Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Serap BESİMOĞLU

Serap BESİMOĞLU

Ekin Sanat Merkezi'nde ANKÜSAD resim sergisi

Ekin Grup Kültür ve Sanat Merkezi’nde Anadolu’dan esintiler rüzgarı esti. Sanatçı Necati Yılmazkaya’nın kurucusu olduğu Uluslararası Anadolu Kültür ve Sanat Derneği (ANKÜSAD) tarafından düzenlenen “Türk Kültüründe Resim Sanatının Yeri ve Önemi” başlıklı panelin ardından açılan uluslararası sergide Japon, Makedon, Arnavut ve Türk ressamların eserleri sanatseverlerin beğenisine sunuldu.
Özellikle çok başarılı geçen ve “Bir varlık alanı olarak sanat”ın didik didik edildiği ve en ince ayrıntısına kadar toplumların uygarlaşması ve gelişmesindeki öneminin altının çizildiği panelin konuşmacıları olarak; ressam Prof. Hasan Pekmezci, ressam Doç. Dr Mahmut Öztürk, ressam Önder Aydın, sosyolog Dr. Dursun Ayan ve ressam Yaşar Çallı söz aldılar.
Dr. Dursun Ayan konuşmasında,  “Kültür içerisinde önemli kavramlar var. Felsefe, spor vb.. ama, bunların hepsi sanat kavramı içerisinde yer alır ve bilgi ve deneyim dışında sanat bize bir esinle de katkıda bulunur. Sanat biraz da tinsel varlık alanıdır. Sanatla ilgili olan varlık alanı ise güzelin ne olduğunu ele alan estetiktir. İyi, güzel, estetik ve etiğin dengesine baktığımızda bu bizi sanatsal bir haz alma durumuna götürür. Güzelden aldığımız etki bir süre sonra duygusallıktan düşünselliğe geçiş yapar ve sorgulamaya başlarız. İşte bu noktada sanat esin ve haz eseri olmaktan çıkıp bir bilgi ve kültür olmaya dönüşür. Böylece varlığı sorgulamaya başlar” dedi.
Oturum başkanı Prof. Hasan Pekmezci ise; sanatın anlaşılması, korunması ve yaşatılması için iyi anlatılması gerektiğini söyledi. Tam olarak algılanmayan sanat için Prof. Pekmezci, “Sanılır ki sanat işi keyif işi, zıpçıktı işi ya da bohem bir yaşam biçimi işi gibi. Oysa ki sanat geçmişten günümüze gelen ve geleceğe taşınması gereken kültürün en önemli ayaklarından birisidir”  diye ekledi. Doç. Dr. Mahmut Öztürk de sanatın varlık alanını anlamak için öncelikle insanlığın kültürünü ve geçmiş kültürleri anlamanın önemini vurguladı. Doç. Dr. Öztürk; “Ürün sanat kadar önemli olandır. Süreç önemlidir ama gerçek olan nesne, taşınan şey üründür. Sivri taşın kesici olduğunu gören insan önce topladı, biriktirdi ve benzerini yaptı. Böylece sanatın yaratıcı eylemleri de gelişti ve düşünce eylemi harekete geçti. Buna bağlı olarak sanattaki işbirliği bilinci ve üretim gelişti” dedi.
Ressam Önder Aydın ise sanatın örgütlenme boyutu ve önemi nedir, ne durumdadır, sorunsalına cevaplar aradığı ve sorgulandığı konuşmasında; “Herkes bilir ki bir ülkelerin kalkınmışlığı, uygar olmasıyla kültür ve sanatına, sanatçısına verdiği değerle ölçülür, fabrika bacalarıyla değil. Kültür ve sanattan uzak olan ülkeler uygarlıktan da uzaktırlar, çünkü sanat, sanatlar kültürü taşır” dedi. Aydın, “Sanat eğitimi alan insan iyi gözlemci, araştırmacı ve takipçidir. Sorar, sorgular. Sanat bireylerin yetişmesinde seçici ve bilinçli bir toplumun oluşmasında çok önemlidir” diyerek sözlerini bitirdi.
Panelin son konuşmacısı Türk resim sanatının duayenlerinden üstat Yaşar Çallı ise, sanatın azim ve sebat işi olduğunu, sanatın ve sanatçıların korunması, sanatın yaşatılması için, sanatın öneminin çok iyi kavranması gerektiğini özellikle vurguladı.
ANKÜSAD başkanı Necati Yılmazkaya ve tüm yönetiminin bulunduğu geceye, bürokratlar, misyon şefleri, yerli yabancı birçok resim sanatçısı katıldı. Ayrıca serginin açılış resepsiyonuna katılan tüm davetlilere Ekin Grup Kültür ve Sanat Merkezi restoranında Ardahan yöresine ait çok sevilen meşhur ‘Kaz eti’nden oluşan özel bir menü de ikram edildi.

Yazarın Diğer Yazıları