R. Erdoğan'ın "çözüm sürecini buzdolabına kaldırdık" ardından da "taş üstünde taş, baş üstünde baş bırakmayacağız" mealinde açıklamalarıyla operasyonlara destek görüntülerine inanmış mıydınız?.. Yalçın Akdoğan ve Beşir Atalay'ı kenara çekmesiyle bu işin bittiğini mi sandınız?..

Öyle olmadığını ADSIZ'ın sıkı takipçileri iyi bilirler. Aynı İsrail ile tam mutabakat sağlanacağını aylar öncesinden duyurduğumuz gibi, Kandil ve İmralı ile trafiğin el altından farklı kanallardan devam ettiğini, yeni bir çözüm süreci için hazırlıklar yapıldığını da çok önceden bildirmiştik. Haklarını yememek lazım!.. Havuz medyası da -ara sıra müsaade edilen ölçüde- kenarından geçerek yazdıklarımıza teyit vermişti. Dün de havuz kanalından öğrendik ki (Abdulkadir Selvi'nin Hürriyet'teki yazısı) çözüm sürecinin adı "FARC modeli"ymiş. Doğu ve Güneydoğu'dan gelen kanaat önderlerine verilen iftar yemeğinde Cumhurbaşkanı'nın masasında konuşulmuş. Eski bakanlardan Salim Ensarioğlu Cumhurbaşkanı'na kısa bir not vermiş. Not kısa ama çok önemliymiş. Not şöyle; "Kolombiya'da devlet, FARC'la şiddetli bir mücadele veriyor ama görüşmeler de yapılıyor. PKK ile mücadele verilsin ama görüşmeler de yapılsın."

"E! Ne var bunda?.. Sadece bir öneri. R. Erdoğan iftar sofrasına dalmışken önüne not konulmuş. Bağlayıcı olup olmadığını nerden biliyoruz" deyip geçecek miyiz?..

O zaman bunun nasıl resmileştirildiğini, yürürlüğe sokulmasının alt yapısının çoktan hazır olduğunu ve hatta devlet politikası haline getirildiğini belgesiyle ortaya koyalım;

İftar yemeğinden 1 gün sonra, Dışişleri Bakanlığı'nın resmi internet sitesinden (açıklamalar bölümü);

"No: 143, 24 Haziran 2016, Kolombiya'da Hükümet ile FARC'ın Karşılıklı Ateşkes ve Silah Bırakma Hususunda Anlaşmaya Varmaları Hk.

Kolombiya Hükümeti ile Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri (FARC) arasında yarım asırdır süre gelen, 220 binden fazla insanın hayatını kaybetmesine ve 5 milyon kişinin ise yerlerinden edilmesine yol açan silahlı çatışmalara ilişkin olarak, tarafların 23 Haziran 2016 tarihinde karşılıklı ateşkes ve silah bırakma konusunda anlaşmaları memnuniyetle karşılanmıştır.

Önümüzdeki dönemde imzalanması öngörülen nihai barış anlaşması öncesindeki kritik bir aşamayı teşkil eden karşılıklı ateşkes ve silah bırakmayı, Kolombiya'da ve bölgenin genelinde kalıcı barış ve istikrarın tesisi yönünde atılmış önemli bir adım olarak görüyoruz.

Türkiye, barış sürecine Amerika Devletleri Örgütü (ADÖ) kanalıyla katkı sağlamakta ve ADÖ'nün Barış Sürecini Destekleme Misyonu'na (MAPP) bir diplomatımızla destek vermektedir. Diğer yandan, Kolombiya'yla olan iş birliğimiz çerçevesinde, çatışmalardan büyük ölçüde zarar gören Kolombiya'nın Orejon bölgesinde TİKA tarafından yaptırılacak ilkokulun inşaatı ile ilgili çalışmalara başlanmış olması da memnuniyet verici bir gelişme teşkil etmiştir.

Türkiye, iş birliğimizin her alanda hızla gelişmekte olduğu Kolombiya'ya müteakip dönemde de desteğini sürdürmeye devam edecektir."

Vay be!..

Yunanistan her gün hava sahamızı, kara sularımızı kevgire çeviriyor. Dışişleri'nden tık yok!..

Yunanistan, Türkiye topraklarını işgal ediyor. Dışişleri'nden tık yok!.

Yunanistan topraklarımızda askeri harekat yapıyor. Tık yok!..

Türkmen soykırımına tık yok!..

Acaba niye!.. Adamlar yememiş içmemiş, yatmamış uyumamış, Kolombiya'da hükümete karşı savaşan FARC adlı örgüt ile barış yapılmasına destek vermişler. Ne de olsa Oslo'dan, Habur'dan, Dolmabahçe'den, İmralı'dan, Kandil'den çözüm/çözülme sürecinden edinilmiş büyük birikim var!.. Sadece bu birikimi aktarmakla kalmamışız; Kolombiya hükümeti silahlı bir örgütle masaya oturup barış imzalasın diye maddi yardım yapmışız bir de temsilci atamışız. Sonuçta, Kolombiyalılar barışmış buna seviniyoruz. Vatanımda, her gün onlarca şehit haberi gelirken, ocaklar yıkılırken, bombalı araçlar, canlı bombalar patlarken, ormanlarımız cayır cayır yakılırken!.. IRA modelinden atladık FARC modeline!..

Tamam kimse ölmesin, dünyanın neresinde kan akıyorsa itiraz edelim, olayları sonlandıralım. Fakaat!..

Bu kafa, ta Kolombiya'ya kadar uzanırsa, çözüm/çözülme sürecinde kendi elimizle büyüttüğümüz kahpe terör örgütünü bitiremeyiz...

Kolombiya'ya uzanan çözümcü kafanın PKK'yı 35 yıl sonra Ege'ye nasıl soktuğunu Allah izin verirse yarın yazacağım. Nusaybin'den şok iddialarla birlikte. Kolombiya süreci daha da netleşecek!..