Dananın kuyruğu bu Pazar kopuyor

Dananın kuyruğu bu Pazar kopuyor
Dananın kuyruğu bu Pazar kopuyor

Belki çok iddialı bir lâf olacak ama, söylemekte bir sakınca görmüyorum.

Bu Pazar günü dananın kuyruğu kopacak ve Türkiye'nin kaderi çizilecek.

Belki makûs talihimizi yeneceğiz, belki de motoru bozuk çatana gibi dalgalarda sallanmaya devam edeceğiz!

Bu Pazar, MHP'nin olağanüstü kongresi yapılacak tüzük değiştirilecek. Böylece partiye "yeni başkan" seçiminin önü açılmış olacak.

Ben kendi adıma, MHP'nin, seçilecek yeni bir başkanla büyük güç kazanacağına ve ilk genel seçimde oylarını (en az) ikiye katlayacağına inanıyorum.

Böylece CHP-MHP ortaklığı, AKP'ye alternatif hale gelecek ve iktidarın fiyakası bozulacak!

AKP de bundan korkuyor ve şimdiki başkan Devlet Bahçeli'yi, koltuğunu kaybetmesin diye tüm gücüyle destekliyor.

***

MHP Genel Merkezi mızıkçılık yapmaya devam ediyor ve Devlet Bahçeli:

"Biz bu kurultayı tanımıyoruz. Bizim kurultayımız 10 Temmuz'da toplanacak" diye ısrar ediyor.

MHP Genel Başkan adaylarından Prof. Ümit Özdağ, bu iddiaya net cevap veriyor:

"19 Haziran tarihine itiraz, yargı kararlarına itiraz anlamı taşır. Bu Pazar günü yapılacak kongrenin hukuki ve meşruluğunu tartışmak anlamsızdır!"

Kongre için 700'den fazla delegenin imzasının olduğunu belirten Ümit Özdağ, tüm delegelere "Oyuna gelmeyin, kurultaya gelin!" diye sesleniyor.

Rahmi Turan Sözcü

 

 

*

 

Bahçeli'nin son umudu

 MHP'li muhaliflere göre, 19 Haziran'daki olağanüstü kurultay hukukun emrettiği, vicdanın da gereği olan bir süreç. Yapılmadığı takdirde Çağrı Heyeti başta olmak üzere herkes suç işlemiş olur. Ayrıca MHP'nin seçimli bir kurultay yapabilmesi için öncelikle tüzük değişikliği öngören bu virajı dönmesi şart. Dolayısıyla da bu kurultay yapılmak zorunda...

(...)  olağanüstü kurultayın yapılıp yapılamaması kadar, yapılırsa kaç delegenin katılımıyla gerçekleşeceği de çok önemli. Özellikle de Bahçeli açısından. Niyesini bir zamanlar Bahçeli'nin en yakınındaki bir isim şöyle anlatıyor:

"543 delege imza vermişti, sonra adayların yurt gezilerinde imza vermeyip çok sayıda destek veren belediye başkanı, meclis üyesi gibi çeşitli isimlerin de dahil olmasıyla zaten salt çoğunluk eşiğinin aşıldığı görülüyor(...) 700 civarında bir oyla tüzük geçerse de Bahçeli'nin umudu sıfırlanır."

Özetle, bu kurultayda genel başkan seçimi yok ama Bahçeli açısından güven oylaması var...

Tunca Bengin Milliyet

 

 

*

 

PKK'yı hangi istihbarat servisi yönetiyor?

 MHP genel başkan adaylarından Ümit Özdağ, Millî Savunma Bakanı'na yönelik sorularını dün Meclis'te bir basın toplantısıyla sordu. Sorular düşürülen helikopterimizle ilgiliydi. Özdağ helikopter düştüğünde bunun kazayla değil füzeyle gerçekleştiğini söyleyen ilk kişiydi. Sorduğu ilk sorular şunlardı:

- Yabancı bir istihbarat servisinin SA-18'in kullanılması konusunda PKK  terör örgütü elemanlarına eğitim verdiği istihbaratı saldırıdan bir hafta önce Ankara'ya Genelkurmay Başkanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı'na ulaşmış mıdır?

- Bu bilgi ulaştı ise helikopter birliklerimiz ile paylaşılmış mıdır?

Bizce en önemli soru: PKK'ya SA-18 eğitimini veren istihbarat servisi hangisidir?

Melih Aşık Milliyet

 

*

 

Hayat danışman beye güzel

  (...) "Yeni Türkiye", vergilerimizin doymak bilmeyen bir iştahla çeşitli kanallardan yandaşlara emzirildiği bir ülkenin adı artık. TRT de bunun en iyi mecralarından birine dönüşmüş bulunuyor. Mesela Cumhurbaşkanı'nın başdanışmanlarının bir bölümü bu kanaldan besleniyor.

Başdanışman İbrahim Saraçoğlu, TRT'ye yaptığı program nedeniyle 44 bölüm için 1 milyon 355 bin lira almış. Program başına 30 bin 795 lira düşüyor ki, ballı bir para.

TRT'nin biliyorsunuz 9 binden fazla kadrolu elemanı var. Ama bu tür "ballı para kaynağı" programlar hep dışarıdan şirketlere yaptırılıyor. Fiyaka İletişim diye bir şirket yapmış danışman beyin programını. İnternetteki tanıtım filmlerinde fonda "Life is good for me" diye bir şarkı çalıyor ki normal. Bu kadar parayı size verseler, hayat sizlere de güzel olurdu ama kısmet işte!

Mehmet Y. Yılmaz Hürriyet

 

 

*

 

Yargı darbesi

 Epey bir süredir iktidarın gündeminde olan, yüksek yargı kurumları Yargıtay ve Danıştay'ın bileşimlerinde değişikliği öngören yasa ile Beştepe yargının iplerini iyice ele alıyor. Daire ve görevli yargıç sayıları radikal bir şekilde düşürülüyor. Düşünün, tasarı yasalaştığında Danıştay'ın dörtte bir üyesini, yani 24 kişiyi tek başına atayacak.

Hiç şüpheniz olmasın, Yargıtay ve Danıştay'da iktidarın sevmediği tek kişi bile bırakmamak amaç. Bahane "paralelciler", ama uygulamada, AKP ideolojisinde olmayan herkes (...) tasfiye olacak... Bir ikisi süs diye bırakılır mı, bilmiyorum. "İşte bak, var" dedirtmek için...

Yargı, Cumhuriyeti tasfiye ve Tek Adam rejimini gerçekleştirmek ve "istikrarlı" kılmak için uzun süredir kullanılıyor. 2007'den bu yana! Demek ki 10 yıla yakın "siyasal yargı operasyonu" yaşıyoruz.

Son operasyon anayasayı değiştirmeye yönelik olacak. Tabii yapabilirlerse. Böylece 10 yıl içinde tüm sistemi Reis'e bağlayan sürecin tamamlanması umuluyor!..

Orhan Bursalı Cumhuriyet

 

 

*

 

Yandaşların IŞİD sevinci

...(Yandaşlar) Obama'nın "IŞİD izi bulamadık, bu kişi kendi adına yapmış eylemi" demesiyle de rahat bir nefes aldılar. Aslında Türkiye'de de aynı duygu içindeler. Bir bomba patladığında akıllarına ilk gelen şey "Aman altından IŞİD çıkmasın" oluyor. Çünkü bir yandan din istismarı ile kitleleri etkilemeye çalışırken, herkesin dengesini alt üst eden dinci terör eylemlerinin amaçlarına zarar verdiğini biliyorlar.

Can Ataklı Korkusuz

 

*

 

3-292.jpg