‘Çocuk tacizcisi’ denildi linç edilerek öldürüldü. Korkunç gerçek sonradan ortaya çıktı

‘Çocuk tacizcisi’ denildi linç edilerek öldürüldü. Korkunç gerçek sonradan ortaya çıktı
Diyarbakır'da geçtiğimiz aylarda kız çocuğunun fotoğrafını çektiği iddiasıyla linç edilerek öldürülen 40 yaşındaki Ergün Arslan'ın masum olduğu ortaya çıktı.

İfadesine başvurulan kız çocuğunu, fotoğrafını çeken kişinin Arslan olmadığını belirtti. Aslan ile ilgili Adli Tıp Kurumu raporunda darp sonucu burunda, dudakta yoğun kanama olduğu ve dişlerinin yerinde bulunmadığı belirtildi.

Olay, 3 Nisan akşam saatlerinde Sur ilçesindeki Anzele Parkı''nda meydana geldi. Ergün Arslan, parkta oturan kız çocuğunun fotoğrafını çektiği iddiasıyla, bir grup tarafından 3 yerinden bıçaklandı. Dövülüp, yaralı halde sokaklarda gezdirildiği anlar güvenlik kamerasına yansıyan Arslan, kaldırıldığı hastanede kan kaybından yaşamını yitirdi. İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, çevredeki güvenlik kamerası ve Kent Güvenlik Yönetimi Sistemleri (KGYS) kameralarını incelemeye aldı. Olayla ilgili 7 kişi gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüphelilerden S.D. (16), E.H.T. (16) tutuklandı, 5 kişi serbest bırakıldı. İtiraz üzerine şüphelilerden B.E. (23) yeniden gözaltına alınıp, çıkarıldığı mahkemece bu kez tutuklandı. Ergün Arslan ise Diyarbakır''da toprağa verildi.

FOTOĞRAFI ÇEKEN BAŞKASI ÇIKTI

Fotoğrafının çekildiği iddia edilen kız çocuğu ile annesinin ifadesine başvuruldu. Kız çocuğuna, öldürülen Ergün Arslan''ın fotoğrafı gösterilerek, fotoğrafını çeken kişininin o olup olmadığı soruldu. Çocuk, fotoğrafı çeken kişinin başkası olduğunu söyledi. Tutuklanan şüpheliler de Ergün Arslan''ın nasıl bıçaklandığını görmediklerini ve yaralıyı polis merkezine götürmek istediklerini, suçsuz olduklarını öne sürdü.

''MAHALLEYE GİDİP KENDİMİ FARKLI BİRİ OLARAK TANITTIM''

Ergün Arslan''ın kardeşi Süleyman Arslan, olaydan sonra mahalleye gittiğini belirterek, "Kendimi farklı biri olarak tanıttım. Mahalledekiler bana, bazı gençlerin Anzele Parkı''nda suya giren kızlara laf attığını ve tacizde bulunduğunu söyledi. Daha sonra ağabeyim de onlara yaptıklarının ayıp olduğunu belirterek, ''Ramazan ayındayız ne yapıyorsunuz, terbiyesizlik yapmayın'' demiş. ''Sen de kimsin'' gibisinden konuşmuşlar. Bir arbede yaşanıyor. Orada öğrendiğimiz, öldürüldükten sonra olay ağabeyimin üzerine dönüyor. Mahalledekilere ''Bu tacizde bulunmuş, kovalayıp öldürdük'' demişler. Bu ramazan ayında kimsenin günahını alamayız. Taciz olayı kesinlikle yoktur" dedi.

''BENİM İÇİM YANDI ONLARIN DA İÇİ YANSIN''

Eşi Azize Arslan da 19 yıldır evli olduğu Ergün Aslan''ın böyle bir şey yapmayacağını, o gün oruç tuttuğunu ve öğle namazını kıldıktan sonra meyan kökü almak için Sur ilçesine gittiğini söyledi. Azize Arslan, "Polis memuru beni aradı eşimin Sur’da vurulduğunu söyledi. Niyetli olduğunu ve öğlen namazını kılıp dışarıya çıktığını söyledim. Sürekli Sur ilçesine giderdi. Ramazan ayında meyan kökü ve şerbet alırdı. Ben ona sürekli şerbet yapardım, sürekli de oradaydı. Orada doğup büyümüştü. Kocama iftira atmışlar, 19 yıldır evliyim. Kocamdan böyle bir şey görmedim, küçük bir çocuğu gördüğünde bile seven bir insan değildi. ''Ben korkuyorum ki bu çocuğu taciz ediyor'' diyecekler diye sevmiyordu. Bebek görse bile sevmiyordu. Çocuğumuz da yoktu, korkudan çocukları bile dışarıda sevmezdi. Allah onların belasını versin. Onlar tacizcidir ki herkesi öyle görüyorlar. Benim içim yandı onların da içi yansın” diye konuştu.

