Dünya Trump'u yok saydı

     ŞİMDİ ne olacak; BM Genel Kurulu'ndan çıkan ABD Başkanı Donald Trump'ı yok sayan karar üzerine İslam ülkeleri nasıl bir tavır takınacak...

      Son İslam İşbirliği Zirvesi'nden çıkan ve Kudüs'ün doğusunu Filistin'in başkenti ilan eden karardan herhalde geri adım atmak gerekecek; Kudüs'ün bütünlüğünü ifade eden yeni bir karar tasarısının ikinci bir zirvede ele alınarak karara bağlanması şart...

      * * *

      Filistin'e göre Kudüs'ün tamamı başkentti; son zirvede kent bölünerek yanlış yapılmış oldu...

      İslam ülkeleri bu bölünmeyi nasıl toparlayacak, o çok önemli.

      Yeni bir zirve yapıp verdikleri kararı geri mi çekecekler, yoksa bölünmüş Kudüs'e rıza mı gösterecekler göreceğiz..

      Yalnız şunu söylemek mümkün; diplomaside de acele etmemek ve ancak şartlar oluşturulduktan sonra atağa geçmek önemli bir kural. Keşke İslam Zirvesi'nde bu dikkate alınsaydı da zirve, zırvaya çevrilmeseydi...

      * * *

      Zirve'nin alelacele toplanmasını Türkiye'nin istediği söyleniyor...

      Kudüs'ün bölünmesi fikri de galiba bize ait....

      Eğer bunlar doğruysa o zaman izlediğimiz dış politika yanlış demektir...

      Görüyorsunuz, çoğu zaman yanlış adımlar atmaktan ve sağlıklı karar vermekten kurtulamıyoruz...

      * * *

      Trump'ın uluslar arası zeminde bu ilk yenilgisi; eşek kuyruğuna benzeyen imzasının BM genel Kurulu'nda yapılan oylamayla hiçbir değer ifade etmediği nihayet ortaya çıktı...

      Bundan sonra olacaklara bakalım; Trump, oy vermeyen ülkelere ekonomik yardımları kesebilir, ambargo dahi uygulayabilir.

      İsrail de giderek azar, kudurur ve Filistin halkına kan kusturmaya kalkar...

      ABD bölgede daha etkili olmak için yeni bir İsrail- Arap savaşını tetiklerse şaşmamak lâzım; Washington her kargaşadan ekmek çıkarmaya alışmış bir ülkedir. Orta Doğu'da kan gövdeyi götürürken bir taşla kaç kuş vurabileceğini hesap etmiştir.

Gevezelik başını yedi

      ESENYURT Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu da parti iç baskılara daha fazla dayanamadı ve istifa etti...

      Gerekçe olarak gösterilen sağlık nedeni ise alışılmış laf.

      Ama öyle değil; Kadıoğlu, sağlık nedeniyle görevini bırakmadı, Erdoğan'dan gelen ağır baskıya dayanamadığı için ayrılmayı yeğledi.

      * * *

      İstifasının neden istendiği de böylece öğrenilmiş oldu...

      Meğer Necmi Kadıoğlu, Erdoğan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı iken yanında görevliymiş, birlikte çalışmışlar. Hatta "Akbil suistimali" davasında birlikte yargılanmışlar...

      İşte bu yakınlık Kadıoğlu'nu geveze haline getirmiş. Hemen her yerde ve her fırsatta Erdoğan'ın aleyhine konuşur olmuş.

      Belediyede iken bütün olumlu hizmetleri kendisinin yaptığını, Tayyip Bey'in belediyeciliği bilmediğini, yanlış karar vermesini ise hep engellemek zorunda kaldığını söyler olmuş...

     İddiaları papağan gibi tekrarlayıp durunca da söyledikleri Erdoğan'ın kulağına gitmiş. O da bunun üzerine "Derhal istifasını versin yoksa azledilir" diye haber göndermiş...

     Üç beş aylık bir olay bu, sonunda Kadıoğlu, Erdoğanadına kendisini azille tehdit edenlere cevap vermiş, istifa ediyorum demiş...

     İstifanın iç yüzü bu...

     Kadıoğlu'nun susmadığı söyleniyor; İBB dönemindeki başarılarının kendisine ait olduğunu tekrarlayıp duruyormuş. Yakında AKP'den de koparsa şaşmamak lazım!   

İYİ Parti ile İYİ günlere yelken açmak

      MHP boşalıyor; önceki gün de Kaş ilçesi yönetcileri istifa etti....

      Partiye kayıtlı üyeler durur mu, onlar da topluca istifalarını verdi...

      Anadolu'nun hemen  her yerinde, Doğu ve Güney Doğu bölgelerimizdeki iller dahil hepsinde, halkımız İYİ Parti'ye sahip çıkıyor.  

      Sadece MHP'den ayrılanlar değil, AKP'den, BBP'den, CHP'den ayrılan yurttaşlar da İYİ Parti saflarında...

      İYİ Parti iktidarında iyi günlerin yaşanacağını bilen ve siyasal tercihini aleniyete dökerek İYİ Partiye yönlendirenler diğer yurttaşları da aynı saflarda buluşmaya çağırmış oluyor...

FİSKELER

       BİR TÜRLÜ tükenmediler. Önceki gün de 16 üst düzey subayla 44 öğretmen hakkında gözaltı kararı verildi; subaylar jandarma mensubu, başlarında da Düzce Jandarma il komutanı kıdemli albay var. Savcılık bu 60 kişi hakkında gözaltı kararı aldı ve emniyete bildirdi. Sıra polisin bunları tek tek gözaltına almasına geldi...

       * * *

       ERDOĞAN 900 bin işçinin taşeronluktan çıkarılıp kadrolanacağı müjdesi verdi ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Resmi açıklamaya bakılırsa 450 bin taşeron işçiye kadro bulunamadı. Bunlar eski statülerine göre çalışamaya devam edecek. Kadro bulamayanların durumuna açıklık da getirilmedi, anlayacağınız balon söndü...

       * * *

       BEŞAR Esad'ın adamı Beşar Caferi ülkedeki Amerikan ve Türk askerinin Suriye topraklarını terk etmesini istedi. Caferi BM delegesi. Suriye'de  ne kadar ABD ve Rus askeri var, açıklanmış değil. Ne kadar Türk askeri olduğu da bilinmiyor.  Keza PKK terör örgütünün yandaş çetelerinde de silahlı katil sayısı muamma...

Yazarın Diğer Yazıları