Bunlar iyi günlerimiz

Son iki yıldır sürekli olarak yazdım durdum.

Büyük bir kriz geliyor bırakın ev, araba almayı cebinizdeki 20 lirayı bile harcamayın.

Bu sözü sık sık tekrarladım.

Birçok okuyucumdan mesaj aldım.

İyi de herkes ev alıyor.

Alıyor ama nasıl alıyor. Kendi kazancı ile aldıktan sonra sorun yok ki!

Dahası parası olup da oturmak için ev alanlara kimse bir şey diyemez. Ama sorun yatırım amaçlı ya da oturmak için kredi çekip almakta.

Sonunda Ekonomiden Sorumlu Bakan bile uyardı. Fırtına öncesi çatılarınızı tamir edin.

Bunun açıklaması şu; büyük kriz öncesi borcunuzu kapatın ve kendinizi hazırlayın.

Türkiye gerçekten çok kötü günler geçiriyor.

Ekonomi büyük bir çöküş içinde. Şu ana kadar yapılanların hepsi aslında bir illüzyondan ibaretti. Artık bitti.

Şimdi gerçeklerle yüzleşeceğiz. Doların 4 liranın üzerine çıkmasının yaratacağı şok etkisi bir iki ay içerisinde hayatımıza büyük bir zam fırtınası olarak yansıyacak.

Hiç üretmeyen ve hep tüketen üstelik bunu da yurt dışından ithal eden Türkiye gerçeklerle öyle bir yüzleşecek ki, bu nedenle bir kez daha tekrar etmek istiyorum; cebinizdeki bırakın 20 lirayı 1 lirayı bile gereksiz yere harcamayın tasarruf edin.

Hâlâ inşaat mı?

Türkiye Amerika'nın parasal genişlemesi nedeniyle ortaya saçılan paraları kredi olarak alıp toprağa gömdü.

Bulgaristan, Polonya, Hindistan gibi ülkeler bu para ile yatırım yaptı üretimini artırdı.

Biz ise bol bol AVM ve inşaat yaptık. Amerika artık parasını geri istiyor. Türkiye, Amerika'nın bu parasını nasıl geri ödeyecek?

Ortada para yok ki!

100 bin liralık evler manipülasyonla 500 bin liraya satıldı. Aradaki paranın büyük bölümünü bankalar kredi faizi olarak aldı. Kalanını da kendini müteahhit olarak görenler. Şimdi hesaplaşma zamanı geldi.

Yüzde 10'un üzerinde genel işsiz, yüzde 25'e dayanan genç nüfus bu krediyi nasıl ödeyecek?

Ersin Özince gibi gerçekten sorumluluk sahibi banka yöneticileri defalarca uyardı, "etmeyin eylemeyin bu ülkenin inşaata değil, acil olarak yatırıma ihtiyacı var" diye.

Dinleyen kim?

Hükümet halen ekonomik tedbir olarak bir dizi karar alıyor. Bu kararlara baktığımızda büyük bir bölümü inşaat sektörüne yönelik. Yani hükümet hâlâ yanlış içinde ve hâlâ inşaat ile büyümeyi düşünüyor.

Hükümet başta olmak üzere herkes şunu çok iyi anlamalı:

Rant ekonomisi bitti. İnşaat ile bu ülke uçuruma sürüklendi. Samandan tutun da ete kadar her şeyi ithal ediyoruz ama bol bol AVM'lerimiz var. Bu AVM'lerde 100 liraya kahvaltı yapıyoruz 15 liraya da bir kahve içiyoruz.

Bunları da yaparken cebimizdeki plastik kartlarla yapıyoruz.

Bu ülke böyle gitmez.

Mehmet Şimşek halkı örtülü de olsa uyardı.

Herkes aklını başına toplasın ve o büyük kusursuz fırtınaya hazır olsun.

Doların 4 liranın üzerinde bir trend izlemeye devam etmesi biz halk için büyük bir felaket, unutmayın. Kısa süre içerisinde iğneden ipliğe her şeye zam gelecek.

Allah yardımcımız olsun. Çünkü gerçekten yardıma ihtiyacımız olacak günler geliyor.

Yazarın Diğer Yazıları