Cumhuriyet-fazilet

Önümüzdeki hafta cumartesi günü Cumhuriyetin 88. yıldönümünü kutlayacağız. Türkiye Cumhuriyeti ben doğmadan bir yıl önce kurulmuş. Ben 89. yıldönümünü,  90. yıldönümünü belki göremem, fakat asıl önemlisi Türk milleti bu yıl dönümlerini nasıl ve hangi şartlarda idrak edecek?.. Asıl, 100. yıldönümünü idrak edebilecek mi?.. Bu soruları kuşkuyla sormak bile ne kadar acı!.. Çok değil  on yıl önce AKP iktidara gelmeden bazı endişelerimiz vardı ama bu kadar değil.

***

Hemen önceki yıllarda, tarih düşelim: Büyük Savaş sona erdikten sonra Türkiye, dışarıdan tehdit edilirken içeride,  iç siyasette çok arızalara sahne oldu... Acılar yaşadı... Ama gene de Mustafa Kemal’in Cumhuriyetin 10. yıldönümündeki nutku bir amentü olarak, bir  umut ışığı ve direktifi olarak vardı. Atatürk, o konuşmasında 
Türk milletine hitap ederek  “az zamanda çok büyük işler yaptık” dedikten sonra, ileride daha çok ve daha büyük işler yapmak, yurdumuzu, dünyanın en mamur ve en medeni memleketleri seviyesine çıkarmak azmini ifade ediyordu. Atatürk, Onuncu Yıl Nutku’nun sonunda da sesi heyecan ve inançla titreyerek Cumhuriyetin, vatanın bölünmez bütünlüğünün temel taşını koyuyordu: “Türk Milleti; Ebediyete akıp giden her on senede, bu büyük millet bayramını, daha büyük şereflerle, saadetlerle, huzur ve refah içinde kutlamanı gönülden dilerim. NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE” ...
Ve haftaya bugün Cumhuriyetin 88. yıldönümünü sözde kutlarken  neredeyiz?.. Bırakın 100. yıldönümünü, gelecek yıldönümünü “daha büyük şereflerle, saadetlerle, huzur ve refah içinde” kutlayabilecek miyiz?..

***

Atatürk’ün kutladığı, -hatırlarım- bütün ülkede heyecan ve inançla kutlanan Cumhuriyetin ilk on yılı  “altın yıllardı” ...
Bu altın yılları bazı fotoğraf kareleriyle ve nostaljiyle sayfamızda hatırlatalım istedim...
Kısacası Kurtuluş Savaşı ile uyanan millet Cumhuriyetin ilk on yılında mâkûs kaderini yenip çağdaş uygarlık düzeyine ulaşıyor. Bu ilk on yılın karelerini bugünkü manzaralarla karşılaştırın. O on altın yıldan sonra bugün nerede olduğumuzu daha iyi görürsünüz!..
Mustafa Kemal’in emanetine ihanet ettik ve onun umutlarını maalesef boşa çıkardık...
Tarih önünde suçluyuz!..

Yazarın Diğer Yazıları