Celladına serenat!

Hayvan katliamcısı belediye çalışanlarına sahip çıkmak için kendini canlı kalkan yapan güzel ablam;

Ne yaptığının farkında mısın acaba!

Bir de çocuğunu almışsın yanına, ki -Allah kimsenin başına vermesin- ama en çok o ödeyecek bu aymazlığının faturasını belki de yarınlarda!

Hani...

Güya...

İnsanoğlunun, işkenceye uğrayan köpeklerden önce "Leyla"lar konusunda duyarlı olmasını istiyorsun ya;

Tam da o dediğin konuda, duyarsızlığın önde gideni haline geldin bu yaptığınla!

***

Şöyle ki...

Vakti zamanında, bu işlerin piri diyebileceğimiz Adli Tıp Kurumu Enstitüsü'nün eski Başkanı, Üsküdar Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sevil Atasoy yazmıştı; Çocuk istismarı görülen ailelerde yapılan incelemelere göre, çocuk istismarı ile hayvana kötü davranış arasında bir ilişki vardı ve bu bilimsel olarak defalarca kanıtlanmıştı!

Örneğin;

Çocuk istismarı yaşanan 57 aile üzerinde yapılan bir araştırma, bu ailelerin yüzde 88'inde çocuğun yanı sıra bir hayvanın da istismar edildiğini ortaya koyuyordu!

Yale Üniversitesi'nden antropolog David Levinson, hayvanlara kötü davranan toplumlardaki kadınların, eşleri tarafından daha fazla şiddete maruz kaldığını ve öldürülme riski taşıdıklarını kanıtlamıştı.

Keza seri katiller...

Prof. Dr. Atasoy'un bildirdiğine göre;

"15 yaşındaki Kobe canavarı Sakakibara, 11 yaşındaki Jun Hase'nin başını gövdesinden ayırmadan önce kedi başı kesmiş, güvercinleri boğmuştu!

Dede, nine, anne ve karısını öldüren Edward Kemperer, çocukluğunda kedileri ufak parçalara ayırırdı.

Theodore Robert Bundy, dedesinin hayvanlara kötü davranışlarını seyrederek büyüdü. Daha sonra 32 kadını öldürdü.

Kaç kişiyi öldürdüğünün hesabı bile bilinmeyen ana katili Henry Lee Lucas, hayvanları da öldürür, onların cansız bedenleriyle ilişkiye girerdi.

Vincente Verzini, 1867-1871 arasında bir İtalyan kasabasında 12 kadını öldürdü. Kariyerinin ilk becerilerini, kedileri boğarak elde etmişti.

"Düsseldorf Vampiri" Peter Kürten, 1900'lerin ilk yıllarında her yaştan ve cinsten 50 kişiyi içeren cinayet listesine başlamadan çok önce köpeklere, koyunlara işkence eden, ırzına geçen ve öldüren biri olarak tanınırdı...

Luke Woodham, annesini ve iki küçük kızı bıçaklayarak öldürdü. Daha önce kendi köpeğini yakmıştı.

David Berkowitz, bir yılda uzun siyah saçlı 6 kadını avladı. Kadınlar korkudan saçlarını sarıya boyadılar. Daha önce komşusunun köpeğini vurmuş, annesinin papağanını zehirlemişti.

Richard William Leonard, iki eşini öldürdü. Kurbağaları ezmek ve otomobillerin motoruna kedi bağlamak gibi huyları vardı.

Jeffrey Dahmer, 17 genç erkeği öldürdü, tecavüz etti, iç organlarını çıkarttı ve yedi. Çocukken çok sayıda kediye otopsi uyguladığı biliniyor.

Boston canavarı Albert De Salvo, kedi ile köpeği aynı kafese koyar, aç bırakır, birbirini öldürüp yemelerini seyrederdi. Daha sonra 13 kadını boğdu."

***

Umarım, bugün hayvanlara yaptıklarını meşrulaştırmaya çalıştığın sapkınlar, yarın başka "Leyla"ların sebebi olmazlar!

kadinlar.jpg

Ne alakası var?

Nevşehir Acıgöl Belediyesinde çalışan işçilerin, sokak köpeklerini işkence yaparak öldürmesini protesto edenleri protesto eden kadınların taşıdığı pankartları görünce "kal" geldi, edecek laf bulamadım...

Bütün samimiyetimle, sadece "bu kafa"nın nasıl çalıştığını anlayamadım.

***

"Saklı cennet"ler saklı kalsın

Dikkat! Dikkat!

Bu bir "Ülkesini seven parmak kaldırsın" anonsudur!

Sevgili gazeteciler, gezginler, belgeselciler, turcular, keşifçiler lütfen artık "saklı cennet" haberi, paylaşımı yapmayınız...

Hatta...

Keşfettiğiniz bakir alanları kulaktan kulağa bile fısıldamayınız...

Gördüğünüz size kalsın; başkasının da görmesine çabalamayınız.

"Saklı cennet" haberlerinden sonra kuvvetli ihtimal "sobelenecek" olan o yerlerin akıbeti beni hep endişelendirirdi; dün "öncesi-sonrası" fotoğrafları yayınlanan Kandıra'daki Sardala Koyu'nun çöplükten hallice fotoğraflarını görünce kesin olarak kararımı verdim:

Memleketin "yeryüzü cenneti" kalabilmiş nadir ve de nadide köşelerini "insan" denen yaratığın şerrinden korumanın tek yolu kaldı;  gerçekten de "saklı"  kalmalarını sağlamak; "sobe"lenmesine engel olmak!

***

Sapkınlığı tahrik ve teşvik

Madem bugün "kamu spotu" modunda başladık, öyle bitirelim...

Önceki gün, Ankara'da bir adamın eski eşine günler süren işkencesinin haberi vardı ekranlarda; işkencenin bütün ayrıntılarıyla.

Nasıl yapmış, nerede yapmış, kaç kere yapmış, işkence altındaki kadın ne yapmış...

İşte bunu -habercilik aşkına bile- yapmamak lazım(mış).

"Uzmanlar" diyor ki; bu tip, kadına şiddet yahut istismar haberlerinde olayın detaylarına girmek aportta bekleyen başka sapkınlar için teşvik ve tahrik edici oluyor, adeta yol gösteriyormuş... Bu haberleri yaparken vurgulanması gereken yegane unsur işlenen suçun "cezası" olmalıymış...

Arz ederim!

Yazarın Diğer Yazıları