Dünya havacılık literatüründeki kısa kodu (DLM) olan Dalaman Havalimanı, Muğla’nın Dalaman İlçesi sınırları içinde bulunuyor. İsim olarak tüm dünya tarafından bilinmesine rağmen, turizm yatırımlarından hak ettiği payı alamadığı için maalesef hem turizm merkezinde hem de bir o kadar uzağında gözüküyor. Turizm ürünlerinde yaşanan çeşit sorunu ve bu çeşitliliği artırmak için alternatif ürünler oluşturmaya çalışan turizm yatırımcıları sayesinde, ülkemizin özellikle termal kaynakların bol olduğu yörelerde ciddi “termal tesis” yatırımlarını son yıllarda gözlemliyoruz. Dünyada “sağlık turizmi” diğer ürünler arasında birkaç yıla kadar öncü ve aranan ürün olma yolunda hızla ilerliyor. Rakiplerinin ellerinde olmayan ürünleri ilk pazarlayan olmak isteyen tur operatörleri de bu nedenle “sağlık turizmi” ile ilgili çalışmalarına şimdiden hız vermeye başladılar.
Dalaman İlçesi sınırları içerisinde bulunan onlarca “termal su kaynağı alanları” maalesef ilgisizlik veya bölge hakkında bilgisi olmayan turizm yatırımcılarının bir türlü dikkatini çekmiyor. 1980’li yılların sonunda yapımına başlanan ve daha sonra Emlak Bankası tarafından çeşitli ödeme sorunları nedeni ile uzun yıllar önce el konulan ve yöre halkı tarafından “ESKA Evleri” olarak bilinen alanda, altı yüzden fazla villa tarzında inşa edilmiş olan binalar harabe bir halde duruyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı’mızın acilen bu konuya el atmaları, onlarca yıldır ne yapılmasına ne de yıkılmasına izin verilen bu binaları bir şekilde “sağlık turizmine” kazandırmak için çözüm üretmeleri gerekmektedir. Yaklaşık 3 bin yatak kapasitesine sahip olan mevcut yapıların, “sağlık turizm tesisine” dönüştürülmesi ile birlikte yıllık 900 bin geceleme şansı kaybedilmemiş olacak bunun sağlayacağı turizm girdisi de sadece konaklama bazında 95 milyon TL civarında olacaktır.
Böyle bir projenin devlet eliyle yürütülmesi belki de Türkiye’nin en büyük termal tesisinin ortaya çıkmasını sağlayacaktır. Aynı anda 3 bin kişinin “sağlık turizmi” yaptığı kaç tane tesis bulabilirsiniz? Yirmi yıldan uzunca bir süredir atıl bir şekilde olan bu binaların acilen projelendirilmesi büyük bir günahtan yani israftan kurtulunmasını sağlayacaktır. Her gün on binlerce ton termal suyun akıp gittiği bu alanlar, Allah’ın bölgeye bahşettiği en büyük nimet olmasına rağmen, ilgisizlik ve değer bilmezlik yüzünden bunca yıldır milyarlarca T.L’nin boşa gitmesine neden olundu.
Atalarımız “zararın neresinden dönerseniz kârdır” diye boşuna dememişler. Dünyada “sağlık turizminin tavan yaptığı” şu süreçte hükümet edenlerimizin konuyu acilen ele alıp, her yıl milyonlarca T.L’nin boşa gitmesine engel olmaları naçizane talebimdir. Bu sayede sadece havalimanı ile dünyada tanınan Dalaman ilçemiz, “sağlık turizmi” ile de anılır hale gelecek ve ilçeye doğrudan turizm girdisi sağlanmış olacaktır.
Sağlık turizmine yapılan her yatırım, yıllardan bu yana sahillere yapılan yatırımların yönünün değişmesine ve sahillerde yaşanan yapılaşma baskısı ve ona bağlı doğal dokudaki bozulmayı bir nebze de olsa yavaşlatacaktır. Termal tesislerin diğer bir özelliği de yer altı kaynak sularının çıktığı yerlere yapıldıkları için, suyun kirlenmesi gibi risk taşımıyor olmaları, ama sahillerde diğer etkenlere bağlı olarak deniz suyunun kirlenmesi ve bundan tesislerin birebir olumsuz etkilenmesi riski daima bulunmakta.