Davutoğlu’nun kendi bakanına güveni yok

Davutoğlu’nun kendi bakanına güveni yok
Kılıçdaroğlu: O şans bize bilinçli olarak verilmedi. Anayasa ve teamüller çiğnendi. CHP, herkesle görüşen tek partiydi

Bir kişi istemiyordu
CHP Genel Başkanı, gündeme ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Hükümet kurmak için kendilerine görev verilmemesini eleştiren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: Koalisyon kurma gücümüz vardı. Bir kişi istemiyordu bunu. O kişi AKP’yi baskı altına aldı.

Ahlaka sığar mı?
Anayasa çiğnendiği için kabinede yer almadıklarını da vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Hukuku yok sayan anlayışın egemen olduğu kabinede nasıl görev alacaksınız? Ahlaka sığar mı bu? Atamalar durdurulmuş. Bu ‘Bakanlara güvenmiyorum’ demek” diye konuştu.

Kaosa sürükleniyor
Terörle mücadelede başarısız olunduğunu da kaydeden CHP lideri şöyle dedi: “Tek başına iktidar olamayınca 8 Haziran’dan sonra başa döndüler. Türkiye’nin kaosa sürüklenmesi lazımdı. Bakanları, ‘Eğer başkan seçtirseydiniz bunların hiçbiri olmayacaktı” diyor. 

 

Davutoğlu’nun kendi bakanına güveni yok
Bakanların atama yetkisinin elinden alındığını belirten Kılıçdaroğlu, “Bu Bakanlar Kurulu etkisiz eleman konumunda” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, NTV televizyonunun canlı yayınında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu, atamaların durdurulmasına ilişkin, “Başbakanın güvenmediği bir kabine. Tüm atamalar durdurulmuş. Bu ’ben bakanlara güvenmiyorum’demek. Güvensizlik üzerine inşa edilen bir kabinenin Türkiye’ye bir fayda getirmeyeceğini herkes anlar” dedi. Kılıçdaroğlu, “Bir bakan düşünün atama dahi yapamıyor. Bu kabinede olmak ne demektir?” diye konuştu. Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: “Bu Bakanlar Kurulu etkisiz eleman konumunda. Koltukları usulen doldurulan Bakanlar Kurulu. Bazıları araba ve koltuk sevdasıyla gittiler. Bazılarıysa gerçekten inanarak gittiler. Ben bir hafta diyordum ama o kadar bile sürmedi neyle karşılaştıklarını görüyorlar. Sayın Davutoğlu kendi kabinesine güvenmiyor. ’Bir genelge çıkarıyorum buna bütün bakanlar uyacak’ dedin sen. Genelge çıkarıyorsunuz, bürokratlara diyorsunuz ki başbakan benim. Senin bakanın talimat verse dahi bunu yapmayacaksın. Bu bakanlar bunu fark ettiler mi acaba? Hala koltuklarında oturuyorlar mı acaba? Bu gerçekleri bilmeleri lazım. Bugün uyanmaları lazım. Siz Bakanlar Kurulu’nu nasıl kilitlersiniz’85 O aklı Davutoğlu’na kim verdi? Bir partinin genel başkanı hükümet kuramadığını söyledi. İkinci partinin genel başkanına yetki verildi mi? Anayasayı açıkça çiğneyen, hukuku yok sayan anlayışın egemen olduğu kabinede siz nasıl görev alacaksınız? Nasıl milletvekili vereceksiniz? Ahlaka sığar mı bu? Ben görev vermem diyor, niçin? Onun endişesi vardı’85 Ya Kılıçdaroğlu hükümet kurarsa ne olacak? Bize görev vermekten çekindi.”

Hükümeti kurabilirdik
Görev verilseydi hükümeti kuracağını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Biz hiçbir zaman kişisel çıkarlarımızı düşünmedik” dedi. CHP lideri şöyle devam etti: “Bizim koalisyon kurma gücümüz vardı. Parlamentoda sadece bir siyasal parti bütün partilerle görüşebiliyor, o da CHP. Bir kişi istemiyordu bunu. O kişi iradesiyle Adalet ve Kalkınma Partisi’ni baskı altına aldı. Açıkça kuramazsınız dedi. Eğer siyasi partilerin liderleri koalisyon kuramamışlarsa, bu vatandaşın demesi lazım ki, benim irademi niye çiğnedin? Beni neden tekrar sandığa götürüyorsun arkadaş sen. Tek istisnası biziz. Biz elimizden gelen her türlü çabayı gösterdik. Eğer bana görev verilseydi, Bahçeli’yle konuşurdum. İkna etmeye çalışırdım. elbette Sayın Bahçeli’nin itiraz edecek bir şeyi olursa dinlerdik onu. Bizim koalisyon yada azınlık hükümeti kurma şansımız daha yüksekti. O şans verilmedi, bilinçli olarak verilmedi. Anayasa çiğnendi, teamüller çiğnendi verilmedi.” Kılıçdaroğlu, seçimde  aday değişikliğine ilişkin “Bizim milletvekillerimizin büyük bir kısmı zaten ön seçimle geldi. Bunlar sadece yemin ettiler. Komisyonlar oluşturulmadı, parlamentoda düşüncesini açıklamak gibi bir ortam da oluşmadı. Bu arkadaşlarımız olağanüstü durum olmazsa listede yer alacaklar” dedi.

 

Terörsüz bir ülke devralmışlardı
Kemal Kılıçdaroğlu, “2002’de bu ülkede terör var mıydı? Yoktu. Terörsüz bir ülke devraldılar. Sonra ne oldu?” diyerek terör olaylarını değerlendirdi. CHP lideri şöyle devam etti: “Küçük bir Anadolu ilinde, iki ton. Patlayıcıyı yüklüyorsunuz, karakola saldırıyorsunuz. O iki tonluk patlayıcı oraya nasıl geldi? Doğu Güneydoğu’da bütün kentler cephaneye dönüşmüş durumda. Bu silahlar buraya nasıl geldi? Hiç terör yokken, PKK nasıl bu kadar güçlendi? O gücü ona kim verdi? şimdi beyler diyorlar ki, haklısın bu iş Meclis’te çözülür. Yeniden başa döndüler. Ne zaman döndüler? Tarih önemli. 8 Haziran’dan sonra döndüler. Niçin döndüler? Çünkü tek başlarına iktidar olamadılar. Üçüncü soru, peki neden bu terör? Tek başlarına iktidar olmak için Türkiye’nin kaosa sürüklenmesi lazımdı. Ekonomik olarak açmazlarla karşı karşıya gelmeleri lazımdı. Kim söylüyor bunu, onların bakanı söylüyor; ’eğer başkan seçtirseydiniz bunların hiçbiri olmayacaktı’diye.” Kılıçdaroğlu, İhsan Özkes’in önceki gün Ak Saray’daki resepsiyona katılarak Ak Saray’a övgüler yağdırmasına ilişkin de “Ben Abuzer Gaffar’dan yanayım. Makamı Adıyaman’dadır, Müslüman olan ilk 10 kişiden biridir. Kendisine saray yaptıran, Muaviye’ye şunu söylemiştir ’eğer bu sarayı halktan topladığın vergiyle yaptıysan haksızlıktır. Kendi paranla yaptırdıysan haramdır’demiştir. Ben inançlı bir insanım. İsrafın haram olduğuna inanan birisiyim. Sayın Özkes ne düşünür onu bilmem” ifadelerini kullandı.