"Bu vücut, bu sıkleti çekmez"

Bugün metinleri bana gönderilen ve 2017'nin Türkler için daha iyi bir yıl olacağına delil teşkil eden bir konuşma ve bir yazıdaki mesajları paylaşmak istiyorum.

CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, Meclis'teki konuşmasında ekonomideki kriz durumunu hatırlatarak "Bu vücut bu sıkleti çekmez. Anayasa yapmanın da bir usulü, adabı vardır. Bu usule uymayan her çabanın sonu hüsran olacaktır." dedi.  

Öztrak, konuşmasında 15 Temmuz darbe girişimine de farklı bir yorum getirdi:

*"Millet, inanç odaklı siyaseti benimseyenlerin yaşadığı mahalleye on dört yıl boyunca iktidarı verdi. On dört yılın sonunda iktidarı paylaşamayan bu mahallenin sakinleri milletin derdini unuttu, birbirlerine karşı askerî darbe girişiminde bulundu. Ülkede huzur kalmadı, OHAL'le yönetilir hâle geldik."

*Öztrak, "Başkanlık sistemi, PKK takviyeli, Öcalan vizeli, federasyon ve bölünme hedeflidir. İmralı canisiyle pazarlıklarda, yeni anayasayla bölünme yolunun açılması amaçlanmaktadır." diye başlayan ve Tayyip Erdoğan'a çok ağır suçlamalar içeren bir metin okudu.

*AKP'li vekillerin tepkileri üzerine de bu sözlerin kendisine değil başkanlık sistemini gündeme getiren Devlet Bahçeli'ye ait olduğunu belirterek "Bu keskin u dönüşünün sebebini, MHP başta kendi seçmenlerine, sonra da Türk milletine mutlaka açıklamalıdır." dedi.

*Öztrak, "Bakın, bu anayasa değişikliği Meclis'ten geçerse 15 Temmuz darbe girişimine karşı insanlarımızın şanlı demokrasi direnişi boşa gider, 15 Temmuz birdenbire Türkiye'nin Reichstag Yangını'na dönüşür, şehitlerimizin kemikleri sızlar, Gazi Meclis de Hitler'in önünü açan Cumhurbaşkanı Hindenburg'un konumuna düşer. Yol yakınken bu yanlışı geri çevirelim" uyarısında bulundu.

---

Katil devletle ortaklık yapılır mı?

---

Kıbrıs'tan yiğit bir ses çıkmasını bekliyordum ki eski KKTC Meclis Başkanı Hakkı Atun'a yakışır bir evlat olan Prof. Dr. Ata Atun, "Kıbrıs'ta katil devletle ortaklık" başlıklı yazısında "Yıllardır biz Kıbrıslı Türkleri, katilimiz olan kişilerle, yani Rumlarla ortaklık kurmaya zorlamaktalar. Orta Doğu'da, aynı dili kullanan, aynı dinden olan, aynı tarihi paylaşan, aynı geçmişe sahip insanlar egemenlik uğruna, yönetim uğruna, özgürlük uğruna birbirlerini boğazlarken, bilemediğim hastalıklı beyinler, zorla biz Kıbrıslı Türklerin, yıllarca bize soykırım uygulamış, Rumlarla, ortak bir devlet kurmak için elinden geleni yapmakta..." diye yazdı.     

Atun, Rumların Türkleri canlı canlı kuyulara atıp üzerlerine sönmemiş kireç dökerek işkence ile şehit ettiklerini, Baf şehrinde Yeni Cami'nin yerle bir edilip, yerine park yapıldığını hatırlatarak şu soruları sordu:

* Cumhurbaşkanımız niçin bu katillerle "Dört Rum'a Bir Türk" oranında nüfus anlaşmasını kabul etti. İleriki yıllarda gene nüfuslarına güvenip bizlere saldırmalarına zemin hazırlamak için mi?

* Niye katillerimizin adına "dört özgürlük" denen, ada içinde serbestçe "dolaşım, yerleşim, iş kurmak ve çalışmak" önerisini kabul etti. Kontrolsüz bir şekilde KKTC topraklarına yerleşsinler ve ellerine fırsat geçince topluca bize saldırabilsinler diye mi?

* Neden Türkiye'nin garantörlük hakkının kaldırılması ile TSK'nın adadaki varlığının son bulmasının kapısını araladılar, Rumlar bizleri keserken ve katlederken, aynen 1963-1974 döneminde olduğu gibi kimseler müdahale edemesin diye mi?  

* Ben, Rum lider Anastasiadis ile KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı arasında varılan, güvenliğimizi tehlikeye atan bu ve benzeri mutabakatların hiçbirini, kim ne derse desin asla kabul etmiyorum...

Yazarın Diğer Yazıları