''NASIL OĞLUMUN ÜSTÜNE BÖYLE BİR İFTİRA ATIYORLAR''

Ergün Arslan''ın annesi Zübeyde Arslan, hasta olduğu için oğlunun kendisiyle sürekli ilgilendiğini belirterek, şunları söyledi:

"Bu insan hayatta böyle bir şey yapar mı? Dünya ayağa kalksa ben hayatta inanmam böyle bir şeye. Oğlum evine bağlı bir çocuktu. Beni öpmeden ve hiçbir zaman helallik istemeden evden çıkmazdı. En son abdest aldığını ve ezanın okunmasını beklediğini söyledi. Ben Kuran okumaya geçecektim oğlum çıktı. Aşağıda olduğunu söyledi, ''Bir şey lazım olursa eğer söylersiniz'' dedi. Normalde sürekli beni arardı ama o gün hiç konuşmadık. Evimin büyüğüydü, sorumluluk hep onun üzerindeydi. Nasıl oğlumun üstüne böyle bir iftira atıyorlar. Benim kapı komşularıma sorun çocuğumu.”

‘Darp sonucu ağzındaki dişlerin yerinde olmadığı, burunda, dudakta yoğun kanama’

Polis ekiplerinin yaptığı kamera kayıtlarının incelenmesinde sanıkların Ergün Arslan’ı tacizci olduğu iddiasıyla döve döve polis merkezi önüne kadar getirdikleri belirlendi. Görüntülerin incelenmesinde Arslan''ın kollarını tutan ve döven kişilerin kamera kayıtlarıyla tespit edilen şüpheliler oldukları saptandı. 6 şüphelinin Arslan''ı döve döve linç ederek öldürdükleri kaydedildi. Adli Tıp Kurumu’nca yapılan otopsi raporunda "Koltuk altında bıçak yarası, her iki kalçada derin bıçak yarası, darp sonucu ağzındaki dişlerin yerinde olmadığı, burunda, dudakta yoğun kanama, burunda aşırı morarma, sol diz altında yaralanmaya bağlı morarma ve kanama, vücutta aşırı yaygın kan bulaşması.” ifadeleri yer aldı. 

Kasten adam öldürme suçundan ayrı ayrı cezalandırılmaları istendi

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma tamamlandı.

İddianamede 3''ü tutuklu 6 sanığın kendiliğinden gelişen olayda daha sonra fikir ve eylem birliği içinde hareket ettikleri vurgulandı. Sanık S.D.''nin elindeki bıçakla Ergün Arslan''ı bıçakladığı, diğer sanıkların da tekme ve tokat şeklinde Arslan''ı döverek öldürülmesine neden oldukları için kasten adam öldürme suçundan ayrı ayrı cezalandırılmaları istendi.

Sanık B.E.''nin de elindeki metal tesisat anahtarıyla adamı döverek linç girişiminde yer aldığı belirtilen iddianamede Ergün Arslan''ın maruz kaldığı şiddet sonucu ölümüyle sanıkların saldırısı arasında illiyet bağı bulunduğu kaydedildi.

Sanığın her ne kadar adamı dövmeyip bilakis polise götürüp yardım ettiğini belirmiş ise de Sulh Ceza Hakimliği’ndeki ifadesinde ölenin kafasına yumruk, yüzüne tokat attığını itiraf ettiği hatırlatıldı.

Görüntülerde yaralı adamın ayağa kalkıp kaçmaya çalıştığı esnada sanık B.E.''nin ölenin kolundan tutarak polise götürmek istediği iddiasının hayatın olağan akışına ters olduğu, polise götürmek yerine olay yerine polis veya ambulans çağırabilecekken bunu yapmayıp darp ederek ölümüne neden olduğu ifade edildi.

Sanıklar her ne kadar ifadelerinde ölen Arslan''ın küçük kızı taciz ettiği için dövdüklerini belirtmiş olsalar bile adamın kızı taciz eden kişi olmayıp masum olduğu vurgulandı. 

 

 

 

 

İlgili Haberler