Çayın taşı ile çayın kuşunu vurmak

Ülkenin içinde bulunduğu karışıklık binin üzerinde yaralı, üç ölü ve yüz milyonlarca liralık zarara mal olmuştur. Ortam ise halen sakinleşmediğinden daha da nelere mal olacağı bilinmemektedir.
Tüm bu olanların yaşanmasının nedeni ise iktidarın verdiği çıkar kavgasının sonucudur. Tarihin yazdıklarına göre kardeş katliamlarının, İslamiyet’in dört halife sonrası ve Osmanlı Devletinde de yaşandığını göstermektedir. Bugün ise iktidar uğruna aynı şeyler ülkemizde yaşanmaktadır.
Demek ki tarih, yeniden tekerrür etmektedir. Yapılanların demokrasi adına yapıldığı ve yapılış şeklinin farklı olmasıdır. Yapılmaya çalışılanlar ise iktidar ve onun toplum mühendislerinin belirlediği politikaların bir bir uygulamaya konulmasıdır. Bu uygulamaları tartışanlar ise olaylara yüzeysel bakarak halktan gerçekleri saklamaya çalışmaktadırlar.
Gelişen olayların nedenleri irdelenecek olursa, yapılanların sadece gezi parkındaki ağaç kesim olayı olmayıp, gücünü koruma ve arzuladıkları hedefe varma adına hükümetin yazdığı bir senaryonun oyunlaştırılmasıdır. Bu oyunda ise hükümet senarist, muhalefet başrol oyuncusu, halk ise figüran olarak görev yapmaktadır.
Oyun izlendiğinde görülenler ise itibar kaybına uğrayan Başbakanın külhanbeyi tavırları ve ben muktedirim havası ile güç gösterisi yaparak önümüzdeki seçimde Köşk’e oturma gayretleridir. Başbakanın göreve geldiği günden bugüne kadar elde ettiği kazanım ve yandaşlarını koruma çabası adına, bulunduğu makamdan daha etkili mevkilerde olma, bu da olmazsa oturduğu koltuğu koruması gerektiği düşüncesidir. Başbakanın bugünkü gücünü kaybetmesi sonucu yarınlarda nerelerde olacağını çok iyi bilmesidir.
Bu bilinç ve şuurlarla hareket ederek, zaman kazanma adına insanları etnik gruplara ayırarak bir birine düşman etmek. Kürt açılımı adı altında bölücü örgütü yasallaştırıp, ülke yönetiminde hâkim kılmak. Türklüğü ayaklar altına alarak, çiğnemeye kalkmak gibi davranış sergileyerek halkı ayrıştırmış, böylece kendi rahatını sağlayacağını düşünmüştür.
Türk büyüklerine hakaretler ederek, bayramları yasaklayarak, hukuku yok ederek ve milletin değerleriyle oynamak suretiyle ben ne dersem o olur, çünkü ben güçlüyüm ve muktedirim mesajı vermiştir. Aslında izlediği bu yol ve davranışları halkın kendisine olan güveni sarstığı gibi gelecek telaşına düşmesine neden olmuştur.
Kapıldığı gurur ve kibre yenik düşerek, dün birlikte hareket ettiği kesimlerle ters düşerek, bu kesimleri geleceği için tehlikeli görmeye başlamıştır. Bu nedenle de bunları tavsiyeye kalkmıştır. Polis-MİT çatışmasıyla su yüzüne çıkan bu durum karşısında, polisi halk nezdinde gözden düşürmek için orantısız güç kullanmaya sevk etmiştir. Cemaat liderinin çağrısıyla birlikte polis ise güç kullanımını durdurmuştur.
Bazı yerlerdeki akan İslam kanını alkışlarken, Suriye’de ise bir yerlerin isteği doğrultusunda halkın hamiliğine soyunmuştur. Buradaki isyancıları koruyup kollayarak silahlandırmıştır. O besledikleri kişiler önce polise ve Türkmenlere saldırmış, bilahare ise içerideki vatan hainleriyle iş birliği yaparak gümrük kapısında ve Reyhanlı’da insanlarımızı şehit ederek Başbakan’a prestij kaybettirmiştir.
İşte tüm bunlar ve bazı diğer gelişmeler sonucu, kaybettiği gücünü ve itibarını yeniden toplamak ve yeni gündemler oluşturarak, geleceğe emin adımlarla yürümek adına planlanmış olaylar zinciri başlatılmıştır. Ancak yaşadıkları karşısında bunalan Türk halkı ise patlama noktasına gelmiştir. İşte patlayan halkın gösterdiği bu tepki ile de istenilen hedefe varılmaya çalışılmaktadır.
Oluşan tepkiler sonucunda muhalefetin bir kısmı hükümete destek olarak, hatta yandaşlarını sokağa salıp göstericilere saldırtmak üzere kuyruk olma görevlerini bil hakkıyla yaparken, bazı muhalefet ise oyuna getirilerek olayların içinde olmak suretiyle hükümetin havuzuna su taşımıştır.
Eylemleri fırsat bilen bölücü ve yıkıcı unsurlar ise attıkları slogan, taşıdıkları pankart ve kamuya verdikleri zarar ile halkın tepkisini çekmek suretiyle hükümetin istediği oyuna düşmüşlerdir. 
Oynanan oyunu yorumlayan Başbakan; buradayım güç ise bende ve ben ise istediğimi yaparım mesajları vermiştir. Sayın Başbakan ne yaparsan yap, ne söylemeye çalışırsan çalış. Çayın taşı ile çayın kuşunu vuramadın. O taş ki kafana düşmek suretiyle beyin travması geçirmene neden oldu. Bu oyunda bir şey kazanılmadığı gibi büyük kayıplar verilmiştir. Bu da size bir ders olsun, bundan böyle çayın taşı ile çayın kuşunu vuramayacaksınız.

Yazarın Diğer Yazıları