'in Ankara'nın orasına burasına koydurduğu heykeller kaldırılıyor. Önce belediyenin önündeki fıskiye kaldırıldı, ardından milyonlarca liraya mal olan dinozor heykeli... Dün de lale heykeli depoya taşındı...

         Kent imajı denildiğinde insanın aklına eski başkandan başkası gelmez. Gökçek imaj maker olarak emsalsiz bir başkandı...

         Ankara'nın elini yüzünü değiştirmek için büyük paralar harcadı...

         Oysa o paraları çarçur edeceğine halkın yararına kullanabilirdi; önümüz kış, mesela doğal gaz birim fiyatını biraz aşağı çeker, heykeller için harcadığı parayla birim fiyatından hasıl olacak farkı sübvanse edebilirdi...

         Heykel kondurmayı halkın yararına yapılan iş sayınca paralar da havaya gitmiş oldu...

         * * *

         Belediyeyi, şikâyetlere neden olmayacak boyutta hizmet kapısı haline getireceğine aktif siyasete dalıp durdu...

         Melih Bey'e aktif siyasal çıkışlarında mahdumu Osman Gökçek de yardımcı oldu ve aile kanalında çok sık görünerek pederi adına iktidarın propagandasını yaptı...

         * * *

        Başkentteki heykel temizliği için emri Erdoğan'ın verdiği söyleniyor. Kim verdiyse iyi yaptı, Ankara halkı rahatlamaya başladı.

              Gündemde, yapımı yıllardan beri bitirilmeyen kule konusu var; bu kule milyonları yutmuş, bitirilene kadar da milyonları yutacak. Tepesine çıkıldığında Ankara kuş bakışı görünüyormuş...

        Adı herhalde seyir kulesi olur...

        Belki de 15 Temmuz Kulesi koyarlar...

        Ne pahalı bir tutkuymuş bu kule tutkusu birader...

        * * *

        İnşaat tamamlandığında Melih Bey'in en tepeye çıkıp Ankara'yı seyredeceğini sanmıyorum; derler ki attan düşen bir daha at binmez!

Dövme, haram ve günah

       Genç bir okurum "Ağabey dövme günah mıdır" diye sormuş...

       Cevaben, dinimizde haram ve günah olduğunu, eğer yaptırmayı düşünüyorsa vazgeçmesini, doğal yapıya yönelik bütün müdahalelerden yani dövmeden de kaçınmak gerektiğini yazdım...

       Söylediklerim inşallah etkili olmuştur...

       * * *

       Son yıllarda bizde de dövme yaptırmak moda haline geldi. Hıristiyan anlayışında dövmenin yeri neresi bilemiyorum; her yerlerine dövme yaptırdıklarına göre onlarda haram ve günah değil...

       Gençlerimiz arasında dövme yaptıranlar daha sonra pişman oluyor ve sildirmek için uğraşıyor. Dövme silmek kolay işlerden değil, ancak hekimler bunu yapabiliyor. Geçenlerde televizyonda gördüm, kadıncağız dövmelerini sildirmiş ama cildi bozulmuş, cüzzam hastası gibi olmuş...

       * * *

       Dün de bir gazetenin internet sitesinde vardı; kadınlar bacaklarına çoraba benzer dövme yaptırıyormuş... Görenler kadının çorap giydiğini sanabilir. Dövmeciler çoraba benzer dövmeden sonra bakalım insanların daha nerelerine dövme yapacak...

       Cenâb-ı Allah'ın yarattığı bedenimize müdahale etme hakkımız yok; dediğim gibi bu haram ve günah. Sağlık konusunda yapılan müdahaleler ve ameliyatlar hariç...

       Diyorlar ki, Kur'an'da dövmenin haram ve günah olduğunu bildiren ayet yok; evet yok ama sahih hadîsler var. Diyanet ve din adamları bu hadîslere istinaden bu görüşü sahipleniyor...

       Tartışmanın anlamı yok; hadîsler açık ve net, Müslüman dövmeden uzak durmalı...