Dalaman termal turizmle kalkınabilir

Uluslararası havacılık literatüründe adı çok bilinen Muğla’nın Dalaman ilçesi sesini ancak sahip olduğu termal kaynakların turizme kazandırılması ile yurt içi ve yurt dışı turizm sektörüne duyurabilecektir.
Turizmde devamlılık ve turizmin gerçek anlamda bir sektör olarak algılanması  ancak yıl boyu yapılabilen bir faaliyet ile mümkündür. İnsanların turizm sektörüne inanmaları ve o sektöre yatırım yapabilmeleri için ürün çeşitliliğini öne çıkarmaları, başka ülkeleri taklit etmek yerine kendi öz kaynaklarına dayalı ürünlerle dünya turizm pazarına çıkmaları en önemli pazarlama yöntemidir. Çünkü olmayan bir ürünün pazarlanması fiyat politikasına dayalı rekabet ortamlarından da uzak kalmayı sağlayacaktır.
Bu noktada her yıl yaklaşık iki milyon turistin giriş yaptığı Dalaman Havaalanı ve yeterli turizm tesisi olmadığından dolayı turizm faaliyetlerinden nasibini alamayan Dalaman ilçesi gerçekte, Muğla ili sınırları içinde hiçbir bölgenin sahip olmadığı zenginliklerin üzerinde oturuyor. Bu zenginliklerin başında bozulmamış doğal yapısı ve hemen her yerinden çıkan jeotermal su kaynakları geliyor. Burada devlet edenlere ciddi görevler düşmekte ve İzmir’in Balçova ilçesinde bulunan  “Balçova Termal Tesisleri”  benzeri bir yatırımın Dalaman Bölgesine de bir an evvel yapması gerekmektedir.
Konumu itibarı ile havaalanına çok yakın olan bölge, insanların uçaktan indikten sonra çok kısa bir transfer yolculuğu ile termal konaklama tesislerine ulaşabilecek olmaları nedeni ile çoğu tur operatörünün dikkatini çekecektir. Hemen her bölgede görmekten sıkıldığımız “tatil köyü”  tipi konaklama tesislerinin alternatifini bundan böyle  “termal tesisler”  oluşturacaktır. Dünyada artık turizm sektörünü yalnızca tur operatörleri değil  “diğer ülkelerde olmayan turizm ürünleri”  ile ülkeler de belirlemektedir. Bunun olabilmesi için özellikle  “Sağlık Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı”  ortak  çalışma grupları oluşturarak işe başlayabilirler.
Özel işletmelerin inisiyatifine terk edilen  “termal tesisler” in amacının dışında ticarethanelere dönüşmesinin önüne ancak bakanlıkların onayı ile faaliyet göstermelerine izin verilerek geçilebilir. Termal tesislerin sayısındaki artışla birlikte, diğer ülkelerde deniz, kum ve güneşe endeksli ürünlerden oluşan bölgeler cazibelerini yitirecek ve insanlara bunların yanında tatilleri sırasında “sağlıklı bir tatil”  alternatifi sunularak turizmde lider ülke olmanın yolu açılmış olacaktır.
Turizm sektörüne yatırım yapmak isteyenlerin yatırım yapmadan önce kesinlikle Dalaman Bölgesini gezip görmelerini ve ondan sonra yatırımlarına karar vermelerini bölgeyi çok iyi bilen bir kişi olarak ısrarla öneriyorum.
Her ticaret dalında olduğu gibi,  “eğer olmayan bir ürün ile pazara çıkarsanız ciddi kârlar elde edebilir, yaptığınız yatırımın da hayrını ancak o zaman görebilirsiniz” . Alt yapısal çalışmaların büyük ornda tamamlandığı Dalaman Bölgesi termal turizme yatırım yapmak isteyenlerin bir numaralı tercih yeri olmalıdır diye düşünüyorum.

Yazarın Diğer Yazıları