Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, olağanüstü kongreye sayılı günler kala çok çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Kongrede aday olmayacağını daha önce açıklayan Çebi, Beyaz TV'de katıldığı programda şunları söyledi:
- Transferde hata yaptığımızı düşünmüyorum. Bu çocuklar yeni bir araya geldiler. Hepsinin geçmişi belli. Takımı irdelediğimiz zaman, takımın kötü olmadığını göreceksiniz.
- Seçim kararı aldıktan sonra Aboubakar ve diğer oyuncular bırakmamam için mesaj attılar. Ben onlardan razıyım. Oyuncuların hepsiyle görüşüyorum. Maç seyahatlerine katılmayı düşünmüyorum. Ben son günüme kadar oyuncularımı tek tek otobüse bindirmeye devam edeceğim. Vazifemi yerine getiriyorum.
- Ben emeğin ne kadar önemli olduğunu biliyorum. Çalışanlarımızın aileleri ekmek bekliyor. Onların helalliğini almamız gerekiyor. Bundan sonra gelecek olanlar da bunu yapacaktır.
- Mali anlamda çok iyi oturtulmuş bir Beşiktaş bırakacağım. Aldığımda böyle değildi. 13.5 milyon euro'yu 3 günde bularak, 6 aylık ödemeleri ödeyerek UEFA'dan temiz kağıdı aldık zamanında. Şimdi bırakacağımız yerde geriden bir borç olmadığı gibi birkaç ay önlerini açık bulacak gelen kişiler.
- Aboubakar sakat, raporu var. Tedavi bitene kadar oynamasının sakıncaları var. Afrika'dan bir virüsle geldi, daha sonra ısınırken sakatlandı.
- Şenol hoca kan değişikliği gerekir dedi. Ben hiçbir hocayı kendim göndermedim. Abdullah Avcı'yı mesela ben getirmedim ama 'Yapamıyorum, şartlarım kontratta yazıyor. Ben 3-4 ay maaş alırım, bir kulübe giderim. Büyük hocayım' dedi. Biz de itimat ettik. Hata ettik. Paranın olmadığı dönemde hocayla bir sıkıntı yaşadık, bitti. Artık başka bir takımın hocası. Konuşmak doğru değil.
- Hasan Arat seçildiğim gün bana geldi 'Fikret Orman'a hesap sormalısın' dedi. Sosyal medyada bana yapılanları ise beraber organize ettiler.
- Fikret Orman'ın gündeme getirdiği davalar... Açılan dava sayısı 13. Ben açmıyorum, hukuk servisi süreci yönetiyor. Benimle ilgili açılmış davada, ben gittim ve bedelini ödedim. Bu davaların 5 tanesinden zaman aşımı sebebiyle davayı kazanmış. 'Ben davayı kazandım' diyor, zaman aşımını katmıyor. Algı yaratmayacaksınız, haklı çıkmışsınız gibi. Bu yargılama bitmeden kimse aklanmış sayılmaz. Ben camianın isteğini yerine getirdim, camiaya karşı alnım ak. Fikret Orman, önce sonuçları bekleyecek. Davayı ben değil, Beşiktaş açıyor.
- Biz Fikret Orman ile abi ve kardeş gibiydik. Bana abi derdi, ben de başkanım derdim. Benim burada olmamdan rahatsız olan herkes Fikret Orman'ı doldurdu. Sonrasında başka bir noktaya geldik. Bir konuşmasında 'babasına sorsun' diyor. Babamın dediği tek şeyi yapmadım, o da bana seçime Fikret Orman ile girmememi söyledi. Dinlemedim, babama büyük bir özür borcum var. Ben babama sormadan bir şey yapmıyormuşum, 'babacığım' diyormuşum... Bunlar bel altı laflar.
- Lugano maçında Büyükekşi aleyhine bir tezahürat oldu. Çok üzüldüm, olmaz öyle şey. Eliyle gösterip, 'Bu iki tribün organize olmuş' dedi. Parmak sallama falan olmadı. Yanında bakan oturuyor senin. Bana parmak sallayamaz, Beşiktaş başkanına kimse parmak sallayamaz. Bana da tepki var, zaptedecek olsam kendime olanı zaptederim. Devre olmasına 5 dakika var, bekleyip öyle git. Art niyetli, tavırları çok yanlış. Sessiz bir şekilde çıkarsın. Ben bir Çebi'yim! Bunu yaptırmam. Mehmet Büyükekşi'yi ben başkan kalsaydım tribüne almazdım. Ama bir gerçek var ki o stadyum bizim değil. Gençlik ve Spor Bakanlığı'na ait. Ancak gelseydi ağırlamazdım.
