Cevap ve düzeltme

Yeniçağ Gazetesi’nin 04.02.2015 tarihli nüshasının 10. Sayfasında yayınlanan “Yemin” başlıklı yazıda Dışişleri Bakanı ve Ak Parti Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu hakkında birtakım gerçeğe aykırı bilgi ve açıklamalara yer verilerek kamuoyu yanıltılmıştır.
Tekzip konusu yazıda müvekkilimin ve Ak Parti Milletvekillerinin “24-26 Haziran 2008 arasında Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’nde görüşülen raporlarla ilgili” olarak Rum ve Ermeni Milletvekilleri ile birlikte hareket ederek;
Türkiye’nin Güneydoğusu Kürdistan’dır
2. Faşist Türk Ordusu Güneydoğu’da işgalcidir ve Kürtleri katletmektedir.
3. Türk askeri Kıbrıs’ta işgalcidir
4. Türkiye’de azınlıklar sorunu vardır.
Şeklinde iddialar içeren önergeye imza attığını ve bu kararları onadığını, iddia etmektedir.
Bu haksız ve hukuka aykırı iddia ve ithamların tamamı gerçek dışıdır ve iftiradır. Müvekkilimin vatana ihanetle eşdeğer bu kararlara imza atması söz konusu olmadığı gibi, tekzip konusu yazıda bahsi geçen 24-26 haziran tarihlerinde akp’de görüşülen ve oylamaya sunulan raporlarda iddia edilen şekilde alınmış hiçbir karar da yoktur.
Tekzip konusu asılsız iddiaları dile getiren yazarı ilgili raporlar hakkında kasıtlı olarak yanlış bilgi aktardığı ve bu şekilde AKPM Başkanlığı’na seçilen ilk Türk Milletvekili sıfatına sahip müvekkil asili ve müvekkilimin üzerinden mensubu olduğu Ak Parti’yi yıpratma niyeti ile hareket ettiği açıkça anlaşılmaktadır.
Tekzip konusu yazıda yer alan yalanların kaynağı olan, Kanal B TV de yayınlanan 29.06.2008 tarihli “Çıkış Noktası” isimli programın sorumluları hakkında tarafımızca açılan davada Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 2010-236 Es-2012-209 Kr. Sayılı kararda:
“... Bu beyanlarla davacının Türkiye’yi yeminli Türkiye düşmanları ile işbirliği yapan. Ülkeyi zor durumda bırakan kişi olarak gösterdiği anlaşılmaktadır. 29.06.2008 tarihinde davacı ile ilgili, onun manevi şahsiyetini rencide edici, onur kırıcı davranış olarak nitelendirilebilecek haberde gerçeklik unsurunun bulunmadığı, eleştiri sınırları dışına çıkıldığı, 28.12.2010 tarihli Dışişleri Bakanlığı Avrupa Konseyi ve İnsan Hakları Genel Müdür Yardımcılığı yazısına ek İngilizce metinlerden konumuzla ilgili olan kısımları tercüme ettirilmiş, tercüman Erol Canbaz’ın Türkçe çevirilerinde; davacının davaya konu edilen sözleri sarf etmediği gibi iddia edildiği gibi Türkiye Düşmanları diye adları verilen Rum ve Ermeni Milletvekilleriyle aynı paralelde görüş bildirdikleri, onlarla birlikte rapora imza attıkları kanıtlanamamıştır. Bu durum davacının manevi tazminat adı altında; kişilik haklarının rencide olması, zarar görmesi kırşılığında ortaya çıkan üzüntüsünün kısmen de olsa giderilmesine yönelik talep hakkı doğrultusunda kanısına varılarak...” denilerek tazminata hükmolunmuş ve bu karar Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 06.11.2013 tarih ve 2012-17401-2013-1771 sayılı ilamı ile ONANMIŞTIR.
Görüldüğü üzere gazetecilik mesleğinin gereği olarak hiçbir araştırma yapılmadan, adı geçen kişi veya kuruluşlardan bilgi almadan ve özen yükümlülüğüne uymadan kaleme alınan dava konusu yazı “Soruşturulması gazetecilik olanakları içersinde bulunan haberler, soruşturulmaksızın veya doğrudan emin olmaksızın yayınlanamaz”  şeklindeki Basın Meslek İlkesi’ne de açıkça aykırıdır.
Okuyucularda oluşabilecek yanlış bir kanının ortadan kaldırılması için tekzip konusu yazı ile ilgili olarak işbu düzeltmenin yapılması zarureti doğmuştur. Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nu zor durumda bırakma amacına matuf, hiçbir dayanağı olmayan tamamen gerçek dışı bu yazı nedeniyle yasal yollara başvuru hakkımızı saklı tutuyoruz. Kamuoyunun bilgilerine saygı ile arz olunur. 05.02.2015. Mevlüt Çavuşoğlu Vekili Av. Muammer Cemaloğlu
--------
Görüldüğü gibi tekzibi virgülüne dokunmadan yayımladık.
Şayet hadise gerçek olsaydı o belge Türk milletinin önüne sürekli konur,  “Altında imzanız var, faturayı ödeyin”  denirdi. Bu yüzden Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun bu açıklaması bizi gerçekten memnun etti, böyle bir olayın olmamış olmasına hakikaten sevindik. (H.D)

Yazarın Diğer Yazıları