CHP''li Kaya, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu soru önergesinde; Milli Eğitim Bakanlığı ile Hayrat Vakfı arasında imzalanan eğitimde işbirliği protokolünü gündeme getirdi. Kaya, önergesinde şu değerlendirmeyi yaptı:
“İmzalanan protokolün ‘Kapsam’ maddesinde, ‘Bu Protokol; Millî Eğitim Bakanlığı ile Hayrat Vakfı iş birliğinde, yurt içinde ve yurt dışında Millî Eğitim Bakanlığına bağlı hayat boyu öğrenme kurumları, örgün eğitim kurumları ve bu kurumlara bağlı öğrenci pansiyonlarındaki öğretmen ve öğrencilere yönelik Osmanlı Türkçesi, Kur''an-ı Kerim ve MEB öğretim programlarında belirtilen değerlere ilişkin kurs, yarışma, seminer, panel, sempozyum, yaz okulları; protokol kapsamında eğitici olarak görev alacak kişilere eğitici eğitimi kursları düzenlemesine dair usul ve esasları kapsar’ hükümleri yer almaktadır.
Protokolün ‘Yükümlülükler’ maddesinde ise, ‘Protokol kapsamında merkez ve taşrada öğretmenlere yönelik Osmanlı Türkçesi ve değerler eğitimi ile ilgili hizmet içi eğitimler düzenlenmesini Vakıf ile iş birliği içinde yürütür. Öğretmenlere yönelik olan hizmet içi eğitimlerde hizmet içi eğitim programının hazırlanmasını sağlar’ denilmektedir. Protokolün öğrencilerin yanı sıra, öğretmenleri de kapsadığı görülmektedir.”
“HAYRAT VAKFINA NE KADAR PARA AKTARILMIŞTIR?”
Kaya, Bakan Özer’e şu soruları yöneltti:
“T.C. Mili Eğitim Bakanlığı, Hayrat Vakfı ile yetki paylaşımı mı yapmaktadır? T.C. Milli Eğitim Bakanlığının sorumluluğunda olan öğrencilerimizin, Hayrat Vakfı eğitimine ve sorumluluğuna verilmesi suç değil midir?
T.C. Milli Eğitim Bakanlığının, kendi bünyesinde yetişmiş uzman kişiler ve öğretmenler tarafından verilebilecek eğitimler; Hayrat Vakfına hangi vasıflarından dolayı devredilmektedir?
T.C. Milli Eğitim Bakanlığına bağlı, her biri kendi alanında uzman olan öğretmenler, hangi gerekçelerle, Hayrat Vakfı tarafından eğitilecektir?
T.C. Milli Eğitim Bakanlığı öğretmenlerine eğitim verecek olan, Hayrat Vakfı çalışanları hangi üniversitelerden, hangi eğitimleri almıştır?
Hayrat Vakfı çalışanları, Milli Eğitim Bakanlığı öğretmenlerinden daha mı liyakatlidir?
Öğretmen eğitiminde, T.C. Milli Eğitim Bakanlığı ve üniversitelerimiz yetersiz mi kalmaktadır?
Hayrat Vakfı çalışanları, T.C. Milli Eğitim Bakanlığı ve üniversitelerimizden daha nitelikli eğitim mi vermektedir?
İmzalanan protokol gereği, Hayrat Vakfına ne kadar para aktarılmıştır?
T.C. Milli Eğitim Bakanlığının, protokollerle çeşitli dernek ve vakıflara para aktarımı yaptığı iddiaları doğru mudur?
T.C. Milli Eğitim Bakanlığı çeşitli dernek ve vakıflarla yaptığı protokolleri sonlandıracak mıdır?”
CHP''Lİ YILDIRIM KAYA''DAN MEB''İN İMZALADIĞI PROTOKOLE SERT TEPKİ: ÖĞRENCİ VE ÖĞRETMEN EĞİTİMİNİ HAYRAT VAKFINA BIRAKTI
Kaya ayrıca, şu açıklamayı yaptı:
“Milli Eğitim Bakanlığı, 1 milyonun üzerinde çalışanı varken kendi yapması gereken işleri; vakıflara, tarikatlara, cemaatlere teslim etmekten bir türlü vazgeçmedi. En son Ağustos 2022’de Milli Eğitim Bakanlığı ile Hayrat Vakfı arasında eğitimde işbirliği protokolü imzalanmış. Bu protokolün hayata geçirilmesi talimatını Milli Eğitim Bakanlığı veriyor. Okul müdürlerine bu bir talimat olarak gönderiliyor. Yani yapmaları zorunlu kılınıyor.
Hayrat Vakfı’nın bu işi yapacak elemanlarının liyakatli olup olmadığına bakılmıyor. Milli Eğitim Bakanlığı kendi öğretmeninin, kursiyerinin eğitimini; bir vakfa neden teslim eder. Sayın Mahmut Özer, o zaman o koltukta niye oturuyorsun. 1 milyon insan neden maaş alıyor. Öğretmenler bu işi beceremiyor mu? Hayat Boyu Öğrenme Kurumu, yani Halk Eğitim Merkezlerinde çalışan kursiyerlerin ek ders ücretini dahi vermiyorsunuz. Neden bunlardan yararlanmıyorsunuz da vakıf ve cemaatlere, bizim çocuklarımız yetmiyormuş gibi şimdi öğretmenlerimizi eğitmek üzere görevlendiriyorsunuz. Bu protokolün hiçbir geçerliliği yoktur. Bu protokolü CHP iktidarında böyle yırtıp, çöpe atacağız. Bunu da böyle bilesin.”
Kaya, açıklamalarının sonunda eğitimde işbirliği protokolünü yırtıp çöpe attı.
