“Dışişleri Bakanı’nın ismi vicdana aykırı”

“Dışişleri Bakanı’nın ismi vicdana aykırı”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, “Cumhuriyet döneminin Dışişleri Bakanı olarak ülkemize en fazla zarar vermiş olan Davutoğlu’nun adının şimdi de Başbakanlık için geçiyor olması halkımızın aklını ve siyasi vicdanını hiçe saymaktır” dedi.

“Dışişleri Bakanı’nın ismi vicdana aykırı”

Loğoğlu yaptığı yazılı açıklamada, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Başbakanlık makamı için düşünüldüğü haberleri basında yer aldığını anımsatarak, tercihin elbette AKP’nin olduğunu ancak konunun Türkiye’nin geleceğini ilgilendirdiğini belirtti. Davutoğlu’nun liyakat, performans ve sağduyu ölçütlerinde sicilinin sıfır olduğunu ifade eden Loğoğlu, “Şimdi, Başbakan yapılarak adeta ödüllendirilmek istenmektedir. Bu olasılık, AKP iktidarının halkımızın çıkarlarına aykırı uygulamalarının artarak devam edeceğini ve denetimsiz iktidar gücüne sahip olmak uğruna ülkemizi daha da geriye götürmekte tereddüt duymadığını göstermektedir” dedi. Davutoğlu, Cumhuriyet tarihinde hakkında en çok gensoru verilmiş Dışişleri Bakanı olduğunu belirten Loğoğlu şunları kaydetti: 
 “Sıradan bir insan için bile kendini sorgulama vesilesi olacak, her birinin gerekçesini vahim dış politika hatalarının oluşturduğu gensoruları omuzlarında birer yıldız olarak taşıyacağını garip bir kibirle söyleyebilecek kadar hesap vermekten kaçan bir kişidir. Cumhuriyet döneminin Dışişleri Bakanı olarak ülkemize en fazla zarar vermiş olan Davutoğlu’nun adının şimdi de Başbakanlık için geçiyor olması halkımızın aklını ve siyasi vicdanını hiçe saymaktır. 
Davutoğlu bölgesinde Türkiye’yi yalnızlaştırmış ve itibarsızlaştırmıştır. Ülkemizi, korkunç vahşetiyle insanlığı dehşete düşüren terör örgütlerinin işbirlikçisi ve destek üssü haline getirmiş, Türkiye’yi bu örgütlerin yolgeçen hanına çevirmiş, uluslararası toplumda korsan devlet çağrışımlarına yol açan algılar oluşturmuştur. İzlediği kışkırtıcı, maceraperest politikalarla ülkeyi arkası kesilmeyen, yönetilemeyen sığınmacı akınıyla karşı karşıya bırakmış, bu insani noktada dahi ayırımcılık yapıp Türkmen soydaşlarımızı ve Ezidi kardeşlerimizi kaderleriyle baş başa bırakmıştır. Davutoğlu’nun sözlerine kanarak ülkemize gelenler perişan olmuş, toplumumuzda sığınmacılarla sürtüşmelerden kaynaklanan kaygı verici olaylara, gerginliklere yol açılmıştır.”