Dicle ve Tuncel’den küstah açıklamalar!

Dicle ve Tuncel’den küstah açıklamalar!
Doğu ve Güneydoğu’da özellikle elinde bulundurduğu yerel yönetimler üzerinden siyasi faaliyet yürüten ve son dönemde de özerklik ilanlarının merkezinde yer alan DBP’nin 3. Olağanüstü Kongresi, Ankara’da İnşaat Mühendisleri Odası Konferans Salonunda gerçekleştirildi

Kongrede konuşan DTK Eş Başkanı Hatip Dicle dünyanın egemen güçlerinin Orta Doğu’yu yeniden şekillendirmek istediğini savunarak, Anadolu ve Kürt halkının el birliğiyle devam eden kirli savaşa geçit vermeyeceğini söyledi. Güneydoğu ve Doğu Anadolu’daki çatışmaların sona ermesi için ateşkes çağrısında bulunan Dicle, “Öcalan’a özgürlük verilerek yeni bir süreç başlatılmalıdır. Aksi takdirde bu durum bu savaş konseptinin sahiplerini de boğacak” dedi. Eski HDP Milletvekili Sebahat Tuncel ise zor bir dönemden geçildiğini belirterek, kongrenin Türk ve Kürt halklarıyla gelecek inşa etme noktasında önemli bir rol oynadığını savundu. Bölgedeki bazı belediye başkanlarının gözaltına alınması ve tutuklanmasına tepki gösteren Tuncel, “Bu tutuklamalar bizi korkutamaz. Kürdistan halkının onuruyla oynarsanız o zaman yaşanan çatışmanın derinleşeceği ortadadır. Ateşle oynamasınlar” ifadesini kullandı.

Tarihi fırsat

Kongrenin açılışında konuşan HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, “Demokratik özerklik ve öz yönetim” konusunun, partileri açısından yeniden tartışılmayacak netlikte Türkiye’nin barışı için tarihi bir fırsat olduğunu belirtti. Türkiye toplumunun yeniden hizaya sokularak, tek tipleştirilerek, dilleri, inançları ve kimlikleri inkar edilerek birlikte yaşamasının imkanı ve şansının kalmadığını savunan Bilgen, demokratik özerklik ve öz yönetimi gündeme getirenlere savaş ve tehdit dili kullanmak yerine, bunun Türkiye barışı için son çare ve son umut olduğunun farkında olunması gerektiğini kaydetti.  “Savaş konusunda çok kararlı gözüküyorlar” iddiasında bulunan Bilgen,  “Öyle ki bakanları şehit olma heveslerini paylaşıyorlar” dedi.  HDP Siirt Milletvekili Kadri Yıldırım da Kürtlerin tarihsel geçmişini anlatarak, Selçuklu ve Osmanlı döneminde bölgedeki Kürt halkının kendilerini yönetmelerine izin verildiğini, ecdadını örnek alan mevcut yönetimin ise Kürt halkının kendini yönetme hakkını görmezden geldiğini iddia etti.

Sorunlar aynı değil

DBP Eş Genel Başkanı Emine Ayna ise kongre ile Türkiye ve Kürdistan’ın gelecekteki yol haritasını çizeceklerini savundu.  “Türk toplumsal grubunun temel sorun olarak ortaya koyduğu sorunlar ile Kürt toplumsal grubunun ortaya koyduğu sorunlar aynı değildir” iddialarında bulunan Ayna, Türkiye’de onlarca siyasi parti olmasına rağmen, “egemen olan ya da egemenliğe direnenden olma” şeklinde iki seçenek bulunduğunu söyledi. Ayna, Türkiye’de kadın-erkek eşitliği olmadığını ileri sürerek, “Erkek egemenliğini korurken, emek sömürüsü mücadelesi veremezsiniz. Ya tüm egemenlik ilişkilerine karşı olur ve mücadele edersiniz ya da tüm egemenleri desteklersiniz” dedi. Ayna, kongrenin bu kapsamda “Ulusal, cinsel, sınıfsal sömürüye son” sloganı ile yapıldığını kaydetti. Divan Eş Başkanı Tuncer Bakırhan ise son dönemlerde gözaltına alınan ve tutuklanan belediye başkanları ve siyasetçilerin bir an önce serbest bırakılmasını istedi. Konuşmaların ardından okunan faaliyet ve bütçe raporları, delegelerin oy çokluğuyla kabul edildi.